Bülent Arınç, 10. Yıl Marşı yerine niye Mehter Marşı çaldırmadıklarını soruyor ve bunu bir hata kabul ediyor. Hangi şehirde ve hangi toplantıda olduğunu unuttum. Hatırlamamın da bir önemi olduğunu sanmıyorum.
Mehter Marşı, Hun Türklerinden kalmadır. Hakanın huzurunda  “tuğ” denilen bu müzik çalınır. Düşmanı ürkütmek şaşırtmak gibi de bir işlevi vardır. Orhun Yazıtlarında ve Divan-ı Lügat-it Türk’de  “tuğ” a dair bilgiler bulunur.
Sonradan Selçuk Türklerine geçmiştir, ondan sonra da Osmanlı Türklerine.
Bülent Arınç’ın Hun Türklerinden başlayarak, Türklüğe bu kadar meraklı olduğunu bilmiyordum. Öğrendiğimiz iyi oldu.
Mehter, tarihi önemi olmakla birlikte savaşta kullanılan bir müzik türüdür. Bülent Arınç’ın misafir olduğu toplantıda, bir savaş resmigeçidi mi vardı?

***

İlle Hunlar, ille tuğ, ille Orhun Yazıtları...

İçki yasağı

İçki yasağına itiraz edenlerden biri Nazlı Ilıcak’mış. Hatta şöyle diyor:
“Bir davet veriyorsunuz, gece yarısı içki bitti, ne yapacaksınız?”
Burada şu güncel espriyi yapmak gerekir mi bilmiyorum.
“Ne çektin şu içki yasağından be Nazlı...”
Şimdi Nazlı Ilıcak bu yeni yasaklarda tedbir olsun diye, buzdolabını içkiyle doldurmalıdır. Hatta yedek bir buzdolabı almalıdır. İçki yasağından, bizim gariban takımı nasıl paçayı sıyıracaklar diye düşünmeyin. Onlar ucuz meyhanelere doluşurlar. Lüks otellerde zaten mesele yoktur.
Pazar günkü Yeniçağ’da Ahmet Takan, bir takım isimler saymış, ben de sayayım: Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, AB Bakanı Egemen Bağış.
Genel merkez yöneticilerinden: Hüseyin Çelik, Mevlüt Çavuşoğlu, Menderes Türel, Haluk İpek. 
MKYK üyelerinden: Abdülkadir Aksu, Bülent Gedikli.
Kurucu üyelerden: Mücahit Arslan adıyla bilinen Ali İhsan Arslan, Cüneyt Zapsu.
Ahmet Takan; AKP’den bu isimlerin alkol yasağına karşı gerçek görüşlerini kamuoyuna ilan etmelerini istiyorum, diyor. Ayrıca, milletvekili listesi çok kabarık olduğu için oraya girmeyeceğim diye ekliyor. Bir noktanın da altını çizerek  “Listedeki isimlerden parti beyanatı değil, bazı özel mekanlardaki dost sohbeti ortamlarındaki görüşlerini kamuoyuna duyurmalarını istiyorum” diyor.
Nazlı Ilıcak hadi yedek bir buzdolabı aldı diyelim, garibanlar meyhanelere doluştu, evde içenler saat 22.00’dan önce içki almak için parmağına çaput bağladı diyelim, bunlar ne yapacak? Bunlar hiçbir şey yapmayacak.