Bütün dünya onun adını "Direniş Hareketi" HAMAS'ın eylemleriyle duymuştu...

Oysa radikal dinci cihatçılığın örgütlenmede esinlendiği figürlerden biri olarak Hizbullah'tan IŞİD'e kadar Orta Doğu'daki dinci grupların da saygı duyduğu bir isimdi...

Kamouyu onu "İzzeddin El Kassam" olarak biliyor...

Adı kayıtlara tam olarak "İzzedin bin Abdülkadir bin Mustafa bin Yusuf bin Muhammed el-Kassam" olarak geçmiş...

Suriye'nin Lazkiye kentinde, 1882'de doğmuş...

Britanya mandasındaki "Filistin'in bağımsız ve İslâmî bir ülke olması için ilk harekete geçen Arap din alimi ve vaiz" olarak biliniyor...

Babasının öğretmen olduğu köyü terk ederek Kahire'deki El Ezher Üniversitesi'ne kayıt olmuş... "Ihvanı Müslümin" yani, Müslüman Kardeşler örgütüyle de orada tanışmış...

Köyüne döndükten sonra camide imamlık yapmaya başlayınca, Kahire'de oluşturduğu çevresi daha da büyümüş...

Vaazlarında "İslâmî dirilişin ancak öze dönerek sağlanacağını, emperyalizmin en büyük düşman olduğunu" dile getirdikçe şöhreti Suriye'nin tamamına yayılmış...

1911'de Trablus'u işgal eden İtalyanlar'a, daha sonra da Şam'ı işgal eden Fransızlar'a karşı savaşmış...

Halkı örgütlemesi Suriye yönetiminin tepkisini çekince, hakkında ölüm kararı verilmiş ve 1922'de ülkeyi terk etmiş...

Filistin'in Hayfa bölgesine yerleştikten sonra ise, toprakların Yahudi

göçmenlerce satın alınmasına karşı çıkınca iyice dikkatleri çekmiş...

Genç Müslümanlar Birliği'ne katılınca da, Filistin ulusal savaşına önderlik eden "El-Fetih"in fikir babası Hacı Emin el-Hüseyni ile tanışmış...

İşte bu ikilinin önderlik ettiği hareketler yıllar sonra "Filistin Kurtuluş Örgütü" ve HAMAS'a dönüşmüş...

El Kassam'ın bölgedeki hareketleri, bir Yahudi devletinin kurulmasını destekleyen İngilizler'i ve Fransızlar'ı çok rahatsız etmiş...

Fransız işgaline karşı küçük eylem grupları oluşturması ise sonunu getirmiş...

El -Kassam, bölgede örgütlenme çalışması yürütürken, 20 Kasım 1935'te yüzlerce İngiliz askeri tarafından kuşatılarak öldürülmüş...

Ancak başlattığı isyanın başarısız olması, onun bir efsaneye dönüşmesine engel olmamış...

HAMAS'ın askeri kanadı işte bu yüzden onun adını taşıyor...

Aksa, tufan ve kilit isim…

"İzzetin El Kassam Tugayları" Filistin ve İsrail arasındaki tüm gerginliklerde, her zaman gündeme geldi...

Ancak hiçbir dönem ve hiçbir eylem geçtiğimiz cumartesi günü HAMAS'ın İsrail'e karşı başlattığı isyan kadar yankı uyandırmadı...

Farklı kaynaklara göre en az 1000 kişinin öldüğü, 3000'den fazla kişinin yaralandığı çatışmalar büyürken, ABD – Fransa – İngiltere -Hollanda gibi ülkeler İsrail'den yana tavır aldı ve bu gelişmeler, ilan edilen savaşın büyüyeceğinin işareti sayıldı...

"İzzettin El Kassam Tugayları"nın saldırıları, bir türlü huzur bulamayan Orta Doğu üzerinden tüm dünyaya korku saçtı... Bölgede büyük yıkım getiren roketler, ağır silahlar, paraşütle inen ya da motosikletlerle sınırı geçen HAMAS üyeleri ve üzerinlerinde tişört, ayaklarında terliklerle çatışma bölgelerinde Yahudileri esir alan gençlerin görüntüleri, sadece HAMAS ve İzzettin El Kassam adını sorgulatmadı, fitili ateşleyen konusunda da merak uyandırdı...

İşte hem İsrail topraklarında, hem de Gazze'de binaları yıkan, sokakları ceset tarlasına dönüştüren çatışmaları ve patlamaları tetikleyen biri var ki, o da El Kassam kadar "efsane"ye dönüşmüş!..

Hedefteki gizemli “gölge!..”

HAMAS’ın askeri kanadı "İzzeddin El-Kassam Tugayları"nın cumartesi günü İsrail’e karşı başlattığı “Aksa Tufanı” adlı saldırının arkasındaki isim iyice gündem oldu…

İngiliz Financial Times gazetesi de saldırının ardında, 1990'da örgüte katılan 58 yaşındaki Muhammed Deif'in olduğunu yazdı...

Deif'in saldırı sonrası yayımladığı videoda,

"Amerika ve Batı’nın desteği ışığında, düşmanın artık hesap vermeden isyan edemeyeceğini anlaması için tüm bunlara bir son vermeye karar verdik” demesi, dikkatleri iyice bu gizemli isim üzerinde yoğunlaştırdı...

Peki, kimdir bu Deif?..

İsrail'in 20 yıl önce düzenlediği hava saldırısında bir kolu ve bacağını kaybeden Deif,

Gazze’nin altındaki tünellerin yapımına önayak olan isim olarak da biliniyor...

"Sessiz ve sakin bir karakter" olarak bilinen Deif, Filistin topraklarında adeta bir hayalet olarak yaşıyor...

Çünkü İsrail istihbaratına yakalanmamak için "her gün bir farklı evde" kalması ona "Misafir" lakabının takılmasına da yol açmış...

Velhasıl cumartesi günü Orta Doğu coğrafyasını sarsan büyük isyanın ardından, Deif artık ABD istihbaratının da hedefi konumunda...

Çünkü Finansal Times'a konuşan bölgedeki uzmanlar Deif'in "gölgeler içerisinde" yaşadığına dikkat çekerken, büyük etki yaratacak hedeflere saldırmaktan vazgeçmeyeceğini söylemişler...

1995 yılından bu yana suikastlar, adam kaçırma eylemleri ve intifadaların arkasında olduğu için İsrail'in en çok arananlar listesinin başında olan Deif, ABD'nin "aranan küresel teröristler" listesinde de yer alıyor...

2002'den 2020'ye kadar düzenlenen operasyonlardan kurtulan Deif, eşi ve iki çocuğunu İsrail'in 2021'in Mayıs ayında düzenlediği operasyonda kaybetmişti...

Orta Doğu kaynarken ve tüm dikkatler İsrail'e yoğunlaşmışken şimdi asıl hedef Muhammed Deif...

Çünkü terörle mücadele eden tüm ülkeler, tıpkı el Kaide'nin lideri Usame bin Ladin'e yapılan operasyon gibi, "baş giderse, gövde dağılır" stratejsiyle hareket edecekler!..