İktidarın pervasızlığı ve muhalefetin kendi içindeki çatışmaları gündemden düşmezken; sadece siyasetin ve ekonominin değil, toplumun da ürkütücü bir girdaba sürüklendiğinin çok vahim örnekleri artık sıradanmış gibi tartışılıyor ve ne yazık ki kısa sürede unutuluyor...

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu''na verilen ağır ceza ve İYİ Parti lideri Akşener''in destek için belediye binasına gitmesi Millet İttifakı içerisinde tuhaf bir gerginlik yaratırken, CHP liderinin Saraçhane mitingini sosyal medyadan duyduğunu söylemesi partiler arasındaki huzursuzluğu arttırdı...

Bu gerginliği kapatmak isteyen İmamoğlu''nun CHP grup toplantısına giderek konuşması ise zaten sosyo ekonomik açıdan darmadağın olan gündemin siyasi olarak nereye sürükleneceği konusunda ilginç soruları da gündeme getirdi...

Çünkü Millet İttifakı kendi içerisinde aday bocalamasında çırpınırken ve İmamoğlu''na verilen cezanın istinaf ve Yargıtay''da onaylanacağı konusundaki tehlike giderek belirgin hale gelirken, AKP''liler inanılmaz rahatlıkla gidişatı izliyor...

İktidarın sosyal-siyasal ya da ekonomik alanda nasıl pervasız davrandığının vahim örnekleri ise gündemin içerisinde yuvarlanmaya devam ediyor...

İşte sadece son 24 saatte medyaya yansıyan haberlerin bazıları bile, bu ülkedeki gelecek belirsizliği ile birlikte toplumun giderek daha çok sarsıldığının ürkütücü işaretlerini veriyor...

İSTANBUL''A HANÇERLER, MİLLETE KAZIKLAR!..

İBB Başkanına verilen ağır cezanın sonuçlarının nereye varacağı merakla beklenirken, İstanbul''un bağrına, doğasına ve güzelliklerine her gün yeni bir hançer daha vuruluyor... Hem de İBB üzerinden...

İşte İBB''deki Cumhur İttifakı meclis üyeleri, Süleymaniye Camii''nin siluetini de bozacak olan imar değişikliğine bile evet diyerek, yine betonlaşmanın yolunu açmaktan kaçınmamışlar...

Bu da yetmemiş, "İstanbul Boğaziçi görünüm bölgesi doğal SİT sürdürülebilir kontrollü ve koruma alanı"ndaki 17 dönümlük arazide de ne yazık ki inşaat başlatılmış...

Boğaz, rantiyenin yapılaşmasına, yani villa ve AVM yapımına açılırken, yoksul yurttaşlara ucuz konut yapması gereken TOKİ''nin, millet Bahçesi adlı projelere 6.8 milyar harcadığı ortaya çıkmış ki, eyvah eyvah!..

Bu arada Türkiye''de hayat pahalılığı nedeniyle kira artışı yüzde 25 ile sınırlandırılırken, Diyanet''in gayrimenkul kiralarına yüzde 70 zam yapıldığı medyaya yansıyınca, "bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu" diyenlerin tepkisi giderek yükselmiş...

Peki; Diyanet kira zammı konusunda böyle yapar da, piyasadakiler durur mu?..

Örneğin; iktidara göre ucuz satış yapan Tarım Kredi Kooperatifleri marketlerinde, geçen yıl 134 liraya alınan 12 kalem ürünün fiyatının bu yıl 487 liraya çıktığı tespit edilince, "iktidar bu kafayla mı marketlerdeki zam yağmurunun üzerine gidecek" sorusu iyice öne çıkmış...

Evet; bu ülkede zamlar durmuyor, hayat pahalılığı giderek çekilmez hale geliyor ve toplumdaki tepkisizlik nedeniyle de, (piyasadaki pervasızlıkla birlikte) halkın sefaleti de giderek büyüyor...

İşte Tüketici Hakları Derneği''ne göre, toplumun yüzde 60''ı açlık, yüzde 38''i ise yoksulluk sınırının altında yaşarken, Türkiye''de zam gelmeyen tek ürünün market poşeti olduğunun belirlenmesi komediden öteye gitmemiş...

PERVASIZLIK, İTTİFAKLAR VE BELİRSİZLİK...

Tarikat içindeki küçük yaşta çocuğa tecavüz rezaleti ülkeyi sarsmışken, medrese zihniyetindeki pervasızlığın bürokrasideki uzantıları da boş durmuyor!..

Tarikat ve cemaatlerin yol açtığı taciz-tecavüz skandalları yetmezmiş gibi, TRT Kurdi''deki "Seyda Beşa" adlı programda 200 medresenin tanıtımının yapıldığı ortaya çıkmış...

Bu arada İsmailağa cemaatinde 6 yaşındaki kızın evlendirilmesi ve tecavüz iddialarıyla ilgili absürd savunma ve tartışmalar da durmuyor...

6 yaşındaki çocuğu evlendiren ailenin savunmasına bakılırsa, çocukları akıllı telefon almasından sonra değişmiş!!!

Tarikat müridi ailenin telefon konusundaki tuhaf açıklaması okuyanları güldürürken, Türklerin akıllı telefon almak için Gürcistan''a akın etmesinin yol açtığı ekonomik çalkantının ilginç sonuçları da medyaya yansıyor...

İşte vergiler yüzünden dünyanın en pahalı telefonları Türkiye''de satılırken, Gürcistan''a giden turistler 1 milyon telefon için 1.5 milyar TL harcamışlar...

Bu arada Türkiye''nin vergi kaybı da 15 milyar liraya ulaşmış...

Gazetelerde "Tiflis''e ucuz telefon seferleri patladı" başlığı atılırken, hükümet 2732 lira olan telefonlardaki IMEI kayıt ücretini 2023''te 6090 liraya çıkartacakmış...

Yani, Türkiye''nin elektronikteki hatalı piyasa politikası milleti dışa mahkûm ederken, AKP ortaya çıkan açığı yine zamlarla kapatacakmış...

Peki; bu sosyo ekonomik girdabın başka yansımaları da var mı?..

TBMM Dışişleri Komisyonu''ndaki verilere bakılırsa, Türkiye''den yurt dışına gitmek isteyenlerin sayısında son iki yılda yüzde 250 artış olmuş...

Nüfusu 84 milyonu aşan Türkiye''de iller arası göç edenlerin sayısının 2 milyon 777 bine ulaşması da gösteriyor ki, Türk halkı her yerde huzursuz...

Ne dersiniz; skandallarla boğuşan, siyasi tartışmaları hiç bitmeyen ve hayat pahalığı giderek kangrenleşen Türkiye her açıdan alarm verirken, ülke ve millet bu girdabın baskısına daha ne kadar dayanır acaba?..

Bu soruya gidişat konusunda pervasız davranan Cumhur İttifakı mı cevap vermeli, yoksa kendi içindeki gerginlikten bir türlü kurtulamayan Millet İttifakı mı?..