Bugün akraba yani milliyetçi partilerle ilgili bir değerlendirme yapmak istiyorum. Hep milliyetçilerin birleşmesini, güç birliği yapmasını savundum. Bunun yaratacağı sinerjinin Türkiye’yi değiştireceğini, ülkeye bahar getireceğini düşündüm. Hâlâ öyle düşünüyorum. Toplayın MHP-İYİ Parti-Zafer ve BBP oylarını, ortaya “Milliyetçi Türkiye” çıkar.

Ama çeşitli nedenlerle bir araya gelemiyoruz, bunun insani sebepleri de var, milliyetçiliğin teorisinden ziyade, pratiğindeki farklılıklardan kaynaklanan sebepleri de var. Milliyetçiler demokratlaştıkça bu farkların ortadan kalkacağını bir büyük buluşmanın kucaklaşmanın gerçekleşeceğini umuyorum.

Sistemin efendileri bunu engellemeye çalışacaklardır ama Atatürk’ün deyimiyle; “Bir millet bir şeye karar verirse onu kaderi ilahiden başka hiçbir şey engelleyemez.” Yeter ki biz isteyelim.

Yerel seçimler için artık son viraja girdik, iki hafta sonra herkesin saçı önüne dökülecek. Bu millet iyi berber olmasa da bazı tahminler yapmak mümkün. Çünkü dünyanın hiçbir halkı ülkesini çökerten, devleti iflasın eşiğine getiren, algı ve yalandan başka vaadi olmayan bir yönetime bir daha icazet vermez. Ama halkımızın bir kısmı yağmacıya, rüşvetçiye oy verir bir de İslam’a hizmet ettiğini sanır. O verilen oydan daha feci olan budur.

Bu yerel seçimlerde ne olur? MHP, belediyelerinin çoğunu korur. Osmaniye/Kütahya gibi illeri alır. Manisa’da başarısız bir başkan olmasına rağmen Cumhur’un adayı AKP oyları ile seçilir. Burada GP’li Selçuk Özdağ var. Keşke kazansa diyorum. İYİ Parti de oylarını korur.

Asıl sürprizi İYİ Parti yapacak. Ben dâhil birçok kişi, İYİ Parti’nin yeni politikasının geç karşılık bulacağını, zamanın çok dar olduğunu dolayısıyla oy kaybı yaşanacağını düşünmüştük. Anketler ve alanda gördüklerimiz çok farklı. İYİ Parti 3. parti olma yolunda. Ordu’da, Samsun’da, Kars’da, Muğla’da, Edirne’de, Erzurum’da, Fethiye’de İstanbul’un bazı ilçelerinde hem seçim kazanabilir, hem de tahminleri aşabilir. Doğru işler yapıldığında, doğru isimler ortaya konduğunda örneğin Kars’ta İYİ Parti’nin iddiası yok iken Yasin Aşkın Yıldırım gibi büyük bir ülkücü ailenin çocuğunu İyi Parti meclis üyesi adayı yapınca belediyede iddialı hâle gelindi. Demek ki, DEM’le araya mesafe koyan bu bağımsız siyaset vatandaşta karşılığını bulmuş. Şu anda DEM ile arasına en net mesafe koyan iki parti Zafer ile İYİ Parti.

Zafer Partisi her yerde ülkücü, hikâyesi olan adaylar gösterdi. Çoğunun arkasında iyi bir mazi var. Ben bu seçimle partileşme ve kalıcı olma aşamasına geçeceğine yeni kurulan partilerin hepsini aşacağına inanıyorum.

BBP bizim göz ağrımız, belki son elli yılın en temiz ve nezih lideri şehit Munsin Yazıcıoğlu’nun partisi. Bugün iktidarın peşine takılarak o misyondan uzaklaşmış olsa da iyi bir oy almasını özellikle Sivas’ı almasını umuyorum.

Bir de bu partilerin bir arada olduğunu düşünün. O zaman kim bilir bu yazıda kazanılacak kaç belediyeden bahsedecek, zafer şarkıları söyleyecektik. Umarım o da olur, siyasi hırsları ve istihbaratın müdahalelerini aşarsak ülkeyi bu talandan kurtarmamak için hiçbir engel kalmaz.