Anadolu dert küpü. Geziler esnasında karşılaştığımız okuyucularla sohbet ediyoruz. Vakit darlığı yüzünden bazen küçük notlar bazen de uzun mektuplar veriyorlar. İşte onlardan derlediklerim.

Bahçeli, "Erdoğan, Almanya'ya giderse yalnız olmayacaktır. Ben de kendisi ile gelmeye hazırım" demiş...

Almanya nasıl olur da seçim çalışmaları için AKP'ye izin vermezmiş?..

Bunlar Köroğlu ile Ayvaz olaraktan kapıya dayanırlar Alimallah  "dünyayı başlarına yıkarlarmış" estek, köstek!..

Beyler, siz hangi gezegende yaşıyorsunuz?.. Sizin gezegende  Milletlerarası Hukuk, Milletlerarası Mütekabiliyet (karşılıklılık) gibi kavramlar var mıdır?..

Sizin gezegende, Millî Hakimiyet, bağımsızlık gibi kavramlar filan bilinmez mi?..

Biz yine de başkaları gibi "cahil cüreti" ile boyumuzdan büyük laf etmeyelim ki, ardımızdan "laf kıtlığında asma budama" demesinler...

Köroğlu'nu bir yana bırakalım da Ayvaz'la bir musahebede bulunalım...

Sırasıyla soralım:

-Kocaeli depremi oldu Sizi orada görmedik...

Depremden mi, depremzededen mi korktunuz?..

Bir çadıra bağdaş kursanız bir garibin halini sorsanız olmaz mı idi?..

-Bursa'da hastane yandı, yirmi vatandaşımız öldü. Siz niye gitmediniz?..

Gitseniz, bir "başsağlığı" dileseniz olmaz mı idi?..

Bir yaralının elini tutsanız, suçlular için iki çift laf etseniz olmaz mı idi?..

-Kurbağalıdere taştı, onlarca insan öldü, kamyonlar sele gitti, Siz Balgat'ta olta mı atıyordunuz?..

Atlasaydınız arabanıza, çekseydiniz ayağınıza bir çizme,  kükreseydiniz aslanlar gibi...

Bir kamyon şoförünün omuzuna elinizi koysaydınız...

Yalancıktan hesap sorsaydınız...

- Zonguldak'ta, Soma'da, Ermenek'te göçük oldu; neredeydiniz?..

Ayakkabınız çamur olmasın, gözleriniz "kara surat" görmesin diye mi gitmediniz?..

"Çalışma Bakanı buraya gelecek" diye bir emir verseydiniz...

- Hangi sendika toplantısına gittiniz de biz duymadık?..

-İşveren(TÜSİAD)ler sizi davet etmiyor mu, yoksa siz mi gitmiyorsunuz?..

-Neşet Ertaş'ın cenaze törenine Erdoğan ve Kılıçdaroğlu katılırken siz neden yardımcılarınızı gönderdiniz?

DADALOĞLU'ndan;

"Devlet vermiş hakkımızda fermanı

Ferman padişahın dağlar bizimdir" diye çığırdığı için mi gitmediniz?..

-Konya'da çocuklara tecavüz edildi... Konya'ya gittiniz mi?..

Haklarını aradınız mı?

-Adana'da çocuklar yandı(yakıldı), gittiniz mi, gördünüz mü?..

-Barış Manço'nun cenazesine niye gitmediniz?..

-Hiç konsere gittiniz mi?..

-Hiç sinemaya gittiniz mi?..

-Hiç pikniğe gittiniz mi?..

-Hiç Hakkari'ye gittiniz mi?..

-Patnos, Uludere, Pülümür, Ardeşen, Ağlasun, Savaştepe, İspir'e gittiniz mi?..

-Bir müzeye gittiniz mi?..

-Bir Cemevine gittiniz mi?..

Sizden bu sorulara cevap beklemiyoruz...

Aslında vereceğiniz cevapların bile önemi yok...

Bu sorulardan herhangi birine olumlu cevabınız olsa; kimse inanmaz...

Dünyadan ve Türkiye'den ayrı(paralel) yaşıyorsunuz...

"Geldik değirmeneee!.."

Bırakın diyarı küffara sefer eylemeyi!...

Beyler, şöyle beraberce, korumalar filan olmadan, Çankaya'dan çıkın da Ankara Kalesi'nde bir tur atın bakalım!..

Aynı şartlarda Diyarbakır'da sabah namazını Ulu Cami'de kılıp ciğerciye gidin. Sonra ciğerimi yiyin!..

Yarın ise salon ve sokakların nabzını aktarmaya çalışacağım.