Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Abdullah OSKAY

Abdullah OSKAY

Ticaretin Politikası

Türkiye'nin sağlık turizmi diplomasisinde kafası karışık

Türkiye'nin sağlık turizmi diplomasisinde kafası karışık

Dış ticaret deyince akla ilk önce mal ticareti gelir halbuki dünyada hizmet ticareti giderek ön plana çıkıyor. Ülkemizde Ticaret Bakanlığı bu vizyona paralel olacak şekilde 2012 yılından bu yana hizmet ticaretini destekleyici çalışmalar yürütüyor. 2021 yılında kurulan Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü de bu vizyonun en önemli göstergesi. Dünyada ilk defa bir ülkede hizmet ticareti genel müdürlük seviyesinde konumlanmış durumda. Hizmet ticareti denince akla gelen en önemli sektörlerden birisi sağlık turizmi.

Sağlık turizmi kurumlar arası çekişmelerin kaynağı

Ülkemizin modern ve yüksek teknolojiye sahip sağlık altyapısı, kalifiye sağlık çalışanları ile öne çıkan sağlık turizmi ülkemizde kurumlar arası çekişmenin kaynağı. Bir tarafta ülkemizde ticaret alanında çalışan, yurt dışında bu iş için uzmanlaşmış teşkilatı bulunan, sektörlerle çalışmayı bilen, sektörlere yol açıp destekleyebilen Ticaret Bakanlığı, diğer tarafta ise ülkede sunulan sağlık hizmetleri faaliyetlerinden sorumlu olan Sağlık Bakanlığı var.

Konuyu daha iyi anlamak için sağlık turizmi şirketi ile sağlık turizmi aracı kuruluşu şirketi ayrımını bilmekte fayda var. Sağlık turizmi şirketi özel hastaneler veya klinikler olabiliyor. Bunlar Sağlık Bakanlığı''ndan uluslararası hastalara sağlık hizmeti sunmak üzere yetki belgesi alarak yetkilendiriliyor. Sağlık turizmi aracı kuruluşu ise A sınıfı seyahat acentesi ruhsatına sahip, Sağlık Bakanlığı tarafından yetkilendirilen kuruluşlar. Türkiye''de 2494 kuruluş sağlık turizmi yetki belgesine, 598 kuruluş ise sağlık turizmi aracı kuruluş yetki belgesine sahip.

Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü, Hizmet İhracatçıları Birliği ile Dış Ekonomik İlişkiler bünyesinde faaliyet gösteren Sağlık İş Konseyi yaklaşık on beş yıldır sağlık turizmi alanında sektördeki oyunculara önemli deneyimler kazandırmış ve ülkemizde sağlık turizminin önünü açmıştır. Son dönemde www.healinTürkiye.gov.tr sitesiyle sağlık turizmi kuruluşlarını ve sağlık turizmi aracı kuruluşlarını bünyesinde toplayarak adil bir rekabet içinde sektörün uluslararası alanda gelişmesini sağlamak. Hatta bu platforma girenlere ilave devlet destekleri öngörülüyor. Bu platformda firmaların ticari sırrı olduğu görüldüğünden herhangi bir veri toplanması öngörülmüyor.

Diğer tarafta ise, Sağlık Bakanlığı bünyesinde yasa ile kurulmuş ve ticari faaliyette bulunan Ulusal Sağlık Hizmetleri A.Ş. (USHAŞ) bulunuyor. USHAŞ ise platformunu kurmuş durumda. Bu platforma sağlık turizmi aracı kuruluşlarını almıyor. Bu durum başlı başına rekabeti bozucu. Bir taraftan Sağlık Bakanlığı ve hatta öncesinde USHAŞ, sağlık turizmi aracı kuruluşlarını yetkilendirip yüzlerce ruhsat dağıttı. Şimdi ise bu ruhsat sahiplerine neredeyse iş yaptırmayacak çalışmaların içinde yer alıyor. Örneğin İngiltere ve Belçika Devletlerinin resmi sitelerine Türkiye''ye sağlık turizmine gidecekseniz yalnızca USHAŞ''ın içinde yer alan hastanelere gidin duyuruları koyduruluyor.

USHAŞ''ın rekabeti bozucu bir diğer uygulaması ise hastaları şehir hastanelerine çekmek. Sağlık turizmi aracı kuruluşları şehir hastanelerine hasta getiremiyor. USHAŞ ise Sağlık Bakanlığının buradaki etkisiyle çok uygun fiyatlara hasta getirip piyasayı bozabilecek, adil rekabet ortamının çok uzağında çalışmalar yapıyor. USHAŞ''ın önümüzdeki dönemdeki stratejilerinin ise önce diğer kamu hastanelerine, sonra da üniversite hastanelerine uluslararası hastaları yönlendirmek olacak gibi görünüyor. Bu durumda sağlık turizmi sektörü özel sektörün dışlandığı, kamunun baskın hale geldiği, rekabetten ve dolayısıyla muhtemelen kaliteden de uzaklaşabilecek bir yapıya bürünecek gibi görünüyor.

USHAŞ''ın kurduğu platformun diğer bir sıkıntısı ise sistemde belirli özel hastanelerin çıkması. Sistemin içinde firmaların ticari sırrı sayılacak verilerin derlenecek olması, bu verilerin rekabeti bozucu bir yapıda çalışan USHAŞ için kritik bilgilere de erişmesine imkan verecek mahiyette.

USHAŞ ayrıca Ticaret Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı arasında imzalanan protokol kapsamında düzenlenen medikal vize anlaşmasının kendi uhdesine geçmesi gibi çalışmalarda da bulunmak istiyor. USHAŞ tüm bu tutumlarıyla bir davada hem hakim hem savcı hem de avukat olmayı istiyor.

Diğer önemli bir husus da üniversite hastanelerinin sistemin içinde çekilmesi. Yüksek Öğretim Kurumu''nun üniversite hastanelerinin sağlık turizmine yönelik çalışmalar yapabilmesi için bu üniversitelerin önünü açacak mevzuat değişikliklerini ivedilikle yapmasında fayda var. Türkiye, güçlü hizmet altyapısına sahip bu kurumlarını, yetersiz ve tehlikeli sonuçlar doğurabilecek mevzuat altyapısı nedeniyle, dünyada giderek sağlık turizmi rekabetinde gerçek potansiyelini kullanamıyor.

Siyasi iktidarın kanayan yaraya neşter atması gerekli

Türkiye''nin sağlık turizmi diplomasisinde içeride ve dışarıda kafası karışık. Kurumlar arası çekişmeler ve düzenlenmesi gereken alanlar var. Bunun önüne geçilmesi gerekli. Olması gereken her kurumun kendi uzmanlaştığı alanda ilerlemesi. Sağlık Bakanlığı sağlık hizmetlerinin kalitesini artırmalı ve rahat sunumunu sağlamalı, Ticaret Bakanlığı ise sağlık turizminin ticarileşmesinde. Bunun olmadığı bir ortamda USHAŞ''ın büyükelçiliklerimiz ve konsolosluklarımız vasıtasıyla "Türkiye''de 22 İngiliz hasta özel aracı kuruluşlar tarafından yapılan tedaviler sonucu öldü. Kamu tarafından kurulan www.healthturkiye.com platformunu kullanın" demesi gibi çalışmalar sağlık turizmi alanında rekabeti bozucu olduğu kadar kendi ayağımıza sıkıcı çalışmalar. İvedilikle siyasi iktidarın bu kanayan yaraya neşter atması gerekli. Vakit çok geç olmadan.

Yazarın Diğer Yazıları