Milli Eğitim Bakanlığı’nın, Karaman’da 45 çocuğun cinsel istismara uğraması skandalı ile gündeme gelen Ensar Vakfı’yla yeniden ortak bir projeye imza attı. Vakıf tarafından mayıs ayında yapılacak olan “Sana Emanet” isimli kitap okuma yarışmasına öğrenci ve öğretmenlerin katılmasına ilişkin resmi emir, 81 ildeki bütün ilçe ve okul müdürlüklerine gönderildi.
Söz konusu yarışmaya, ortaokul 6 ve 7. Sınıf öğrencileri ve lise 9. ve 10. sınıf öğrencilerinin katılabileceği belirtilirken, ortaokul öğrencilerinin, vakfın yayınevlerinde bastırılan “40 Derste Hadis” kitabını, lise öğrencileri ise “40 Derste Kuran-ı Kerim” kitabını okuyacak. Geçmiş yıllardaki yarışmalardan farklı olarak, dereceye giren öğrencilerin öğretmenine ve okul müdürüne de ödül verileceği iletildi.
Eğitimcilerin söz konusu vakıf tarafından “ödüllendirilecek” olmasına tepki gösteren Eğitim-İş Başkanı Kadem Özbay, “Bakan meclis kürsüsünden adeta meydan okudu, ‘Protokol yapmaya devam edeceğim’ dedi. Bu protokollerin yapılmasının ve bu yapıların okullara girmesinin sorumluluğunu üstlendi. Devlet tarikat ve cemaat koalisyonlarıyla yönetilir hale geldi” açıklamasında bulundu.
OKULLAR İŞGAL ALTINDA
Kadem Özbay, laik cumhuriyetin temel ilkelerinin zarar gördüğünü vurguladı ve “Okullarda fiili bir işgal var ve bu işgalin sebebi bakanlığın tarikat ve cemaatlerle işbirliği. Dini değerler üzerinden ifade edilen bu yarışmalar devletin imkanları kullanılarak yapılıyor.” söyleminde bulundu.
Dini değerler hakkında konuşup yarışmaya katılımı parayla ilişkilendirerek aslında dini anlamadıklarını ifade eden Özbay, bu zihniyetin, insanların manevi değerlerini sömürdüğünü ve din ile eğitimi araçsallaştırdığını iletti.
Özbay, bakanlığın Öğretmenler Günü’nde öğretmenlerin öğrencilerden hediye almasını yasakladığını anımsattı ve “Öğrencilerin ve velilerin küçük bir çiçek almalarını bile engellemek için genelge yayımlayan bakanlığın şimdi tarikat ve cemaat yapılanması olduğunu bildiğimiz bir vakfın öğretmenlere de ödül vererek yarışmaya katılımı arttırmaya çalışmasına izin verdiğini görüyoruz. Bu bir rüşvettir” ifadesini kullandı.
Okullarda tarikat ve cemaatlerle süren protokollerin, cumhuriyetin laiklik ilkesine aykırı olduğunun altını çizen Özbay, “Okullar okul olmaktan çıktı, adeta medreseye dönüştürüldü. Bu tarikat ve cemaat yapılanmalarının yarışma, protokol, etkinlik kapsamında okullara girilmesine son verilmesi lazım.” dedi.
Sınıfın içinde farklı inançlara sahip çocukların olacağının unutulmaması gerektiğini ifade eden Özbay, “Bir dinin dayatmasının okullarda yapılması ciddi anlamda çocuk istismarıdır, pedagojik bir cinayettir. Laik ve bilimsel eğitime de aykırıdır” açıklamasında bulundu.
