Menopoz, kadınların yaşamında doğal bir süreç olmasına rağmen, toplumsal algılar ve medya temsilleri nedeniyle sıklıkla tabu haline getirildi.
Uzmanlar, bu konunun açıkça tartışılmasının kadınların toplumsal konumunu güçlendirmek için kritik bir adım olduğunu belirtti. Medyanın gençlik odaklı estetik anlayışı ve erkeklerin bu sürece yönelik ilgisizliği, menopozun görünmezliğine katkıda bulundu.
Bilimsel araştırmalar ve uluslararası uzman görüşleri, bu meselenin yalnızca biyolojik değil, aynı zamanda politik bir boyut taşıdığını ortaya koydu.
BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR NE SÖYLÜYOR?
Menopozun toplumsal algısı üzerine yapılan bilimsel çalışmalar, bu dönemin kadınların iş yaşamı, sosyal ilişkileri ve özsaygısı üzerindeki etkilerini araştırdı.
ABD’de Mayo Clinic’ten Dr. Stephanie Faubion, yayımlanan bir makalede, menopozun yalnızca fiziksel bir süreç olmadığını, aynı zamanda kadınların iş yerinde karşılaştığı ayrımcılığı artırabileceğini ifade etti. Faubion, “Menopoz semptomları nedeniyle kadınların iş performanslarının sorgulanması, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştiriyor” dedi.
Araştırmalar, kadınların %60’ının menopoz semptomlarını iş yerinde tartışmaktan çekindiğini gösterdi. Bu durum, kadınların kariyer ilerlemelerini engelleyebiliyor ve toplumsal konumlarını zayıflatıyor.
ERKEKLERİN ROLÜ VE TOPLUMSAL DİYALOG
Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nden Dr. Susan Davis, yayımlanan bir çalışmasında, erkeklerin menopoz hakkında bilgilendirilmesinin, kadınların bu dönemde karşılaştığı sosyal damgalanmayı azaltabileceğini belirterek, “Eğitim ve farkındalık, hem kadınların hem de erkeklerin bu doğal süreci normalleştirmesine yardımcı olabilir” dedi.
DAVİS.POLİTİK BİR MESELENİN ÖTESİNDE: TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM
Menopozun konuşulması, yalnızca kadınların bireysel deneyimlerini değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet politikalarını da dönüştürme potansiyeli taşıyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) raporuna göre, menopoz dönemindeki kadınların sağlık hizmetlerine erişimi ve toplumsal destek sistemleri, birçok ülkede yetersiz. WHO, hükümetleri ve sağlık kuruluşlarını, menopoz farkındalığını artıracak politikalar geliştirmeye çağırdı.
İngiltere’de başlatılan “Menopause Mandate” kampanyası, bu konuda önemli bir adım olarak görüldü.
Kampanya, iş yerlerinde menopoz dostu politikaların uygulanmasını ve kadınların bu dönemde desteklenmesini hedefledi.
GÖRÜNMEZLİĞİ KIRMAK
Menopoz, biyolojik bir süreçten çok daha fazlası; kadınların toplumsal konumunu, iş yaşamındaki yerini ve medyadaki temsilini etkileyen politik bir mesele.
Uzmanlar, bu konunun açıkça tartışılmasının, kadınların görünmezliğini kırmanın ve toplumsal cinsiyet eşitliğini güçlendirmenin anahtarı olduğunu vurguladı.
