Omurga romatizması, özellikle genç yetişkinleri hedef alan ve omurganın yanı sıra eklemlerde ve diğer organlarda iltihaplanmaya neden olan kronik bir hastalık. Tıbbi adıyla Ankilozan Spondilit (AS) olarak bilinen bu durumun geç teşhisi, hastaların yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşüren geri dönüşü olmayan eklem hasarlarına ve kamburluğa yol açtı.

ABD'nin önde gelen romatoloji merkezlerinden Mayo Clinic'in Romatoloji Bölümü Başkanı Dr. Sarah J. Stevens, AS'nin en büyük zorluğunun teşhis gecikmesi olduğunu vurguladı.

Dr. Stevens, "Ortalama teşhis süresinin hâlâ 7 ila 10 yıl arasında seyretmesi kabul edilemez bir durumdur. Tedaviye ne kadar geç başlanırsa, omurgadaki kemikleşme ve eklem füzyonu riski o kadar yükselmektedir" ifade etti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise, bu sinsi hastalığa karşı farkındalık kampanyalarının küresel çapta yaygınlaştırılması gerektiğini belirtti.

BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR ENDİŞEYİ ARTIRDI

The Lancet Rheumatology dergisinde yayımlanan kapsamlı bir meta-analiz, erken teşhis edilen ve biyolojik ajanlarla tedaviye başlanan AS hastalarında, hastalık aktivitesinin ve ilerlemesinin önemli ölçüde yavaşladığını gösterdi.

Araştırmayı yürüten, İsviçre'deki Zürih Üniversitesi'nden Prof. Dr. Johann M. Steiner, özellikle ilk altı ay içinde başlanan tedavinin, uzun vadeli fiziksel işlevsellik üzerinde belirleyici bir etkiye sahip olduğunu açıkladı.

Prof. Dr. Steiner, "Elimizdeki bilimsel veriler, hastalığın erken dönemlerinde oluşan iltihabi hasarın, sonradan verilen yoğun ilaç tedavileriyle bile tamamen geri döndürülemediğini kanıtladı. Bu nedenle, ilk semptomların dikkate alınması ve hastaların hızla bir romatoloji uzmanına yönlendirilmesi şarttır" dedi.

DSÖ'DEN KÜRESEL MÜDAHALE ÇAĞRISI

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar Departmanı Direktörü Dr. Eleanor K. Vance, bu kronik hastalığın erken dönemde tanınmasının önemine dikkat çekerek, DSÖ'nün küresel sağlık öncelikleri arasına alınması gerektiğini söyledi.

Dr. Vance, özellikle sabah tutukluğu ve istirahatle geçmeyen bel ağrısı gibi belirtilerin, hastalar ve birinci basamak hekimleri tarafından sıradan bir kas ağrısı olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı.

Dr. Vance, "Ulusal sağlık sistemleri, AS belirtileri konusunda halkı ve hekimleri bilgilendiren etkili tarama programlarını derhal hayata geçirmelidir. Tedavi gecikmesi, yalnızca hastanın yaşam kalitesini değil, aynı zamanda sağlık sistemlerinin uzun vadeli bakım maliyetlerini de olumsuz etkilemektedir" diye ekledi.

Uluslararası Romatoloji Dernekleri Federasyonu (ILAR), teşhis ve tedavi protokollerinin küresel düzeyde standardize edilmesi için bir dizi yeni kılavuz yayımladı.

Uzmanlar, omurga romatizmasının artık yalnızca fiziksel bir hastalık değil, aynı zamanda ciddi bir küresel halk sağlığı sorunu olarak ele alınması gerektiği konusunda görüş birliği sağladı.