Son yıllarda küresel çapta popülaritesi hızla artan vegan ve vejetaryen diyetler, sağlık ve çevresel etki açısından bilim dünyasının odağındaki yerini korurken, önde gelen yabancı uzmanlar bu beslenme biçimlerinin iyi planlanmadığı takdirde ciddi besin öğesi eksikliklerine yol açabileceği uyarısında bulundu.

Bilimsel araştırmalar, Akdeniz diyetinin kronik hastalıklara karşı koruyucu etkisini güçlü şekilde ortaya koydu.

Araştırmalar, özellikle katı vegan diyet uygulayan bireylerde B12 vitamini, kalsiyum, D vitamini, demir ve çinko gibi temel besin maddelerinde yetersizlikler gözlemlendiğini ortaya koydu. İngiliz Beslenme Vakfı’ndan (BNF) araştırmacı Dr. Emily Johnson, konuya ilişkin açıklamasında şunları kaydetti:

"Bitkisel kaynaklı besinlerin biyoyararlanımı, hayvansal kaynaklara göre daha düşük olabilir. Örneğin, ıspanaktan alınan kalsiyumun emilimi süt ürünlerindeki kadar verimli gerçekleşmez. Bu durum, uzun vadede özellikle kemik sağlığı açısından riskleri beraberinde getirdi. Yetersiz B12 alımının ise sinir sisteminde geri dönüşü olmayan hasarlara neden olabileceğini biliyoruz."

Amerika Kardiyoloji Koleji üyesi ve beslenme uzmanı Prof. Dr. Robert Miller, bitkisel temelli diyetlerin kalp sağlığı ve kolesterol seviyeleri üzerindeki olumlu etkilerini kabul ettiklerini ancak mutlak bir planlama gerekliliğine vurgu yaptı.

Prof. Miller, "Vegan veya vejetaryen diyet uygulayanların, eksiklikleri önlemek amacıyla ek takviye kullanmaları sıklıkla gereklilik arz ettiğini" dile getirdi.

AKDENİZ MODELİ "EN SÜRDÜRÜLEBİLİR" OLARAK ÖNE ÇIKTI

Uzmanlar, bireysel sağlık faydaları ve çevresel sürdürülebilirlik kriterleri bir arada değerlendirildiğinde, Akdeniz beslenme modelinin en dengeli seçenek olduğunu kuvvetli bir dille savundu.

Akdeniz diyeti; yüksek miktarda sebze, meyve, tam tahıl, baklagiller ve zeytinyağı tüketimini esas alırken, orta düzeyde balık, kümes hayvanı ve süt ürünleri ile sınırlı kırmızı et tüketimini içeriyor.

Harvard Tıp Okulu'ndan halk sağlığı profesörü Dr. Maria Rodriguez, Akdeniz diyetinin küresel olarak kabul görmüş sağlık faydalarına dikkat çekti:

"Akdeniz modeli, yiyecek israfının azaltılması ve yerel kaynakların kullanımı gibi sürdürülebilirlik ilkeleriyle de örtüşmektedir. Sayısız bilimsel çalışma, bu diyetin kalp-damar hastalıkları, tip 2 diyabet ve bazı kanser türlerinin riskini azalttığını kanıtladı. Bu diyet, hem insan fizyolojisine hem de gezegenin ekolojik dengesine saygı gösteren bir yaşam biçimi sundu."

Dr. Rodriguez ayrıca, Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) gibi uluslararası kuruluşların da sürdürülebilir sağlıklı diyetler arasında Akdeniz modelini öne çıkardığını sözlerine ekledi.