Biz böyle değildik, sonradan olduk. Yalansam, yalan deyin!..

İnsan parayı bu kadar severse…

Elindekilerle yetinmeyip, “Nereden ve nasıl gelirse gelsin” anlayışıyla, “Daha fazla… daha fazla…” isteyerek, “Üzümünü ye bağını sorma” düşüncesini de hayatına geçirmişse, birileri de çıkar, senin bu para zaafından yararlanır.

O üzümün sapını sana verirken, salkımı kendisi alır.

*

Peki suç kimin?

Buna yanıt vermek hem kolay hem zor.

Çünkü paranın miktarı çok büyük?

Paranın miktarı çok büyük olunca da riski de çok yüksek olur.

O zaman, parayı faize yatıracaksan da her şeyi resmî yollarla yapacaksın. Aksi hâlde bana çok da akıl kârı değilmiş gibi geliyor.

*

Ha üzümün bağı-bağcısı sorulmazsa, kurumlar değil de kişiler dikkate alınarak gereken özen gösterilmezse, o eylemin sonunda elindekini de kaybedersin vesselam.

*

Ne demiş halkımız?

“Ağaca dayanma kurur, insana güvenme ölür.”

Bence ağaç kurusa bile, kuru ağaca dayanabilirsin, o seni taşır da insanoğluna güvenmeyecek, her daim tedbirini alacaksın.

Güvenmeyeceksin, çünkü o ölmese bile seni çarpıp kaçar.

O zaman da hangi taşlara, hangi makamlara başvurursun, kimlerden yardım ister, kimlere dert yanarsın onu da bilmem.

*

Ha paralarını kurtarmak için başvursan, yardım istesen de ne olacak ki?

Size yardım etseler bile, size kim yardım edecekse, o da kendine bir pay çıkaracak, onu da sizden isteyecektir.

Adı komisyondur…

Aracı payıdır…

Ortayı bulmak için harcanan emek(!) karşılığıdır, orasını bilmem.

Bildiğim bir şey var ki o paranın ne dini ne imanı oluşudur.

Paranın sadece kendisi vardır.

*

Oysa adamların dünya kadar paraları var, ha bire daha çok kazanacağız diyorlar.

Uydurmuşlar “Para parayı çeker” diye bir söz, avutuyorlar kendilerini.

*

Tamam bir yatırım yapılsa…

Ticaret yapılsa, istihdam sağlansa, paralarını piyasada kullansalar, eyvallah.

Kullanmıyorlar…

Güya bir bankanın yetkilisine yatırıyorlar ve yüklü miktarda faiz alıyorlar.

Ama faiz haram!..

Haram da… demek ki onlara haram değil!..

*

Demem o ki her şey insan eliyle, insan aklıyla oluyor!..

İyi oluyorsa insan iyi; kötü oluyorsa da insan kötüdür.

Yani iyi olan da kötü olan da para değil, insandır.

*

Biz böyle değildik.

Nasıl olduksa sonradan olduk!..

Zaaflarımızı hiç konuşmadık da:

“Kandırıldık, aldatıldık.” dedik.

Yukarılardaydık aşağıdakilere maskara olduk.

Eksikliği kendimizde değil, hep başkalarında bulduk da kendimize toz kondurmadık.

Şimdi de çırpınıp duruyoruz.

Yalansam yalan deyin!..

Yazarın Diğer Yazıları