Yaklaşık bir yıla yakın süreden beri aklı başında Devlet Yöneticilerini, Siyasi Partileri, Sivil Toplum kuruluşlarını, Anayasa Mahkemesini, Yazılı ve Görsel Medyayı Milli Eğitim Bakanlığında yapılan haksızlıklar, zulüm ve işkenceler konusunda uyarmaya çalışıyoruz. Ancak bunun farkına varanların sayısı çok az olmalı ki, zulüm ve hak gaspları bütün şiddetiyle dozajını artırarak devam ediyor. Sanki Milli Eğitim Bakanlığı lağvedilip Eğitim Bir-Sen Bakanlığı kurulmuş gibi.
Nitekim MEB’de 76 bin yöneticinin görevine son verilerek, yerlerine hiç bir bilgisi, becerisi olmayan ve hiçbir sınavı kazanamayan yandaş sendikanın yöneticileri getirilmiş ve getirilmeye çalışılmaktadır. Milli Eğitim Bakanı ve Müsteşarı her şeye kulaklarını tıkamış, olup bitenleri görmemezlikten gelmektedirler. Bakanlığın hafızası olan Merkez Teşkilatının yandaş olmayan bütün yöneticileri görevden alınarak büyük bir kısmının özlük hakları gasp edilmiştir. Yine yandaş sendikanın militanı olmayan ve yandaş sendikanın kanunsuz isteklerine boyun eğmeyen bütün İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürleri, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları görevden alınmıştır. Yandaş olmayan bütün şube müdürleri aile bütünlüğü göz artı edilerek sürgüne gönderilmiştir. 
İlk hamlede, 16 bin okul müdüründen, yandaş olmayan ve Bakanlığın en başarılı okul müdürlerinden 8 bin okul müdürü görevden resen el çektirilmiştir. Yine bütün okul müdür yardımcıları görevden alınarak yandaş sendikanın istediği kişiler tehdit ve şantajla yönetici yapılmıştır. Şube müdürlüğü görevine yandaş sendikanın elemanlarını getirmek için mülakat (sözlü) sınavı ihdas edilmiştir. Böylece 13 yıldan beri çeşitli bahaneler uydurularak doldurulmayan şube müdürü kadroları mülakatla yandaşlara hediye edilmiştir. Danıştay mülakatla yapılan şube müdürlüğü atamalarını iptal etmesine rağmen, bu karar bütün uyarılarımıza rağmen uygulanmamıştır. Daha doğrusu Bakanlık, Danıştay kararını uygulamamakla hak, hukuk tanımadığını açıkça göstermiş bulunmaktadır.
Bakanlık resen görevden aldığı okul müdürleri yerine yandaş sendikanın elemanlarını atamak için mülakat icat etmiş ve mülakat komisyonlarının tamamını yandaş sendikanın militanlarından oluşturmuştur. Yandaş sendikanın militanlarından oluşan mülakat komisyonları hak yemeyi kendilerine vazife edinerek; başarısı Bakanlık ve kamuoyu tarafından tescillenmiş bütün adayları eleyerek yandaş sendikanın yönetici ve temsilcilerine en yüksek puanları vermiştir. Yapılan bu ahlaksızlık ve hırsızlığın öğretmenler ve kamuoyu tarafından öğrenilmemesi için başta İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü olmak üzere birçok İl Milli Eğitim Müdürlüğü; komisyonların kimlerden teşekkül ettiğini ve okul müdürlüğü mülakat sonuçlarını açıklamaktan kaçınmışlardır.
Nitekim Türk Eğitim-Sen İstanbul Teşkilatı olarak, Bilgi Edinme Kanunu gereği mülakat komisyonları ve bu komisyonların verdiği puanlar öğrenilmek istenmiş ancak yasal süresi geçtiği halde bugüne kadar bir bilgi verilmemiştir. Ancak İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünün vermekten çekindiği bilgiler sendikamıza bir şekilde ulaşmıştır.
Gerçekten de İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü kanunlara rağmen bilgi vermemekte haklıymış’85 Nitekim sendikalarımıza ulaşan bilgileri görünce insanım diyen kişinin hayret etmemesi ve yapılan haksızlıklara, suiistimallere isyan etmemesi mümkün değildir.
Bütün illerde olduğu gibi İstanbul’daki bütün mülakat komisyonlarının tamamı Eğitim Bir-Sen üyelerinden teşekkül ettirilmiş ve mülakattan yüksek puan verilenlerin tamamı da bu sendikanın yönetici ve temsilcilerinden başkası olmamıştır. Ayrıca EBS’li olmayan öğretmenlerin kazaen okul müdürü olmaması için de mülakat puanları düşürülmüş ve mülakat sınavına girmeyen EBS’lilere girmiş gibi işlem yapılarak yüksek puanlar verilmiştir (Bk. Kamudan.com ve diğer internet siteleri).
Milli Eğitim Bakanını tebrik etmek lazım. Bütün İllerde olduğu gibi İstanbul’da da mülakattan 100 puan verilen 82 kişinin tamamı EBS’nin yönetici ve temsilcileri, 80 ve üzeri puan verilenlerin %98’i de EBS’nin üyeleridir. Maşallah...
Sayın Bakan, Milli Eğitim Bakanlığını lağvedip EBS Bakanlığı mı kurulmuş?
 “Uyan ey gözlerim gafletten uyan 
Uyan uykusu çok gözlerim uyan 
Azrail’in kastı canadır inan 
Uyan ey gözlerim gafletten uyan 
Uyan uykusu çok gözlerim uyan”.