Onların adı 'karşıt görüşlü' değil miydi?

Fırat Çakıroğlu Ege Üniversitesi'nde PKK'lı teröristlerce şehit edildiğinde ağız birliği etmişçesine aynı başlıkları kullanmışlardı: "Üniversitede karşıt görüşlüler arasında kavga çıktı. Bir öğrenci öldü..."

Fırat neye karşıttı, ne kavgasıydı, öldürenler kimlerdi, buralar çok önemli değildi!.. Sadece o olayda değil, üniversitelerde ne zaman bir PKK saldırganlığı yaşansa 'karşıt görüşlüler' diye klişe başlık atmak âdeta bir gelenek hâlini almıştı...

'Karşıt' deyince tarafları eşitlemiş oluyorsunuz bir anlamda... Olayı gerçek sebebinden sıyırıp, yaramaz çocukların adlî problemine indirgiyorsunuz... Böylece bilerek veya bilmeyerek üniversitelerdeki terörü küçülte küçülte büyütüyorsunuz!..

Bu hastalık medyanın neredeyse tamamına hâkim... Fırat katledildiğinde gördük ki merkez diye adlandırılan da yandaş medya da haberi bu şekilde verme âdetini sürdürdü... Bir ailenin tek çocuğu özel yetiştirilmiş öğrenci kılıklı teröristlerce şehit edilmiş, olay 'karşıt görüşlü öğrenci kavgasının sonucu' şeklinde sıradanlaştırılmıştı... Kimler, nedenler, niçinler, nasıllar yoktu bu haberlerin içinde...

***

Önceki gün ODTÜ'de olaylar çıktı... PKK'nın da destek verdiği radikal sol grup mescitte namaz kılan öğrencilere saldırmıştı... Belli ki, ODTÜ'yü Türkiye Cumhuriyeti'nden 'kurtarılmış üniversite' sayan teröristler namaz kılınmasını kendilerine karşı bir eylem olarak görmüş ve onları 'IŞİD'ciler' bahanesiyle hedefe oturtmuştu...

Medya ahlâkı açısından fark, haberin veriliş biçimindeydi... Hiçbirisi ülkücülerin saldırı altında kaldıkları, kendilerini korumak için mücadele verdikleri 'karşıt görüşlüler' haberlerine benzemiyordu... Pekâlâ hepsi 'ODTÜ'de karşıt görüşlüler çatıştı' şeklinde başlıklar atabilecekken, hiç de öyle davranmadılar... Demek ki haberi bu türden yaklaşımlarla vermek, işin ucunda ülkücüler olunca mümkün!..

Yandaş medyanın bu haberi veriş biçiminden örnekler aktaralım acı mukayese için:

"ODTÜ'de namaz kılan öğrencilere saldırı / Anarşist tavırlarla gündeme gelen ODTÜ'de 40 kişilik öğrenci grubu ellerinde sopa ve benzeri cisimlerle öğrencileri bu kez mescitte namaz kılan öğrencilere saldırdı..."

"Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde sular durulmuyor / Kampüs çetesine ait 30-40 kişilik grup namaz kılan öğrencilere çivili sopalarla saldırdı..."

"ODTÜ'de mescit çıkışı dayak kızdırdı / ODTÜ'de mescit kavgası giderek büyüyor. Bir grup sol görüşlü öğrenci mescit çıkışı öğrencilere saldırdı... Rektörlük kampüse giriş çıkışları yasaklarken AK Partili Ünal rektörün görevden alınmasını istedi..."

***

Görüldüğü üzere olayda 'karşıt görüşlüler' yok!.. Kimlerin niye saldırdığı, kimlerin niye saldırıya uğradığı, nedenler, niçinler hep var... Demek ki işin bir tarafında ülkücüler olursa 'mağdur veya değil' işte o zaman vermek gerekiyor haberi 'karşıt görüşlüler çatıştı' şeklinde!..

Bir ülkücünün başına bir şey geldiyse 'karşıt görüşlü' olduğu için gelmiştir!.. Neye karşıttır, niye karşıttır, neyi savunmaktadır, önemi yoktur!.. Zaten katil de 'karşıt görüşten'dir, o da hangi mel'unluğun, hangi kahpeliğin memurudur, onun da fazlaca önemi yoktur!..

Bu çifte standart kemire kemire medyada ahlâk bırakmadı maalesef... Ama olsun biz her şey çok güzel olacak mavallarına kanmaya devam edelim... 2 Mart tarihli yazımın başlığı 'PKK'nın yöntemine mi karşıydınız, hedefine mi?' şeklindeydi... AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu'nun sözleri o sorumuza bir kere daha haklılık kazandırdı... "Özerklik de olur, öz yönetim de ama yöntem bu değil" sözleri işi özetliyor aslında...

***

ODTÜ'de namaz kılanlara saldırılmış... Ne diyelim, Ege'de Fırat'ı katleden 'karşıt görüşlüler' saldırmıştır, olayı büyütmeyelim!..

Yazarın Diğer Yazıları