Seçim savaşına girdik. 14 Mayıs seçimi bir ölüm kalım seçimi. İktidardakiler, cumhurbaşkanlarıyla, milletvekilleriyle sandıktan çıkarlarsa, artık kendilerini her şeyi yapmaya muktedir görecekler, muhalefeti asla dinlemeyecekler, bildiklerini okuyacaklar. Muhalefeti silmek için ellerindeki bütün imkânları kullanacaklar.

Geçmiş icraata bakarsak, iktidardakilerin yeni zaferiyle nasıl bir keyfî yönetime geçileceğini görür, bugünleri bile ararız. Onun için diyorum, bu seçim ölüm kalım seçimi. 

Saray''daki, Kemal Kılıçdaroğlu''na yüklenirken önce kendisine bakmalı.

Başından beri HDP''yle CHP''yi yan yana getirip hatta özdeşleştirip puan almak isteyen Ak Parti, ülkeyi bölüp parçalamakta HDP''den farkı olmayan HÜDA PAR''ın kapısını çaldı ve ittifak kurdu. HÜDA PAR, Ak Parti''ye desteğinin karşılığını birkaç milletvekili alarak göreceği gibi Türkiye''yi bölmeye yönelik zeminini de genişletecektir.

Halk, HÜDA PAR''dan ve ne yapmak istediğinden, Hizbullah''la bağlantısından haberdar değil. HÜDA PAR, odak seçtiği bölgede bile 150 bin oy ancak alabildi. Pek önemsenmedi. Ama Ak Parti sayesinde kendisini önemsetiyor. Partinin yöneticileri ekranlara çıkıyorlar, kendilerini anlatıyorlar, ne yapmak istediklerini çok açık söylüyorlar. Öyle ki, partinin başkanı Zekeriya Yapıcıoğu, geçen gün verdim, "Türk bayrağı" adı değişsin, "Türkiye bayrağı" olsun, dedi.

Şimdilik böyle. Bir müddet sonra "Türkiye" içinde "Türk" olduğu için, "Türkiye" adı da değişsin, diyecektir. HDP''nin sabık eş başlarından Selahattin Demirtaş, "Türk bayrağı değil devlet bayrağı olsun." demiş, Ak Parti''nin gözde gazetecisi bir hanım da bu sözü hemen sahiplenmişti. Ak Parti''nin çok itibar ettiği, sonra kendi gazetelerinde yazdırdığı, ama nedense sonra yazılarını kestiği bir araştırıcı kalemle konuşmuştum. O, bir soruma karşılık, "Türkiye" değil, "Avrasya" olsun, demişti.

Eski Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ali Birinci''nin daha önce verdiğim sözleri aklıma geldi. " Türk kelimesi adeta habis ur gibi muamele görüyor." demiş, sözü "Türkiye"ye getirmişti:

"Türkiye olursa isminde gene bir Türk var. 12. asırdan beri bu toprakların adı Türkiye''dir. Bundan neden gocunuyoruz. Türklerin canı ve kanı olmasaydı bu topraklarda yaşayan ve kendini Türk''ten başka gören unsurların da bu topraklarda yaşaması mümkün olmaz idi." (Bkz.  "Türk kelimesi habis ur gibi muamele görüyor", Yeniçağ, 19 Eylül 2011)

Kendisini kim hangi etnisitede görürse görsün, Ali Birinci Hocamızın şu sözlerinin altını altın kalemle çizmelidir: "Türklerin canı ve kanı olmasaydı bu topraklarda yaşayan ve kendini Türk''ten başka gören unsurların da bu topraklarda yaşaması mümkün olmaz idi."

Kemal Kılıçdaroğlu, HDP''yle özellikle TBMM''de görüştü. Kemal Kılıçdaroğlu ve görüştüğü HDP eş başları etnik meseleden bahsettiler, TBMM''de görüşülecek bir mesele, dediler. İttifak kurmak söz konusu olmadı. HDP''ye oy verenler Ak Parti''nin HÜDA PAR''la ittifakını resmîleştirmesi, ister istemez karşılıklı tavizi gerektirir.

Hizbullah militanların uzun yıllar avukatlığını yapan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, geçen yılın başında, Kuzey Irak''a geçiyor, Mesut Barzanî''nin kapısını çalıyor. Barzanistan''ın sesi Rûdaw TV''ye çıkıyor, Mesut Barzanî''den de aldığı destekle olacak, "Türkiye''de federalizm, özerklik, bağımsızlık ve diğer tüm seçenekler özgürce tartışılmalıdır." diyor.

Bu sözlerin manasını açmaya gerek var mı? Türkiye''yi parçalamak için bir yol bulmalıyız, demeye getiriyor.

CHP, Türkiye''yi parçalamada HÜDA PAR''la aynı düşünen HDP''yle müttefik olmadı ama Ak Parti HÜDA PAR''la müttefik.