Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hulki CEVİZOĞLU

Hulki CEVİZOĞLU

KÜRDİSTAN'I TEBLİĞ ETTİ, GİTTİ..

Sürekli olarak inkâr ettiğimiz ve dilimizle söylememeye çalıştığımız “Kürdistan”, sonunda başkentimizde ve de Atatürk’ün evinde yüzümüze karşı tebliğ edildi!..
Hâlen ABD işgalindeki Irak’ın sözde Cumhurbaşkanı Celal Talabani, AKP’nin “yoğun isteği” sonucu nihâyet Ankara’ya geldi ve Kürdistan gerçeğini vicahiye çevirdi(yüzümüze söyledi) ve gitti
(7-8 Mart 2008).

POSTAL YALAYICISINA  KIRMIZI HALI!..
10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından Türkiye’den uzak tutulan Celal Talabani, AKP’li Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Atatürk’ün Çankaya Köşkü’nde ağırlandı.
Türk Ordusu’ndan kimsenin yanına yaklaşmadığı ve özenle kaçındığı Talabani’ye gelişinde kırmızı halı serilmedi. Ancak, Atatürk’ün huzuruna dahi çıkmadığı halde Gül tarafından sıcak karşılanan, Talabani muhibbi (sever) gazeteciler tarafından etrafı sarılan (Talabani de onları Köşk’te şapur şupur öptü), Kürdistan sözüne tepki gösterilmeyen, Barzani ile görüşün sözleri kabul edilen (şimdi bir heyet gidiyor görüşmeye) sözde cumhurbaşkanına halkın da tepkisi olmayınca; gidişinde ayaklarına kırmızı halı serildi..
Kendisine eşlik eden kişi ise, vaktiyle ona “Dünün postal yalayıcısı” diyen Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek idi.
Bizim yetkililer, “Irak’ın toprak bütünlüğünden yanayız” teraneleri ile bizleri uyutmaya çalışırken, Irak’ın içinden bir Kürdistan çıkarıldı.
Güya bizimkiler bunu kabul etmiyor, ağızlarına bile almıyorlardı.
Ama Talabani, Atatürk’ün başkentine geldi ve üstelik onun evinde bizimkilerin yüzüne Kürdistan’ı tebliği etti, gitti!..
En son basın açıklamasında Genelkurmay Başkanı Büyükanıt ne demişti:
 “Türk milleti bazı şeylere alıştırılıyor!..”

TSK- MUHALEFET KRİZİNİN  ŞİFRELERİ...
Türk Ordusu’nun Irak’ın kuzeyine yaptığı kara harekâtı ve Talabani ziyaretinin ardına denk gelen bir terör sempozyumu yapıldı dün Ankara’da.
Davetiyeleri Genelkurmay 2. Başkanı Org. Ergin Saygun’un PKK terörünü önlemek için tam bir ay önce ABD’ye yaptığı gezi sırasında gönderilen “Küresel Terörizm ve Uluslararası İşbirliği-2” adlı toplantıyı ben de davetli olarak izledim. Bilkent Otel’deki toplantının açış konuşmasını yapan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt önemli mesajlar verdi. Bu, hem PKK terörü ve destekçilerini anlatması açısından, hem de kara operasyonu sonrası muhalefetle yaşanan kriz açısından önemli idi.
Büyükanıt’ın atıfta bulunmadan yaptığı açıklamalar iyi okunursa, muhalefet ile arasındaki krizin şifrelerini de çözüyor aslında.
Kara operasyonunun ABD’nin açıklamaları sürecinde sürpriz biçimde erken bitmesi ve muhalefetin eleştirilerini hatırlarsak, Org. Büyükanıt’ın şu sözleri “şifre kırıcı” oluyor:
 “Kamuoyu kendisine ilk sunulan bilginin etkisinde kalmaktadır. Bazen bu ilk bilgiler yanlış kanaatlerin uyanmasına sebep olabilmektedir!..”
Bir de şu sözler:
 “Bilgi kirliliği o kadar artmıştır ki, artık hangi bilginin gerçek, hangisinin yönlendirilmiş olduğunu ayırt etmek çok güç hâle gelmiştir.”
Ya bunlara ne demeli?:
 “Maalesef kamuoyu oluşturmada ulus-devletler(Örneğin Türkiye-HC) neredeyse her zaman karşılarındaki terör örgütlerinin uyguladıkları psikolojik harp tekniklerinin gerisinde kalmaktadır.”
Bu son sözü, bugünlerde YouTube denen uluslararası video paylaşım sitesinde dolaşan Türk generallerinin gizli telefon konuşmalarını da hatırlayarak değerlendirelim.
Tüm bunları bilen ve söyleyen büyük Türk Ordusu’nun komutanı bu krizin içine nasıl düştü peki?..

PAKİSTAN’IN İŞGALİ TEHLİKESİ..
Genelkurmay Başkanının 22 dakikalık konuşmasında üzerinde durulması gereken önemli başka noktalar da var. Ancak bizim burada yerimiz dar.
O yüzden, Pakistan’la ilgili bir açıklamasına ancak değinebileceğim... Bilindiği gibi, ABD “nükleer terörü engellemek” görüntüsü altında Pakistan’ı da (Irak ve Afganistan’a yaptığı gibi) işgal etmek istiyor.
Küresel teröre karşı uluslararası işbirliğinin arandığı toplantıda konuşan Orgeneral Büyükanıt’ın şu sözlerine -her açıdan ama her açıdan!- dikkat edelim:
 “Umarım, Pakistan kısa sürede istikrara kavuşur. Bu konuda Pakistan’a her türlü desteğin verilmesi gerekir. Aksi hâlde, bir şekilde bu yönetim etkisiz hâle getirilirse, Taliban tipi bir yapının Pakistan’ı kontrol etmesi, bir olasılıktır. Böyle bir oluşum sonrası dünya ilk defa nükleer güce sahip bir terör örgütü ile karşı karşıya kalacaktır.”
Bu açıklamalardan sonra kafanız biraz daha karıştı mı yoksa?..

Yazarın Diğer Yazıları