İsviçreli insan hakları avukatı Ludwig Minelli, kurucusu olduğu yardımlı ölüm organizasyonu Dignitas’ın Zürih’teki kliniklerinden birinde, 93'üncü doğum gününden yalnızca birkaç gün önce, 29 Kasım’da “gönüllü destekli ölümle” hayata veda etti.

Minelli bir insanın ölüm biçimini ve zamanlamasını kendi iradesiyle seçmesinin bir hak olabileceği fikrini hem İsviçre mahkemelerinde hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin salonlarında savundu; birçok kararın mimarı oldu.

Kurucusu olduğu Dignitas, yıllar içinde sınırları aşan bir üne kavuştu. Yardımlı ölüm arayışındaki yabancılar için en bilinen adres haline gelirken, İsviçre’yi de eleştiri ve tartışmaların ortasına oturttu.

Minelli’nin ölümü, tam da Londra’dan Canberra’ya birçok ülkede parlamentoların destekli ölüm yasalarını tartıştığı bir döneme denk geldi. Fransa, İspanya, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi ülkeler son yıllarda bu alanda büyük adımlar atarken, Birleşik Krallık’ta da tasarı şu anda Lordlar Kamarası’nın gündeminde.

ABD’de ötenazi federal düzeyde hâlâ yasak olsa da, 12 eyalet ve Washington DC bu hakkı tanımış durumda. Bu bölgelerde, ölümcül hastalığı bulunan ve akıl sağlığı yerinde yetişkinler, hekim yönlendirmesiyle ve kendi kontrollerinde yaşamlarına son verebiliyor.

Destekçilerine göre Minelli, son nefesini veriş biçimiyle ömrü boyunca savunduklarının arkasında durduğunu göstermiş oldu. Minelli'den pek haz etmeyenlerse yaşlı adamın ölüm biçimini eleştiriyor. Ötenazi, İsviçre'de yıllardır yasal olsa da tartışmaları bitmiyor.

'İNTİHAR TURİZMİ' ELEŞTİRİLERİ

Bazı kişiler için Minelli, ülkelerini “intihar turizmi” merkezi haline getirdi.

1932’de Zürih’te doğan Ludwig Amadeus Minelli, hukuk kariyerine başlamadan önce gazetecilik yaptı; hatta Der Spiegel’in ilk İsviçre muhabiriydi. İnsan hakları hukukuna yöneldikten sonra, 1998’de, aşırı kısıtlayıcı bulduğu Exit isimli İsviçreli yardımlı ölüm grubundan ayrılıp Dignitas’ı kurdu.

Minelli’nin vizyonu, yardımlı ölümü yalnızca ölümcül hastalara değil, kronik rahatsızlık veya dayanılmaz acılarla yaşayan kişilere de sunmak üzerineydi. İsviçre yasaları doktorun ölümcül ilacı doğrudan uygulamasını yasaklasa da, intihar eylemini kişinin kendisinin gerçekleştirmesi ve süreçte hiçbir aşamada çıkar amacı güdülmemesi koşuluyla destekli ölümü mümkün kılıyor.

4 BİN KİŞİ BU KURULUŞLA ÖLDÜ

Dignitas da tam bu gri alanda faaliyet gösterdi; tıbbi değerlendirmeler, reçeteler ve gözetimli ayrılış süreçleri sundu. Üstelik İsviçre vatandaşı olmayanları da kabul etti. Kuruluş, 2024 itibarıyla 4 binin üzerinde kişinin ölümünde rol oynadı.

Minelli yalnızca bir organizasyon kurmadı; mahkeme salonlarına da damgasını vurdu. Hem İsviçre Yüksek Mahkemesi’nde hem AİHM’de açılan çok sayıda davada isminden bahsettirdi.

Yıllar boyunca vurgunculukla, şeffaf olmayan mali yapıyla ve ölümcül hastalığı olmayan kişilere kapılarını açmakla suçlansa da, o tüm eleştirileri reddetti. Dignitas’ın açıklamasına göre Minelli uzun süredir kendi destekli ölümünü planlıyor ve kuruluşun geleceğini güvenceye almak için yönetimini genişletiyordu.