Beyin damarlarında oluşan baloncuklar, tıbbi adıyla anevrizmalar, genellikle belirti vermeden ilerliyor ve yırtıldığında felç, koma hatta ölümle sonuçlanabilen ciddi komplikasyonlara yol açtı. Ancak kardiyoloji, nöroşirürji ve girişimsel radyoloji alanındaki gelişmeler, bu sinsi tehdidi ortadan kaldırmak için umut verdi.
Bilimsel araştırmalar ve uluslararası uzmanlar, beyin anevrizma ameliyatlarının erken teşhis ve doğru tedaviyle yüksek başarı oranları sunduğunu vurguladı.
İşte beyin anevrizmalarının tehlikeleri, modern tedavi yöntemleri ve uzmanlardan gelen hayati öneriler…
BEYİN ANEVRİZMASI: SESSİZ AMA ÖLÜMCÜL
Beyin anevrizması, damar duvarının zayıflaması sonucu oluşan balonlaşma olarak tanımlandı.
The Lancet’te yayımlanan bir çalışma, dünya genelinde yaklaşık 500 milyon kişinin anevrizma taşıdığını ve her yıl 100.000 kişiden 10-15’inin anevrizmaya bağlı beyin kanaması geçirdiğini gösterdi.
ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi’nden kardiyolog Prof. Dr. Roger Blumenthal, “Anevrizmalar genellikle patlayana kadar belirti vermez. Ani, şiddetli baş ağrısı, bulantı, boyun sertliği veya bilinç kaybı gibi semptomlar, acil müdahale gerektiren bir kanamanın habercisi olabilir” dedi.
Risk faktörleri arasında hipertansiyon, sigara kullanımı, genetik yatkınlık ve damar sertliği öne çıktı.
Kadınlarda erkeklere göre üç kat daha sık görülen anevrizmalar, özellikle 50-60 yaş aralığında yaygın.
AMELİYAT YÖNTEMLERİ: AÇIK CERRAHİ VE ENDOVASKÜLER TEDAVİ
Beyin anevrizmalarının tedavisinde iki ana yöntem kullanılıyor: açık mikrocerrahi (klipleme) ve endovasküler tedavi (koilleme/stentleme).
Açık cerrahide, genel anestezi altında kafatasından küçük bir kemik parçası çıkarılarak anevrizmaya ulaşılıyor ve titanyum bir klipsle baloncuk kan akışından izole ediliyor.
Journal of Neurosurgery’de yayımlanan bir araştırma, cerrahi kliplemenin uygun vakalarda tekrarlama riskini %1’in altına düşürdüğünü gösterdi. Ancak bu yöntem, enfeksiyon ve beyin dokusu hasarı gibi riskler taşıyabiliyor.
Endovasküler tedavi ise minimal invaziv bir alternatif sundu. Kasıktan ince bir kateterle beyin damarlarına ulaşılıyor ve anevrizma platin koillerle doldurularak veya akım yönlendirici stentlerle kapatıladı.
İngiltere’deki Imperial College London’dan girişimsel radyolog Prof. Dr. Kyriakos Lobotesis, “Endovasküler yöntem, daha kısa iyileşme süresi ve düşük komplikasyon oranıyla öne çıkıyor. Bi-Plan anjiyografi gibi ileri görüntüleme teknolojileri, tedaviyi daha güvenli hale getiriyor” dedi.
Stroke dergisindeki bir çalışma, endovasküler koillemenin kanamamış anevrizmalarda %90’ın üzerinde başarı sağladığını ortaya koydu. Ancak geniş boyunlu veya karmaşık anevrizmalarda açık cerrahi hala tercih edilebildi.
ERKEN TEŞHİSİN ÖNEMİ: BİLİM NE DİYOR?
Anevrizmaların çoğu, yırtılmadan önce belirti vermiyor ve genellikle rutin MR veya BT taramalarında tesadüfen tespit edildi.
European Journal of Neurology’de yayımlanan bir çalışma, ailesinde anevrizma öyküsü olan bireylerde tarama testlerinin hayati olduğunu gösterdi.
Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nden nörolog Prof. Dr. Thanh Phan, “6-7 mm’den büyük veya şekli düzensiz anevrizmalar, özellikle 10 yıldan fazla yaşam beklentisi olan hastalarda tedavi edilmelidir” dedi.
Dijital Subtraksiyon Anjiyografi (DSA), anevrizmanın boyutunu, şeklini ve yerleşimini en net şekilde gösteren altın standart yöntem olarak kabul edildi.
UZMANLARDAN HAYATİ UYARI: RİSK FAKTÖRLERİNİ AZALTIN
Uzmanlar, anevrizma riskini azaltmak için yaşam tarzı değişikliklerinin kritik olduğunu vurguladı.
Harvard Tıp Fakültesi’nden kardiyolog Dr. Deepak Bhatt, “Hipertansiyon kontrolü, sigarayı bırakma ve alkol tüketiminin sınırlandırılması, anevrizma oluşumunu %30’a kadar azaltabilir” dedi.
Circulation dergisindeki bir araştırma, düzenli egzersizin ve Akdeniz tipi beslenmenin damar sağlığını güçlendirdiğini kanıtladı. Ayrıca, polikistik böbrek hastalığı veya Ehlers-Danlos sendromu gibi genetik bozuklukları olan bireylerin düzenli tarama yaptırması önerildi.
HAYAT KURTARAN ADIM: ERKEN MÜDAHALE
Beyin anevrizmaları, doğru zamanda müdahale edilmezse ölümcül sonuçlara yol açabiliyor. Ancak açık cerrahi ve endovasküler yöntemlerle tedavi edilen hastaların büyük çoğunluğu sağlıklı bir yaşama geri döndü.
Uzmanlar, özellikle ani ve şiddetli baş ağrısı, görme bozukluğu veya bilinç bulanıklığı gibi belirtilerde vakit kaybetmeden acil servise başvurulmasını önerdi.
Bi-Plan anjiyografi ve nöronavigasyon sistemleriyle anevrizma tedavisinde çığır açtı.