Güneşin zararlı ultraviyole (UV) ışınları, cilt kanseri, erken yaşlanma ve güneş yanıkları gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açtı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), her yıl dünya genelinde 3 milyondan fazla cilt kanseri vakasının UV ışınlarıyla bağlantılı olduğunu bildirdi.

Güneş kremleri, cildi bu görünmez tehditten korumak için vazgeçilmez bir kalkan olarak görüldü.

Son bilimsel araştırmalar ve uzman görüşleri, güneş kremlerinin sanıldığı kadar etkili olmayabileceğini ve doğru kullanımın kritik önem taşıdığını ortaya koydu.

UV IŞINLARININ GÖRÜNMEZ TEHDİDİ VE GÜNEŞ KREMLERİNİN ROLÜ

Güneş ışınları, UVA ve UVB olmak üzere iki tür zararlı ultraviyole ışın içeriyor. UVA ışınları ciltte erken yaşlanmaya ve kırışıklıklara yol açarken, UVB ışınları güneş yanıkları ve cilt kanserine neden olabiliyor.

The Lancet Oncology’de yayımlanan bir çalışma, düzenli güneş kremi kullanımının melanom riskini %50’ye kadar azalttığını gösterdi.

Dermatoloji uzmanı Dr. Dawn Davis, “Güneş kremi, UV ışınlarının cilde nüfuz etmesini engelleyerek bir bariyer oluşturur. Ancak, kremin etkili olabilmesi için en az 20 dakika önce uygulanması gerekiyor. Bu, kremin cilt tarafından emilip koruyucu bir tabaka oluşturması için gerekli bir süre” dedi.

İngiltere’deki King’s College Hospital’dan dermatolog Dr. Emma Wedgeworth, “SPF 30, UVB ışınlarının %97’sini engellerken, SPF 50 %98 koruma sağlar. Ancak, bu oranlar düzenli yenileme yapılmadığında anlamını yitiriyor” dedi.

DOĞRU GÜNEŞ KREMİ SEÇİMİ: NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Güneş kremi seçerken dikkat edilmesi gereken en önemli unsur, “geniş spektrumlu” ibaresi. Bu ürünler, hem UVA hem de UVB ışınlarına karşı koruma sağladı.

Journal of the American Academy of Dermatology’de yayımlanan bir çalışma, SPF 30 veya üzeri ürünlerin günlük kullanım için yeterli olduğunu, ancak açık tenli bireylerde SPF 50’nin daha etkili olduğunu ortaya koydu. Bununla birlikte, güneş kremlerinin içeriği de büyük önem taşıdı.

Dermatolog Dr. Susan Taylor, “Çinko oksit ve titanyum dioksit gibi mineral bazlı filtreler, kimyasal filtrelere kıyasla ciltte daha az tahrişe neden olabilir. Özellikle hassas ciltler için bu tür ürünleri öneriyoruz” dedi. Ancak, bazı kimyasal filtreler, özellikle oksibenzon ve oktokrilen, hormonal bozukluklar ve çevresel zararlar konusunda tartışma oluşturdu.

Journal of Cosmetic Dermatology’de yayımlanan bir çalışma, bu maddelerin mercan resiflerine zarar verebileceğini ve deniz yaşamını tehdit edebileceğini gösterdi.

GÜNEŞ KREMİ PARADOKSU: YANLIŞ GÜVEN TEHLİKESİ

Bilim dünyasında “güneş kremi paradoksu” olarak adlandırılan bir fenomen, kullanıcıların yüksek SPF değerli kremlerle kendilerini tamamen güvende hissederek daha uzun süre güneşe maruz kalmalarına yol açıyor. Bu durum, cilt kanseri riskini artırabildi.

Avustralya’daki Queensland Üniversitesi’nden Dr. Adele Green, “Güneş kremi, yalnızca kanser riskini azaltmakla kalmaz, aynı zamanda ciltteki kollajen kaybını önleyerek genç bir görünüm sağlar. Ancak, yanlış kullanım bu faydaları ortadan kaldırabilir” dedi.

Bir başka önemli nokta, güneş kremlerinin yeterli miktarda kullanılması. Uzmanlar, yetişkinler için her uygulama başına yaklaşık 30 ml (bir avuç) güneş kremi gerektiğini belirtti.

Dr. Wedgeworth, “Çoğu insan yeterli miktarda güneş kremi kullanmıyor, bu da koruma seviyesini ciddi şekilde düşürüyor” uyarısında bulundu.

YANLIŞ BİLGİLER VE SOSYAL MEDYA TARTIŞMALARI

Sosyal medyada güneş kremlerinin cilt kanseri riskini artırdığına dair iddialar dolaşıyor. Ancak, ABD Connecticut Eyaleti Halk Sağlığı Enstitüsü’nden Brittany Schaefer, “Artan kanser riski ile güneş kremi kullanımı arasında bir bağlantı olduğunu ortaya koyan hiçbir bilimsel kanıt yok” dedi.

DW Doğrulama Servisi, bu tür iddiaların bilimsel temelden yoksun olduğunu ve eski verilere dayandığını belirtti.

EK ÖNLEMLER: ANTİOKSİDANLAR VE FİZİKSEL KORUMA

Uzmanlar, güneş kreminin tek başına yeterli olmadığını, koruyucu giysiler, şapkalar ve UV filtreli gözlüklerle desteklenmesi gerektiğini vurguladı.

Photodermatology, Photoimmunology & Photomedicine’da yayımlanan bir çalışma, UPF 50+ kumaşların UV ışınlarının %98’ini engellediğini gösterdi. Ayrıca, C vitamini ve E vitamini gibi antioksidanlar, güneş kreminin koruyucu etkisini artırabilir.

Journal of Cosmetic Dermatology’de yayımlanan bir çalışma, C vitamini içeren serumların UV hasarını %30 oranında azalttığını ortaya koydu.

UZMANLARDAN HAYAT KURTARAN ÖNERİLER

Güneş kreminin yıl boyunca, sadece yaz aylarında değil, her mevsim kullanılması gerektiği konusunda uzmanlar hemfikir.

Dr. Dawn Davis, “Bulutlu günlerde bile UV ışınlarının %80’i cilde ulaşır. Bu nedenle güneş kremi, günlük rutinin bir parçası olmalı” dedi. Ayrıca, güneşin en yoğun olduğu 10:00-16:00 saatleri arasında gölgede kalmak, UV maruziyetini %60 oranında azaltıyor.

Cilt kanseri riskini en aza indirmek için erken yaşta koruma alışkanlıkları edinmek de hayati önem taşıyor.

The Lancet Oncology’e göre, çocukluk ve gençlik döneminde alınan UV hasarı, yetişkinlikte cilt kanseri riskini %80 artırdı.

BİLİNÇLİ KORUMA HAYAT KURTARIR

Güneş kremleri, cilt kanseri ve erken yaşlanmayı önlemede güçlü bir araç olsa da, doğru ürün seçimi, düzenli uygulama ve ek önlemlerle desteklenmesi şart.

Uzmanlar, geniş spektrumlu, mineral bazlı ve cilt tipine uygun ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.

Güneşin zararlı etkilerinden korunmak için 20 dakika kuralını unutmamanız, doğru miktarda krem kullanın ve fiziksel koruma yöntemlerini ihmal etmemeniz öngörüldü.