Çay Kanunu’nda dikkat çeken Erdoğan detayı. CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu iddia etti

Çay Kanunu’nda dikkat çeken Erdoğan detayı. CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu iddia etti
CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, Sözleşmeli tarım modelinin çay üretiminde de uygulanmasını öngören yeni Çay Kanunu teklifinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın köylüsü, Ulusal Çay Konseyi ve Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan’ın “katkısıyla” hazırlandığını iddia etti.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı’nın ilk imza sahibi olduğu Çay Kanunu Teklifi, Salı günü TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda görüşülmeye başlanacak.

İTHALAT VE İHRACATININ ÖNÜ AÇILIYOR
Sözleşmeli tarım modelinin çay üretiminde de uygulanmasını öngören teklifle, yaş çay fiyatının çoğunluğu özel sektör temsilcilerinden oluşan Ulusal Çay Konseyi tarafından belirlenmesi öngörülüyor. Teklifle ayrıca çay ithalatının ve ihracatının da önü açılıyor.

“ÇAY KARTELLERİ SOMUT AŞAMAYA GELDİ”
Birgün’den Hüseyin Şimşek’in haberine göre, Çay üreticilerinin yoğun tepkisini çeken teklifin, “AKP’nin seçim kazanma umudunu tamamen yitirmesinin bir işareti olduğunu" bildiren CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, “Eğer Rize’den de Türkiye’den de umutları olsaydı asla tüm üreticileri özel sektörün insafına bırakacak kanun teklifini TBMM’ye sunmazlardı. Mesut Yılmaz’ın Başbakan olduğu dönemden beri bu teklif için uğraşan çay kartelleri, sonunda somut bir aşamaya geldiler” diye konuştu.

“EKTİĞİNE PİŞMAN ETMEK, ZARAR ETTİRMEKTİR”
Yazıcı tarafından hazırlandığı bildirilen kanun teklifinin aslında kendisi de bir özel çay işletmesi sahibi olan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın köylüsü, Ulusal Çay Konseyi ve Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan’ın “katkısıyla” hazırlandığını söyleyen Bekaroğlu, yaptığı açıklamada, “Bu kanun teklifi, çay kooperatiflerine ve derneklere sorulmadan hazırlandı. Uluslararası çay pazarından pay alma ve ihracat ile ithalat hedefinin ete kemiğe büründüğünü görüyoruz. Artık çay fiyatlarını ÇAYKUR yerine özel sektörün belirleyecek olması demek tıpkı tütünde, ayçiçeğinde ve pamukta olduğu gibi düşük tutarlarla üreticileri süründürmek, ektiğine pişman etmek ve zarar ettirmek demektir” ifadelerini kullandı.

YABANCI ÇAY VURGUSU
Kanun teklifinin yasalaşması durumunda, üreticilerin topraklarını terk ederek kentlere göç edeceğini dile getiren Bekaroğlu, şunları söyledi: “Türkiye’de tütün, uluslararası tütün kartellerinin eline geçti. Ardından harmanlama işlemiyle tütünün tadını yavaş yavaş değiştirdiler. Şimdi sırada çay var. Türkiye’deki çay piyasasını uluslararası piyasaya devredecekler. Dünyada yıllık üç, dört milyon ton dolayında çay stoku var. Onları Türkiye’ye doğru yönlendirmek için yerli çayı ithal edecekler, ayrıca bizleri yavaş yavaş harmanlama yöntemiyle yabancı çaya alıştıracaklar.”

Çay ekim ve satımına ilişkin önemli yetkilerle donatılacak Ulusal Çay Konseyi, dokuz üyeden oluşuyor. Altı üyelik, sektör temsilcileri için ayrılırken bir üye Pazar Ziraat Odası, bir üye Güneysu Ziraat Odası ve bir üye de Tarım ve Orman Bakanlığı temsilcisinden oluşuyor.

İlgili Haberler