Çin Bilimler Akademisi’ne bağlı araştırmacılar, savunma sanayii açısından oldukça kritik bir başarıya imza attı. South China Morning Post’un haberine göre, Çinli bilim insanları şimdiye dek üretilmiş en büyük barium-galyum-selenid kristalini geliştirmeyi başardı. Çapı 6 santimetreyi bulan bu kristal, özellikle yüksek enerjili lazer sistemleri için hayati önem taşıyor.
Kristalin en dikkat çeken özelliği, kısa dalga boylu kızılötesi ışınları orta ve uzun dalga boyuna çevirebilme kapasitesi. Bu sayede lazer ışınları yalnızca daha uzun mesafelere ulaşmakla kalmıyor, aynı zamanda atmosferi delip geçebilecek güçte oluyor. Uzmanlara göre bu gelişme, savunma amaçlı lazer sistemlerinde olduğu kadar, uydu sistemlerine karşı yürütülecek elektronik harp uygulamalarında da kullanılabilecek nitelikte.
KRİSTALİN SIRRI: SAFLIK, SICAKLIK VE SABIR
Çinli araştırmacılar tarafından 2010 yılında geliştirilen barium-galyum-selenid bileşiği, uzun süredir bilimsel çevrelerin ilgisini çekiyor. Ancak bu kristalin büyük ölçekli üretimi son derece zahmetliydi. Yeni geliştirilen yöntemle ise bu zorluk büyük ölçüde aşıldı.
Üretim süreci titizlikle yürütülüyor. Öncelikle yüksek saflıktaki barium, galyum ve selen maddeleri, vakumla kapatılmış kuvars tüpler içine yerleştiriliyor. Ardından bu tüpler 1020 dereceye kadar ısıtılıyor. Sürecin sonunda oluşan eriyik, yaklaşık bir ay boyunca kontrollü olarak büyütülerek kristale dönüştürülüyor. Elde edilen kristaller, 500 derece sıcaklıkta sabitleniyor ve yavaşça soğutularak iç yapısal bozuklukların oluşması önleniyor.
Kristalin son halini alması ise bir başka özen isteyen aşama. Hassas kesim işlemleri için elmas testereler kullanılıyor. Parlatma işlemi ise cerium oksit bazlı özel bir polisaj maddesiyle yapılıyor. Tüm bu işlemler sonucunda elde edilen kristal, santimetrekare başına 550 megawatt güce dayanabiliyor.
SADECE SİLAH DEĞİL, SAĞLIK VE BİLİM İÇİN DE UMUT
Yeni nesil bu kristallerin yalnızca askeri alanda değil, sivil teknolojilerde de kullanım alanı oldukça geniş. Özellikle tıbbi görüntüleme sistemlerinde, yüksek hassasiyetli kızılötesi dedektörlerde ve bilimsel araştırmalarda önemli görevler üstlenebilir.
Barium-galyum-selenid kristalinin boyutu her ne kadar dikkat çekici olsa da, bu alandaki en büyük kristal değil. Örneğin, Michigan Üniversitesi’nde kullanılan ZEUS adlı lazer sisteminde yer alan titanyum-safir kristali yaklaşık 18 santimetre çapındadır. Ancak bu kristalin bu boyuta ulaşması tam 4,5 yıl almıştır. Çin’in geliştirdiği yeni kristal ise daha küçük olmasına rağmen çok daha kısa sürede üretilebilmiş ve savunma sistemleri için yeterli enerji kapasitesini sağlamaktadır.
Savunma uzmanları, bu kristalin lazer sistemlerine entegre edilmesi halinde, yer yüzünden yönlendirilecek ışınlarla yörüngedeki hedeflerin etkisiz hale getirilmesinin mümkün olabileceğini belirtiyor. Bu da Çin’in askeri ve teknolojik kapasitesini bir adım öteye taşıyor.