Doç. Yıldız: Yoksul aile çocukları İmam Hatip’e mahkum ediliyor

Doç. Yıldız: Yoksul aile çocukları İmam Hatip’e mahkum ediliyor
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Yıldız, eğitimdeki en önemli sorunun “Nitelik” olduğunu belirterek “Ne yazık ki biz bu sorunu aşamıyoruz. Aşmak için çaba da sarfedilmiyor. Türkiye’de durumu iyi olmayan alt gelir grubuna ait ailelerin çocukları imam hatip okullarına mahkum ediliyor. Orta sınıf aileler ise varını yoğunu, verip çocuğunu bilimsel eğitimi önceleyen özel okullara göndermek zorunda kalıyor” dedi.

YENİÇAĞ/ Emre YILMAZ-ANKARA

Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Yıldız, eğitimdeki en önemli sorunun nitelik sorunu olduğunu belirtti.

“20 YILDIR SÜREKLİ YENİ GÜNDEM YARATILIYOR”
Eğitimde yaşanan problemlerin Türkiye’de gündeme getirilemediği için tartışılamadığını belirten Yıldız, “İktidar 20 yıldır iktidar stratejisi ile eğitimde sürekli yeni gündem yaratıyor. Bu gündeme takılıp kalınca sistemik, kronik ve yapısal olanı karıştırıyoruz. İktidar tartışmaların eksenini kendisi belirliyor. Eğitime hayatını adamış bizleri de peşinden sürüklüyor. Muhalefet ise iktidarın oluşturduğu gündeme laf yetiştirmek ile meşgul oluyor ve kendi gündemini yaratamıyor. Bu sebeplerden ötürü asıl problemler dile getirilip konuşulamıyor” diye konuştu.

“YURTDIŞINDA HAYATINI DEVAM ETTİRMEK İSTİYOR”
Zorunlu temel eğitimin sorunlu temel eğitime dönüştüğüne dikkat çeken Yıldız, “Eğitim sisteminde iki büyük eksiklik bulunuyor. Birincisi eğitim ikincisi sistem. Zorunlu temel eğitim sorunlu bir temel eğitime dönüşmüş durumda. Ülkede ucuz ve itaatkar emek rejimi stratejisinin izlendiğini görüyorum. Bu sebeple kaçınılmaz olarak Ortadoğu’nun göçünü alan Avrupa’nın da çöpünü alan bir ülke haline geliyoruz. Eğitimli gençlerimiz bütün bu sebeplerden ötürü arkasına bile bakmadan yurt dışına gidip orada hayatını devam ettirmek istiyor” ifadelerini kullandı.

“YURT BOŞLUĞUNU TARİKATLAR DOLDURDU”
Devletin yeteri kadar yurt açmaması sebebiyle cemaat ve özel yurtların devlet yurtlarının yerini doldurduğunu söyleyen Yıldız sözlerini şöyle sonlandırdı: “İçinden geçilen Neoliberal evrede sosyal devletin önemli bir dayanağı olan kamucu eğitim çöktü. Kamucu eğitim çökünce dinci ideolojinin oluşan boşluğu doldurması için maddi bir zemin oluşturuldu. Neoliberal politikalar sonucunda devlet kısıntılar ile yurt açmayı kesti. Yurt boşluğunu sivil toplumcu kılıf adı altında tarikatlar ve özel yurtlar doldurdu.

“DİNSELLEŞTİRME ÖNEMLİ BİR SORUN”
Eğitimdeki dönüşümün iki kolu oluştu. Birincisi vahşi bir piyasalaştırma girişimi, ikincisi de dinselleştirme. Sonucunda tarikat yurtlarının kuşattığı okullar, canı okunmuş bir karma eğitim ortaya çıktı. Durumu iyi olmayan alt sınıf ailelerin çocukları imam hatip okullarına mahkum edilirken, orta sınıf aileler laikliği satın alabilmek için çocuklarını özel okullara gönderiyor. Durumu iyi olmayan alt sınıf ailelerin çocukları nitelikli eğitime ulaşma imkanı kayboldu. Neoliberal rejimde alt sınıfların eğitim yoluyla dikey hareketliliğinin olanağı kalmayan bir ülke haline geldik”