Gebelik sürecindeki kadınların doğuma hazırlık eğitimleri almasının, sadece doğum deneyimi üzerindeki olumlu etkilerini değil, aynı zamanda tıbbi müdahale oranlarını da azalttığını gösteren yeni bulgular ve uluslararası uzman görüşleri dikkat çekti.
Bilimsel çalışmalar, bilinçli anne adaylarının doğum sürecinde daha yüksek memnuniyet yaşadığını ve anksiyetelerinin azaldığını ortaya koydu.
Son yıllarda yapılan kapsamlı bilimsel araştırmalar, doğuma hazırlık sınıflarına katılan gebelerin, katılmayanlara kıyasla sezaryen doğum ve ağrı kesici (analjezik) kullanma oranlarının daha düşük olduğunu gösterdi.
Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçekleştirilen çalışmalar, bu eğitimlerin kadınların doğumda kullanılan tıbbi müdahalelerle ilgili bilgi düzeyini artırdığını ve kendi süreçleri hakkında bilinçli kararlar almalarına zemin hazırladığını ortaya koydu.
The Effects of Childbirth Education on Maternity Outcomes and Maternal Satisfaction (Doğum Eğitiminin Annelik Sonuçları ve Anne Memnuniyeti Üzerindeki Etkileri) başlıklı bir araştırmanın bulguları, doğuma hazırlık eğitimi alan kadınlarda indüksiyon (suni sancı) olasılığının azaldığını ve daha az doğum müdahalesi kullanıldığını gösterdi.
Araştırmacılar, müdahale sayısındaki artışın, tüm kadınlarda sezaryen riskini yükselttiğine dikkat çekti ve bu sınıfların müdahale kullanımını en aza indirmeye yardımcı olabileceğini belirtti.
UZMAN GÖRÜŞLERİ: “GÜÇLÜ EBEVEYNLER, OLUMLU DENEYİMLER”
Alanında tanınmış yabancı uzmanlar, bu eğitimlerin önemini vurguladı. Ebelik (Midwifery) alanında yirmi yılı aşkın deneyime sahip olan ve uluslararası tanınırlığı bulunan Dr. Rachel Reed, eğitimin yalnızca teknik bilgi vermediğini, aynı zamanda kadınların doğum fizyolojisini anlamalarına yardımcı olduğunu ifade etti.
Dr. Reed, kadınların kendi bedenlerine olan güvenlerinin artmasıyla, daha doğal ve içgüdüsel bir doğum deneyimine yöneldiğini belirtti.
Doğum eğitimi ve desteği konusunda 1968'den bu yana uzmanlaşan ve The Birth Partner (Doğum Ortağı) kitabının ortak yazarı Penny Simkin ise, eğitimlerin anne adaylarının doğum korkularını konuşabilmelerine ve bunlarla başa çıkabilmelerine olanak sağladığını ifade etti.
Simkin, "Bilinçli anne adayları, hastane prosedürleri ve olası senaryolar hakkında bilgi sahibi oluyor. Bu, beklenmedik durumlarla karşılaştıklarında bile tatmin duygularını korumalarını sağlıyor" dedi.
Simkin ayrıca, bu tür sınıfların çiftlerin doğum sonrasına, bebek bakımı ve ebeveynlik rollerine daha kolay adapte olmalarına da yardımcı olduğunu kaydetti.
Gebelerin doğuma hazırlık konusunda aldıkları eğitimin, yalnızca fiziksel süreçlere değil, aynı zamanda ruhsal ve duygusal hazırlığa da katkıda bulunduğu, böylece gebelik sürecine uyumun kolaylaştığı bilimsel çalışmalarla bir kez daha kanıtlandı.
Eğitim programları, anksiyeteyi azaltarak ve kendine güveni artırarak, gebelerin doğum deneyiminden genel olarak daha fazla memnun kalmalarını sağladı.