Türkiye’de icra dosyaları rekor kırıyor! 2025’te 5 milyon yeni dosya eklendi, borçlar 4,9 trilyon liraya ulaştı. Vatandaş, KOBİ ve çiftçi borç batağında.
Türkiye’de ekonomik sorunlar büyümeye devam ediyor. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in açıklamalarına göre, 1 Ocak - 4 Temmuz 2025 tarihleri arasında icra dairelerine UYAP üzerinden 5 milyon 121 bin yeni dosya geldi. Geçen yıla göre yüzde 10,2 artan dosyalarla, toplam derdest dosya sayısı 23 milyon 928 bine ulaştı.
Gürer, “Türkiye ‘icra kapıda’ noktasına sürükleniyor” diyerek durumun vahametini vurguladı.Vatandaşların bankalara ve finans kuruluşlarına olan borçları hızla artıyor. 20-27 Haziran haftasında bireysel kredi ve kredi kartı borçları 96,2 milyar lira yükselerek 4 trilyon 788 milyar liraya çıktı. TOKİ ve varlık yönetim şirketlerine olan borçlarla bu rakam 4 trilyon 947 milyar liraya ulaştı.
Bireysel krediler 2 trilyon 476 milyara, kredi kartı borçları ise 2 trilyon 311 milyara yükseldi. 2024’e göre borçlarda yüzde 21,6’lık artış yaşandı. Bankalara ödenen faiz ise 460 milyar lirayı buldu, geçen yıla göre yüzde 50 artış gösterdi.
KOBİ’lerin bankalara borçları Mayıs’ta 4 trilyon 852 milyara ulaştı. İcra takibindeki KOBİ borçları 117 milyar 100 milyon liraya çıktı. Çiftçilerin borçları ise 1 trilyon 30 milyara yükseldi; 6,9 milyar liralık kısmı icra takibinde.
Tarım sektörüne verilen kredilerin çoğu kamu bankalarından sağlanırken, özel bankaların payı 217,3 milyar lira.Gürer, yanlış ekonomi politikalarının işçilerin alım gücünü düşürdüğünü, emeklilerin geçim sıkıntısı çektiğini ve esnafın maddi sorunlar yaşadığını belirtti.
Çiftçilere Tarım Kanunu gereği verilmesi gereken 615 milyar liralık destek yerine yalnızca 135 milyar lira sağlandı. Kuraklık ve don gibi doğal afetler çiftçilerin gelir-gider dengesini bozdu. Yüksek faiz oranları sanayici ve KOBİ’leri zorlarken, düşük gelir emekli ve işçileri etkiliyor.
Ekonomik veriler, Türkiye’de borç krizinin derinleştiğini gösteriyor. 2025’te icra dosyalarındaki artış, vatandaşların ve işletmelerin ödeme güçlüğü çektiğini ortaya koyuyor. Gürer, iktidarın halkın sorunlarına çözüm üretmesi gerektiğini vurgulayarak, “Algı yönetimi yerine gerçekçi adımlar atılmalı” dedi.
