İşitme kaybı, yalnızca kulakların sessizliğe gömülmesiyle sınırlı değil; beyin sağlığını derinden etkileyerek ciddi nörolojik sonuçlara yol açabiliyor.

Son bilimsel araştırmalar ve uzman görüşleri, işitme kaybının bilişsel işlevlerde gerilemeye, sosyal izolasyona ve hatta demans riskinde artışa neden olabileceğini ortaya koydu.

Erken müdahalenin kritik önem taşıdığı bu sağlık sorunu, artık sadece bir kulak hastalığı olarak değil, bütüncül bir nörolojik tehdit olarak değerlendirildi.

BEYİN AKTİVİTESİNDE DEĞİŞİMLER TESPİT EDİLDİ

San Diego Üniversitesi’nden nörobilimci Dr. Anu Sharma liderliğinde yapılan bir araştırma, işitme kaybının beyin ağlarındaki bağlantısallığı bozduğunu ortaya koydu.

Gürültüye bağlı işitme kaybı yaşayan bireylerde, florodeoksiglukoz (FDG) ile yapılan pozitron emisyon tomografisi (PET/BT) taramaları, beyindeki glikoz metabolizmasında belirgin değişiklikler gösterdi. Normal işitme yetisine sahip bireylerle karşılaştırıldığında, işitme kaybı olan kişilerde beyin ağlarının gücünde ve verimliliğinde ciddi bir azalma tespit edildi.

Sharma, “İşitme kaybı, sesi beyne ileten sinirlerin hasar görmesiyle algılama sorunlarına yol açıyor. Bu durum, işitme cihazı kullananlarda bile cihazın etkinliğini sınırlayabilir” dedi.

Ayrıca, Londra Üniversitesi Nöroloji Enstitüsü’nden Prof. Dr. Timothy Griffiths’in yürüttüğü bir çalışma, işitme kaybının beyindeki işitsel korteksin yeniden organize olmasına neden olduğunu gösterdi. Bu yeniden organizasyon, beynin ses algılama kapasitesini zayıflatırken, bilişsel yükü artırarak dikkat ve hafıza gibi işlevlerde gerilemeye yol açabiliyor. Griffiths, “İşitme kaybı, beynin plastisitesini olumsuz yönde etkileyerek uzun vadede nörodejeneratif hastalıklarla bağlantılı olabilir” uyarısında bulundu.

Tinnitus ve Nörolojik Yansımalarİşitme kaybının sık görülen bir yan etkisi olan tinnitus (kulak çınlaması), nörolojik sonuçları daha da karmaşık hale getirdi.

Japonya’da yapılan bir araştırmada, ani işitme kaybı (AİK) vakalarının %70’inde tinnitus görüldüğü bildirildi.

Tokyo Üniversitesi’nden Dr. Kaoru Ogawa, tinnitusun iç kulaktan beyne uzanan işitme yollarında ve işitme merkezinde meydana gelen değişikliklerden kaynaklanabileceğini belirtti.

Ogawa, “Tinnitus, işitme kaybının beyindeki merkezi sinir sistemine olan etkisini yansıtıyor. Bu durum, düzenleyici tedavilerle iyileştirilebilir, ancak erken müdahale kritik” dedi.

ERKEN MÜDAHALE HAYAT KURTARICI

Uzmanlar, işitme kaybının erken teşhis ve tedavisinin nörolojik sonuçları önlemede kilit rol oynadığını vurguladı.

ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi’nden Dr. Frank Lin, işitme kaybının tedavi edilmemesi durumunda demans riskini 5 kat artırabileceğini gösteren bir çalışma yayımladı.

Lin, “İşitme kaybı, sosyal izolasyon ve bilişsel yük artışı yoluyla beyni yıpratıyor. İşitme cihazları veya koklear implantlar, bu riskleri azaltmada etkili olabilir” dedi.

Uzmanlar, gürültülü ortamlardan kaçınma, düzenli işitme taramaları ve erken tedavi gibi önlemlerle bu sorunun önüne geçilebileceğini vurguladı.