Kadınların neden uykusuz kaldıkları ortaya çıktı

Kadınların neden uykusuz kaldıkları ortaya çıktı
Uykusuzluğun cinsiyet, yaş, çevresel ve genetik faktörlerle ilgili olduğunu ifade eden uzmanlar, bu hastalığın kadınlarda erkeklere göre daha fazla görüldüğünü açıkladı.

Uyku, insan sağlığı için hayati bir öneme sahip. Uzmanlar, uyku süresi ve kalitesinin bağışıklık sistemi, hafıza, büyüme hormonu, kalp damar sistemi ve psikiyatrik hastalıklar üzerinde etkili olduğunu belirtiyor. Uyku süresinin 6-8 saat arasında olması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, uykusuzluğun kadınlarda erkeklere göre iki kat daha fazla görüldüğünü söylüyor.

Uyku sürecinde vücutta birçok önemli işlem gerçekleşiyor. Uzmanlar, uyku sırasında bağışıklık sisteminin yenilendiğini, bilgilerin süzülerek hafızaya kaydedildiğini, büyüme hormonunun salgılandığını anlatıyor. Uyku süresinin kişiye göre değişebileceğini ancak ortalama olarak 6-8 saat arasında olması gerektiğini ifade ediyor. Uyku kalitesinin de uyku süresi kadar önemli olduğunu belirten uzmanlar, uykuda nefesin tutulması, diş gıcırdatma, bacaklarda kaşıntı ya da uyuşma gibi sorunların uykunun kalitesini düşürdüğünü ve bunların tedavi edilmesi gerektiğini vurguluyor.

Uykusuzluk, toplumda sık karşılaşılan bir sorun. Uzmanlar, uykusuzluğun yüzde 85'inin 22.00-24.00 arasında, yüzde 15'inin ise 22.00'den daha erken ya da gece yarısından sonra uyuduğunu söylüyor. Uykuya dalmanın yarım saatten uzun sürmesi ve bir ay içinde 3 kez yaşanması durumunda bir sorun olduğunu belirten uzmanlar, ülkemizin yüzde 35'inin uykusuzluktan müzdarip olduğunu kaydediyor.

Uykusuzluk bir hastalık olarak tanımlanıyor. Uykusuzluğun cinsiyet, yaş, çevresel ve genetik faktörlerle ilgili olduğunu ifade eden uzmanlar, bu hastalığın kadınlarda erkeklere göre daha fazla görüldüğünü, 65 yaş üstündekilerin neredeyse yarısında bu hastalığın mevcut olduğunu bildiriyor.

Uykusuzluğun sistemik, nörolojik, metabolik ve psikiyatrik hastalıkların habercisi olabileceğini söyleyen uzmanlar, ayrıca kalp damar sistemi üzerinde de olumsuz etkileri olduğunu, hipertansiyon, kalp ritim bozuklukları ve kalp krizlerine yol açabileceğini hatırlatıyor.

Uzmanlar, uyku kalitesini artırmak için bazı tavsiyelerde bulunuyor. Yatılan odanın sessiz ve karanlık olması, oda sıcaklığının 18-20 derece olması, yatmadan önce manyetik cihazların kapatılması, akşam aynı saatlerde yatılması, gün içinde susuz kalmamak, gece ağır egzersizlerden kaçınmak, akşam yemeğini geç yememek, uykuya gitmeden önce ılık duş almak gibi öneriler, uyku kalitesini yükseltmeye yardımcı oluyor.

İlgili Haberler