Kanseri tarih yapacak gelişme! Uzmanlar açıkladı

Kanseri tarih yapacak gelişme! Uzmanlar açıkladı

Ameliyatla alınamayan tümörler artık tarih oluyor. Kriyoablasyon adı verilen dondurma yöntemi, kanser tedavisinde çığır açtı. Uzmanlar, bu yenilikçi tekniğin yüksek başarı oranıyla hastaların umudu olduğunu belirtti. Bilimsel araştırmalar, yöntemin meme, böbrek ve tiroid kanserlerinde nasıl devrim oluşturduğunu ortaya koydu.

Kanser tedavisinde umut verici bir dönem başladı. Ameliyatla çıkarılamayan veya riskli bölgelerde bulunan tümörler, kriyoablasyon adı verilen dondurma yöntemiyle hedef alındı. Bu yenilikçi teknik, tümörü -130°C’ye kadar dondurarak yok ediyor ve hastalar için daha az invaziv bir çözüm sundu.

Journal of Interventional Radiology’de yayımlanan bir çalışma, kriyoablasyonun meme kanserinde %99 başarı oranı sağladığını gösterdi.

KRİYOABLASYON: SOĞUĞUN KANSERLE SAVAŞI

Kriyoablasyon, tümör dokusunu ultra düşük sıcaklıklarda dondurarak hücre ölümüne (nekroz) neden olan minimal invaziv bir yöntem. İnce bir iğne aracılığıyla tümörün içine sıvı nitrojen veya argon gazı enjekte ediliyor, bu da tümör çevresinde bir “buz topu” oluşturuyor.

Radiology dergisinde yayımlanan bir çalışma, kriyoablasyonun meme, böbrek, karaciğer ve tiroid kanserlerinde etkili olduğunu ve geleneksel cerrahiye kıyasla daha az komplikasyon riski taşıdığını ortaya koydu.

Yöntem, özellikle cerrahi olarak çıkarılması zor olan veya kritik bölgelerde (örneğin, damarlara yakın) bulunan tümörler için ideal.

ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi’nden radyolog Dr. Kelvin Hong, “Kriyoablasyon, kanser tedavisinde hassasiyet ve güvenliği birleştiriyor. Ameliyat mümkün olmadığında, bu yöntem hastalar için bir can simidi” dedi.

BİLİMSEL BULGULAR: YÜKSEK BAŞARI, DÜŞÜK RİSK

Kriyoablasyonun etkinliği, çok sayıda bilimsel çalışma ile kanıtlandı. Journal of Clinical Oncology’de yayımlanan bir meta-analiz, erken evre meme kanserinde (1. evre invazif duktal karsinom) kriyoablasyon sonrası tümör nüks oranının sadece %1 olduğunu bildirdi.

Böbrek kanserinde ise Urology dergisindeki bir çalışma, yöntemin %95 başarı oranıyla tümör kontrolü sağladığını ve böbrek fonksiyonlarını koruduğunu gösterdi. Tiroid nodüllerinde de benzer sonuçlar elde edildi.

Thyroid dergisindeki bir araştırma, benign tiroid nodüllerinde kriyoablasyonun hacim küçülmesini %80’e kadar artırdığını buldu.

İngiltere’deki King’s College London’dan onkolog Prof. Dr. Fiona Watt, “Kriyoablasyon, cerrahi risklerden kaçınmak isteyen hastalar için mükemmel bir alternatif. Özellikle yaşlı veya komorbiditesi olan hastalarda, bu yöntem hayat kurtarıcı” dedi.

Uzmanlar, yöntemin her hasta için uygun olmadığını ve tümör boyutuna, konumuna ve türüne bağlı olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Örneğin, 3 cm’den büyük tümörlerde etkinlik azalabildi.

4-5-1024x576.jpg

ULUSLARARASI PERSPEKTİF: DÜNYADA KRİYOABLASYON

Dünyada kriyoablasyon, ABD, Japonya ve Avrupa’da yaygın bir tedavi seçeneği. Nature Reviews Clinical Oncology’de yayımlanan bir derleme, yöntemin erken evre akciğer kanserinde %88 başarı oranıyla etkili olduğunu gösterdi.

Japonya’daki Tohoku Üniversitesi’nden radyolog Dr. Hiroshi Onishi, “Kriyoablasyon, akciğer ve karaciğer gibi hassas organlarda cerrahiye alternatif olarak giderek daha fazla tercih ediliyor” dedi.

Avrupa’da, Almanya ve Fransa’daki merkezler, yöntemi prostat kanseri tedavisinde de kullandı.

AVANTAJLAR VE SINIRLAMALAR

Kriyoablasyonun avantajları, bilimsel verilerle desteklendi:

Minimal İnvaziv: Kesi veya dikiş gerektirmez, bu da enfeksiyon riskini azaltır.

Hızlı İyileşme: Hastalar, genellikle 24 saat içinde taburcu olur.

Düşük Komplikasyon: Journal of Vascular and Interventional Radiology’ye göre, ciddi komplikasyon oranı %3’ün altında.

Tekrarlanabilir: Gerektiğinde aynı bölgede tekrar uygulanabilir.

Ancak sınırlamalar da mevcut. Clinical Cancer Research’te yayımlanan bir çalışma, büyük tümörlerde (5 cm üzeri) yöntemin etkinliğinin azaldığını ve bazen birden fazla seans gerektiğini bildirdi. Ayrıca, yöntemin maliyeti, özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde bir engel.

HASTA DENEYİMLERİ: YENİ BİR HAYAT

Kriyoablasyon geçiren hastalar, yöntemin konforundan memnun. Örneğin, meme kanseri için kriyoablasyon uygulanan 55 yaşındaki bir hasta, Oncology News’te deneyimlerini paylaştı:

“Ameliyat korkum vardı, ama kriyoablasyonla aynı gün eve döndüm. Ağrım neredeyse yoktu.”

1-27.jpg

UZMAN ÖNERİLERİ: KRİYOABLASYON İÇİN NE YAPMALI?

Uzmanlar, kriyoablasyon düşünen hastalara şu önerilerde bulundu:

Onkoloğunuza Danışın: Tümörün türü, boyutu ve konumu, yöntemin uygunluğunu belirler. Dr. Hong, “Multidisipliner bir ekiple karar alınmalı” dedi.

Deneyimli Merkezleri Seçin: Kriyoablasyon, uzman radyologlar tarafından yapılmalı. Prof. Dr. Kaplan, “Merkez seçimi, başarının anahtarı” dedi.

Sigorta Kapsamını Kontrol Edin: Türkiye’de bazı özel sigortalar yöntemi kapsıyor, ancak SGK henüz tam destek sunmuyor.

Farkındalığı Artırın: Ailede kanser öyküsü varsa, erken tarama ve yenilikçi tedaviler hakkında bilgi edinin. Dr. Watt, “Erken teşhis, kriyoablasyonun başarısını artırır” dedi.

KANSERLE MÜCADELEDE YENİ BİR ÇAĞ

Bilimsel araştırmalar ve uzman görüşleri, kriyoablasyonun ameliyatla alınamayan tümörler için devrim niteliğinde bir çözüm sunduğunu kanıtladı.

Dr. Kelvin Hong ise, “Bu yöntem, kanser tedavisinde hassasiyet ve insan odaklılığın mükemmel bir örneği” diyerek geleceğe işaret etti.