Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
İsrafil K.KUMBASAR

İsrafil K.KUMBASAR

Kanunda olmayan suçtan beraat ettik

7 Haziran 2015 öncesinde, sanki 'bir parti genel başkanı' edası ile seçimlere yaptığı 'müdahale' üzerine, sokaklarda oluşan görüntüye dikkat çekmek amacıyla bu köşede kaleme aldığımız "Artık sıra heykelini dikmeye mi geldi?" başlıklı yazı üzerine küplere binen yüce hünkarımız, soluğu derhal savcılıkta aldı.

Noter aracılığıyla gönderilen 'tekzip' metnini noktasına, virgülüne dokunmadan 'aynen' yayınlamamıza rağmen Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakkımızda "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan dolayı dava açıldı.

Son duruşmaya özellikle katılmadım.

İyi ki de katılmamışım, zira 'son söz' sorulduğunda her zamanki gibi yine kendimi frenleyemeyecek, TCK 131/5 maddesinin uygulanmasını istemediğimi belirttikten sonra, o kadar vatan haininin 'ifade hürriyeti' ve 'basın özgürlüğü' şemsiyesi altında kol gezdiği bir ortamda, 'Türk milleti' adına yargılama yapan bağımsız bir mahkemenin hakkımda vereceği 'mahkûmiyet' kararı doğrultusunda Silivri'ye gidip paşa paşa yatacağımı, ancak dışarı çıktıktan sonra bir vatandaş olarak "Bir şiir okudum mahkûm oldum" diye yıllarca 'mağdur edebiyatı' yapan zata 'bir avuç kına' gönderme hakkımın doğacağını söyleyecektim.

Ancak mahkeme 'beraat' kararı verdi.

***

Sultan hazretleri, aleyhine yayın yapan Sabah grubu ile başlattığı medyayı 'hizaya getirme' operasyonunu neredeyse tamamlamak üzere.

Değişik gruplara bağlı gazete ve televizyonlar önce TMSF aracılığıyla 'kontrol altına' alındı, ardından 'işaret buyrulan' iş adamlarının hakimiyet alanına terk edildi.

'Havuza' dahil olmayan, yahut 'dümen suyuna' girmemekte ısrar eden basın organları, birkaç koldan 'yakın incelemeye' alınarak susturuluyor.

İktidar aleyhinde kalem oynatmaya kalkışan gazeteci ve yazarlar, 'doğrudan' ya da 'dolaylı' yollardan temin edilen menfaatler karşılığında satın alınıyor.

Her türlü 'baskıya', 'şantaja', 'tehdide', 'etkisizleştirme' ve 'itibarsızlaştırma' operasyonuna rağmen 'doğruları' yazmakta direnişe devam edenler önce 'tazminat davası' bombardımanına tutularak sindirilmek isteniyor.

Tazminat davalarından yeteri derecede 'randıman' alınamayacağı anlaşılınca, bu defa 'ceza davası' yağmuru başlıyor.

O da kafi gelmeyince, 'meczuplara hedef gösterme' stratejisi devreye sokuluyor.

***

Bugün itibarıyla ulusal ve yerel medyada çalışan 500'den fazla gazeteci, iktidar sahiplerinin 'dava tehdidi' ile karşı karşıya.

Saray'daki zat, ne yazık ki bu konuda da 'liderliği' elden bırakacak gibi görünmüyor.

Ancak, açılan davaların büyük bir çoğunluğu mahkemeler tarafından 'haksız' ve 'hukuki mesnetten yoksun' bulunarak reddediliyor.

Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, hakkımızda vermiş olduğu 'beraat' kararının gerekçesinde aynen şöyle diyor.

- "Sanığa yüklenen eylemin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması."

Demek ki "Önce gözaltına al, sonra bir suç uydur" anlayışı hiç değişmeyecek.

Bir başka mahkeme ise davayı reddetme gerekçesini aynen şu cümle ile açıklıyordu:

- "Siyasette yer alanlar hakkında verilen haberlerin ve yapılan eleştirilerin sert ve acımasız olması, konumları icabıdır."

Yargıtay ise 'bozma' yönünde vermiş olduğu bir kararını şöyle gerekçelendiriyordu:

- "Siyasiler eleştiriye açık olmalıdır."

Peki, hazret bunları bilmiyor mu?

Tabii ki biliyor.

Maksat muhtemel bir 'baskın seçim' ve 'başkanlık referandumu' öncesinde açtığı davaları adeta 'Demokles'in Kılıcı' gibi sallandırarak, 'parlamenter sistemin' değişmesine karşı çıkan 'bir avuç vatanseveri' de devre dışı bırakmak.

***

Biz, 'dönmemek' üzere yola çıktık.

Yoksa sen her Yemen'e gideni 'dantelli' kefen giyerek 'tiyatro' yapan 'tatlı su' mücahitleri gibi 'gelin' mi sandın behey sultanım.

Allah'a, bayrağa, Kur'an'a ve silaha yemin olsun; 'şehitlerim', 'gazilerim' emin olsun.

Bu baş bu gövdenin üzerinde olduğu müddetçe, 'çizgimizde' zerre kadar kırıklık olmadan 'Türklük' ve 'İslam' davası uğruna yürüttüğümüz mücadelemiz 'son nefes', 'son damla' kadar devam edecek.

Susmayacağız, yılmayacağız.

Durmak yok, yola devam.

Yazarın Diğer Yazıları