Maden ocağı dereyi kırmızıya çevirdi: Çevre kirliliği gizlenmek mi isteniyor?

Maden ocağı dereyi kırmızıya çevirdi: Çevre kirliliği gizlenmek mi isteniyor?
Gördes-Akhisar arasındaki Başlamış deresinin kırmızı renkte akması ile gündeme gelen Gördes’teki nikel maden işletmesinin çevreye verdiği zararların kamuoyundan saklanmaya çalıştığı iddia edildi.

Manisa ili Akhisar ve Gördes ilçeleri sınırları içinden geçen Başlamış Deresi, 28 Şubat tarihinde kırmızı renkte akması ile "Dereler bile kan ağlıyor!" şeklinde bir yorumla sosyal medya ve ulusal basının gündemine oturmuştu. 

Uzun süredir durumu yakından izleyen Gördes Çevre Derneği (GÖRÇEV) başkan ve yöneticileri Ramazan Koyunlu ve Hasan Türkel, CHP Manisa Milletvekili Vehbi Bakırlıoğlu’nu da durumdan haberdar ederek, derenin kırmızı akmasının nedeninin araştırılması çabası içine girdiler. ekolojibirligi.org'da yer alan habere göre, yapılan bilimsel inceleme ve çalışmalar, Başlamış Deresi‘nin kırmızı akmasının bir çevre felaket olduğunu doğruluyordu. Nedeni ise Gördes’te işletilmekte olan nikel maden işletmesi!

ÇMO’NUN RAPORU

Konu ile ilgili olarak öncelikle Manisa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne durumu bildirerek işletmenin denetlenmesi ve derelerden numune alınıp su analizi yapılması için başvuruda bulunduklarını söyleyen CHP Manisa milletvekili Bakırlıoğlu, ancak alınan cevabın "Durumun bölgedeki harfiyattan kaynaklı olduğu, çok yağmur yağdığı ve toprak renginin kırmızı olması nedeniyle dereden kırmızı su aktığı" şeklinde olduğunu ifade etmişti.

Bunun üzerine de GÖRÇEV yetkilileri ve Bakırlıoğlu, bu konuda hassasiyet gösteren Akhisar Belediyesi yetkilileri ile derenin değişik bölgelerinden kırmızı çökeltilerin bulunduğu bu yerlerden toprak ve su numuneleri alarak akredite bir laboratuvara gönderdiler. Gelen analiz sonuçlarının yorumlanması için TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesinden de yardım istenildi. ÇMO İzmir Şubesi tarafından hazırlanan ön raporda yoğun bir ağır metal kirliliğine işaret edilerek, "Yerüstü Su Kaynakları için Belirli Kirleticiler ve Çevresel Kalite Standartları” na göre yapılan değerlendirmede, havza içerisinde bu kirliliğe yol açabilecek başka bir kaynak tarafımızca bilinmemekte olup tek muhtemel kirletici Meta Nikel A.Ş.’ye ait Atık Depolama Tesisi olarak değerlendirilmektedir"

Bu sonuçlar, madenin çevreye verdiği zararı tümüyle gözler önüne seriyor. Kadmiyum normal değerlerden 657 kat fazla, Kobalt 389 kat, bakır 310 kat, civa 71 kat, nikel 30 kat fazla değerlerde olduğu görülüyor.

ÇEVRE FELAKETİNİN ÜSTÜ YİNE KAPATILMAK İSTENİYOR!

Konu ile ilgili geçtiğimiz gün yeni bir açıklamada daha bulunan CHP Manisa milletvekili Bakırlıoğlu, "Çevre felaketinin üstü yine örtülmeye çalışılıyor" dedi.

Eldeki bilgi ve belgeler ile analiz sonuçlarını hem kendilerinin hem de Akhisar Belediyesi’nin başvuru yaparak Manisa Valiliği, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile DSİ İzmir 2. Bölge Müdürlüğü’ne göndererek gerekli tedbirlerin alınması istendiğini bildiren Bakırlıoğlu, “Başvurularımıza Manisa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü maalesef akıllara zarar bir cevap vermiştir” açıklamasında bulundu.

Bakırlıoğlu, “Kamu ciddiyeti ve resmi yazışma kuralları ile asla bağdaşmayan bu yazıda, önce başkanlığını Manisa Valisinin yaptığı bir sanayi bölgesi bahane edilerek Akhisar Belediyesi samimi olmamakla suçlanmış, yaşanan çevre felaketine ilişkin yaptığım basın açıklamasından da rahatsızlık duyulduğu ifade edilmiştir. Tüm bilgi, belge ve resimlerle birlikte analiz sonuçlarını kendilerine göndermemize rağmen fotoğraf, video ve somut delil istemişlerdir” şeklinde açıklamalarda bulunarak, "Tüm Türkiye’nin gördüğü bir gerçeği Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’nün görmemesinin bir tek nedeni vardır, o da yaşanan çevre felaketinin üzerinin kapatılmak istenmesidir" şeklinde yetkililerin duyarsızlığını eleştirirken, ortaya konulan tutuma tepki gösterdi.

Bakırlıoğlu, “Manisa Milletvekili olarak çevreye sahip çıkmamdan rahatsız olan, ama yaşanan çevre felaketinden rahatsız olmak yerine üzerini örtmeye çalışan Çevre ve Şehircilik il Müdürlüğü yetkililerini kınıyorum" dedi.

İÇME SUYUNU ETKİLİYOR

Başlamış Deresi, üzerinde Manisa kentine içme-kullanma suyu sağlanmak üzere inşaatı devam eden Gürdük Barajı ve yapımı planlanan Başlamış Barajı, halk ve çevre sağlığı açısından büyük öneme sahip yerüstü su kaynaklarından. İzmir ve Manisa kentlerinde yaşayan milyonlarca insanın içme-kullanma suyunu doğrudan etkileme potansiyeli nedeniyle, tesis ve baraj üzerindeki zararları ile ilgili iddiaların hassasiyetle değerlendirilmesi büyük önem taşıyor. 

"Çok ciddi bir çevre felaketiyle karşı karşıyayız” diyen Bakırlıoğlu da açıklamasında bu ayrıntıya dikkat çekerek, “O zaman bu bölgenin İzmir ve Manisa’nın içme suyu ihtiyacını karşılanması ne kadar doğrudur? Daha önce analiz yapıldı mı, yapıldı ise analiz sonuçları arasında fark var mı? Bu su tarımda ve hayvancılıkta kullanılabilir mi?" sorularını yöneltti.

"Valilik ve Çevre ve şehircilik İl Müdürlüğü duyarsız kalsa da, üzerini örtmeye çalışsa da biz bu felaketin peşini bırakmayacağız” sözleri ile Bakırlıoğu DSİ’ye bir kez daha çağrıda bulunarak “Bölge halkıyla, muhtarlarla, maden işletmesinde çalışanlarıyla görüşün, şikayetlerini dinleyin. Atık Depolama Tesisi orada, dere kenarındaki kırmızı çamur kalıntıları da hala orada duruyor. İlgili kurumlar kontrollerini yapsın, numune alıp analiz ettirsin ve kamuoyuna mutlaka doğru bir açıklama yapılsın" ifadesinde bulundu.