FATİH ERBOZ - YENİÇAĞ / ÖZEL HABER
PKK terör örgütünün kendini feshettiğini açıklamasının ardından Türkiye ve bölgeye ilişkin yeni tartışmalar başladı. PKK’nın kendini feshetmesinin batılı güçlerin bölgeye ilişkin planlarını değiştirmediğini belirten Kutlu Parti Genel Başkanı Prof. Yusuf Halaçoğlu, “Türkiye’de bundan sonraki süreçte yeni anayasa tartışılacak. PKK’nın kendini feshetmesi Türkiye’den toprak talebine ilişkin bölgenin büyük planında bir değişiklik yaratmıyor. AKP iktidarı bundan önce terör örgütünün bittiğini, Türkiye’de bir terörist bile kalmadığını söylemişti. O zaman Türkiye’de neden terör örgütü silah bırakıyor? Öte yandan DEM Partili Pervin Buldan’ın söyledikleri çok açık. Terörist elebaşları bu süreci biz de istedik demiyor. O aman neden bu süreç yaşanıyor? BOP Projesinin üçüncü ayağı Suriye’de tamamlandı. PKK sözde bir devletçik kurdu. Suriye’de de süreç silah bırakma ile başlamıştı. Ardından neler olduğunu gördük. Türkiye’de 7 bin KCK’lı serbest kalacak4 bin de KCK’lı gelecek o zaman burada nasıl bir yapı oluşacak? Bunları yan yana getirdiğinizde sıra yeni anayasada. Anayasanın 42 ve 66’ncı maddelerini değiştirmek isteyecekler. Bunu da TBMM’de yapacakları anlaşılıyor” dedi.
TERÖRİST KALMADIYSA SİLAH BIRAKMA NİYE
AKP iktidarının Türkiye’de tek bir terörist kalmadığını belirttiğini hatırlatan Halaçoğlu, şunları kaydetti: “Bu iktidar bunu defalarca söyledi. Türkiye’de bir terörist kalmadı, temizlendi dedi. O zaman şimdi şu soru akla geliyor neden silah bırakma, fesih süreci yaşanıyor? Terörist kalmadıysa o zaman teröristler Irak ve Suriye’deyse terör o ülkelerin sorunu, Türkiye’nin böyle bir sorunu yok demektir. Neden teröristbaşı serbest bırakılıyor? Ancak bunun böyle olmadığı anlaşılıyor. Burada amaç PKK’nın kendini feshetmesi mi yoksa BOP planının devamı mı? Bakıyoruz ki BOP’un ikinci ayağı tamamlanıyor yani PKK Suriye’nin kuzeyinde bir sözde devletçik kuruyor ardından silah bırakma süreci başlatılıyor. PKK kendini feshettiğini duyuruyor. Bunu yaparken de terörist elebaşları silah bırakmayı biz istemedik demeye getiriyor. DEM partili Pervin buldan Irak ve Suriye’den sonra Türkiye’de üçüncü ayak kazanımlarından bahsediyor. Bakıyorsunuz Çin’e yüzde 100’lere varan gümrük vergileri uygulayan ABD, Türkiye’ye bu süreçte yüzde 10 gümrük vergisi uyguluyor. ABD Başkanı Trump Türkiye’den övgüyle bahsediyor, Türkiye’deki yönetimden övgüyle bahsediyor. Neler olduğu gün gibi ortada.”
7 BİN KCK’LI SERBEST 4 BİN KCK’LI GELİYOR
Türkiye’de KCK’nın çok küçük bir bölümünün bulunduğunu belirten Halaçoğlu, “Türkiye’de KCK’lıların sayısı belli. Bu başlatılan yeni süreçle yaklaşık 7 bin KCK’lının serbest bırakılması söz konusu. Bunun yanında 4 bin KCK’lı da gelecek. O zaman nasıl bir tablo ortaya çıkacak düşünebiliyor musunuz? AKP iktidara geldiği günden bu yana içinden geçtiğimiz bu süreci adım adım döşedi. İktidara geldiklerinde babalar gibi satarız diyerek Türkiye’nin elindeki tüm mal varlıklarını neredeyse sattılar. Genel başkan yardımcımız Ümit Yalım’ın gündeme getirdiği Ege Denizi’nde Türkiye’ye ait adalar Yunanistan tarafından AB resmi gazetesinde yayınlanan kararla satışa çıkarıldı. AKP önce sattı, şimdi de terörsüz Türkiye diyerek Suriye’de PKKistan kurdurdu. PKKistan kuruldu, PKK kendini feshetti. Zaten Suriye’de de her şey silah bırakmayla başladı. Silah bırakma süreci Suriye’yi bugünlere getirdi” diye konuştu.
Kutlu Parti Lideri Yusuf Halaçoğlu açılım sevdalılarına hatırlattı: Anadolu’da Kürdistan diye bir yer yok!YENİ ANAYASA TBMM’DEN GEÇER
Türkiye’de uzun zamandır tartışılan yeni anayasanın gündeme getirilip, hayata geçirilmesinin zamanı geldiğine de dikkat çeken Halaçoğlu, şunları belirtti: “Bölgedeki gelişmelerin bir parçası olarak da görebiliriz Türkiye'deki yeni anayasa sürecini. AKP iktidarı daha önce herkesin kendini rahatlıkla görebileceği bir vatandaşlık tanımından bahsediyordu. Yine AKP iktidarı Türkiye’deki tüm vatandaşların kendisini rahatlıkla ifade edebilmesini gündeme getirmişti. Bu nedenle mevcut anayasanın dar geldiğini belirtiyorlardı. Buradan da anlaşılıyor ki Türkiye Cumhuriyeti anayasanın ilk üç maddesine dokunmadan bu istediklerini yayabilirler. PKKistan. Bunlardan biri anayasanın 42’nci maddesi, diğeri 66’ncı maddesi. Bu iki maddeyi değiştirmek isteyecekler. Türk vatandaşlığı tanımında Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türkiye’dir diyecekler. Bunun gibi değişikliklerle Lozan antlaşmasını hedef almak isteyebilirler. Mevcut tabloda öyle görülüyor ki TBMM’den geçirebilirler.”
YENİ ANAYASADA DEĞİŞİTİRİLECEĞİ İLERİ SÜRÜLEN MADDELER
Halaçoğlu’nun öne sürdüğü AKP’nin Anayasa’da değiştirmek istediği 42’nci ve 66’ncı maddelerinin tam tanımı ise şu şekilde:
MADDE 42
Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.
Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir.
Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılâpları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz.
Eğitim ve öğretim hürriyeti, Anayasaya sadakat borcunu ortadan kaldırmaz.
İlköğretim, kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur ve Devlet okullarında parasızdır.
Özel ilk ve orta dereceli okulların bağlı olduğu esaslar, Devlet okulları ile erişilmek istenen seviyeye uygun olarak, kanunla düzenlenir.
(Ek fıkra: 9/2/2008-5735/2 md.; İptal: Anayasa Mahkemesinin 5/6/2008 tarihli ve E.: 2008/16, K.: 2008/116 sayılı Kararı ile)
Devlet, maddî imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar. Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları topluma yararlı kılacak tedbirleri alır.
Eğitim ve öğretim kurumlarında sadece eğitim, öğretim, araştırma ve inceleme ile ilgili faaliyetler yürütülür. Bu faaliyetler her ne suretle olursa olsun engellenemez.
Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez. Eğitim ve öğretim kurumlarında okutulacak yabancı diller ile yabancı dille eğitim ve öğretim yapan okulların tabi olacağı esaslar kanunla düzenlenir. Milletlerarası andlaşma hükümleri saklıdır.
MADDE 66
Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür.
Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türktür. (Mülga cümle: 3/10/2001-4709/23 md.)
Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir.
Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.
Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere karşı yargı yolu kapatılamaz.
