Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin haftalık basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
Karamollaoğlu son çıkan yangınlarla ilgili insanların zihninde yangınlardan sonra çok soru işaretleri oluştuğunu belirterek "Bunların hepsi ilgililer ve yetkililer tarafından açık ve net bir şekilde cevaplandırılmalıdır." dedi.
KILIÇDAROĞLU''NUN ADAYLIĞI
Bir gazetecinin "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ''Millet ittifakı onaylarsa Cumhurbaşkanı adayı olabilirim'' açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna, "O konuda herhangi fikir beyanında bulunmuyorum yalnız Sayın Kılıçdaroğlu çok mantıklı da bir şey söylüyor. ''Beni teklif ederlerse kabul ederim.'' diyor ama şu anda bu konu bizim gündemimizde değil." yanıtını verdi.
Karamollaoğlu''nun açıklamaları şöyle:
" Antalya''da umutla bulunması beklenen Azra Gülendam Haytaoğlu''nun maalesef acı haberi topluma ulaştı. Burada yaşanan vahşet hepimizin adeta kanını dondurdu. İnsanlıktan uzak bir kişi maalesef bu katliamı gerçekleştirdi. Kadına karşı olanlar başta olmak üzere her türlü şiddetin ve özellikle de kadın cinayetlerinin son bulması için artık etkili ve somut adımlar atılmalı. Emin olun tereddüt olmayan, katliamı yaptığı kesin olarak bilinen konularda idamın yeniden getirilmesi bile gündeme alınmalıdır."
Karamollaoğlu, Türkiye''de çıkan orman yangınlarında ihmal veya kasıt olup olmadığının tüm yönleriyle aydınlatılması gerektiğine işaret etti. "İnsanımızın zihninde bu yangınlardan sonra çok soru işaretleri oluştu. Bunların hepsi ilgililer ve yetkililer tarafından açık ve net bir şekilde cevaplandırılmalıdır." diyen Karamollaoğlu, bugün afet öncesi hazırlıksız, afet anında ise telaşlı bir yönetimle karşı karşıya kalındığını dile getirdi.
Her zaman olduğu gibi birilerinin afet zamanında da afeti kontrol etmekten daha çok algı oluşturmanın peşine düştüğünü savunan Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Ne yazık ki basına da ambargo uygulanıyor. RTÜK hem yetkililere, şahıslara ''Bu işi gündeme getirmeyin.'' diye mektup yazıyor, arkasından da birileri bu konuda açıklama yapınca arkasından azarlıyor. Nerede yaşıyoruz? Rusya''da bile böyle bir baskı yok şimdi. Bu durum istismar edilmemeli, kimse tahrik edilmemeli, uydurma haberlere kimse kapılmamalı, uydurma haberler haber olarak verilmemeli. Bunların hepsine evet diyorum ama ''Yangından hiç bahsetmeyin milletin morali bozuluyor.'' Bu sefer şayialar ve iftiralar daha çok yaygınlaşmaya başlar. Sosyal medyada kimse kimsenin ne diyeceğini belirleyemiyor ki. Onun için RTÜK başta olmak üzere haberlere böyle ambargo koymayı kesinlikle doğru bulmadığımı ifade etmeyi görev addediyorum. Tahrikler meydana gelmemeli, iftiralar yapılmamalı, yanlış bilgiler verilmemeli, halk galeyana getirilmemeli ama gerçekler de halka ulaştırılmalı, bunu da kimse engellememeli."
