OĞUZ EKİCİ / YENİÇAĞ / ÖZEL HABER

Tüm dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan virüs salgını sonucunda bir çok organizasyon,futbol maçları,at yarışları gibi bir çok spor müsabakası ertelendi.

Son günlerde ise gündemi epeyi meşgul eden bir konu var ’ At yarışları’. Çok Sayıda at yetiştiricisi,antrenör ve Jokey, atçılığın çok masraflı bir iş olduğunu ve bir an önce yarışların başlaması gerektiğini dile getirip duruyor. Hatta ünlü Jokey ‘Sihirbaz lakaplı Halis Karataş, bile Tarım bakanına bir mektup yazarak yarışların bir an önce başlaması gerektiğini bildirmiş.

Ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada at yarışları insanlar tarafından ilgiyle takip edilen bir spor dalıdır. İngiltere,Dubai ve irlanda’da yapılan yarışlar dünya çapında izleyici kitlesine sahiptir.

Türk atçılığının gelişmesi bu günlere gelmesi ise Mustafa Kemal Atatürk’ün ön görüsü ve atlara olan özel ilgisine dayanır.

Atatürk’ün daha önce gördüğü iki at vardır ve bu atları çok beğenmektedir.

Bu atları damızlık olarak alıp safkan Arap ırkı yetiştirmek ister.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında verdiği talimatla bir komisyon kurulur. Bu komisyon o dönem Irak’ta koşan ve her yarışı kazanan Baba Sad ve Baba Kuruş’u İstanbul’a getirmek için yola çıkar. Irak’a vardıklarında bu iki atında artık yarış hayatlarını tamamladığını Hindistan’a satıldığını öğrenirler.Fakat talimat büyük yerdendir. Komisyon işin peşini bırakmaz Irak’tan Hindistan’a geçer.

babasadfoto19.jpg

unnamed-018.jpg

Hindistan’da kısa süre at arabasına koşulan bu iki at ücretleri ödenerek ülkeye getirilir.

Hiç koşmadıkları halde Türk atçılığının sembol isimleri arasına girer.

Bugünün en çok kazandıran yarış atlarının ataları olarak kabul edilen Baba Kuruş ve Baba Sad adlı safkan Arap atları için yaptırılan anıt mezarlar,Türkiye'de ilk ve tek olma özelliği taşıyor.Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün (TİGEM Karacabeyİlçesi'ndeki harasında, iki Arap atı için 60 yıl önce yapılan anıtmezar, ziyaretçilerin büyük ilgisini görüyor.

Baba Kuruş, yaşadığı süre içerisinde 141 tay, Baba Sa’d ise 147 tayın dünyaya gelmesini sağlamıştır.

baba-kurus.png

TÜRKİYE'DE ARAP ATÇILIĞINDA 6 AYGIR SÜLALESİ VAR

Atlar için yapılan anıt mezarların ülkemizde ilk ve tek olma özelliğini taşıdığını kaydeden, TİGEM müdürü "Türkiye’deki Arap atçılığında kullanılan 6 aygır sülalesi vardır. Sad, Hilal-ü Zaman, Kuruş, Berk, Alkuruş ve Seklavidir. Türkiye'de 6 aygır kan hattı var. Bu hatlardan ikisi, Kuruş ve Sad'dır. Örneğin Kuruş hattından gelen en iyi yarış atları arasında Yalnız Efe, Sergen, Tamerin Oğlu gibi atlar vardır. Sad sülalesi de Türkiye'deki en başarılı ve en hızlı yarış atı sülalesidir. Kafkaslı, İzbatur, Ayabakan gibi çok büyük şampiyonlar vermiştir. TİGEM'e gelen ziyaretçiler, Baba Kuruş ve Baba Sad mezarları tabelasını görünce ilk olarak burada atların mezarı olduğunu düşünmüyorlar. Sonra mezar taşını okuyunca gerçeğin farkına varıyorlar ve şaşırıyorlar" dedi.

"KURUŞ YATTI KALKMAZ, HARA MÜDÜRÜ MÜMTAZ"

Öyle ki o dönemlerde Baba Kuruş'un ölümhaberinin Ankara'daki yetkililere nasılhaberverildiğine ilişkin bir hikaye yıllardır anlatılır:

"Rivayete göre 'Baba Kuruş' İsmet İnönü'nün, bir rivayete göre de o dönemin Tarım Bakanının sevdiği atlardan biri. 1945 yılında Baba Kuruş rahatsızlanıyor. O dönemde de haraya Mümtaz Bey isimli bir müdür bakıyor. Sürekli Mümtaz Bey'den Baba Kuruş'un sağlık durumu ile ilgili Ankara'dan bilgi alınıyor. Ankara'dan da sürekli, 'Mutlaka Baba Kuruş'u iyileştirin. Sakın bize öldüğünü söylemeyin' diye uyarılar yapılıyor. Ancak hak tecelli ediyor ve Baba Kuruş ölüyor. Herkes düşünüyor, 'bu ölümhaberini Ankara'ya nasıl veririz' diye. Uzun bir düşünme sürecinden sonra Hara Müdürü Mümtaz Bey telgrafın başına geçip kısa bir not yazıyor ve notta şunları belirtiyor: 'Kuruş yattı kalkmaz, hara müdürü Mümtaz.' Baba Kuruş'un ölümhaberini Ankara'nın bu şekilde alması ise o dönemlerden bugüne değin anlatılan en önemli hikayelerden biridir."

baba-kurus-ve-baba-sadin-mezarlarindaki-mezar-taslari.jpg