Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Armağan KULOĞLU

Armağan KULOĞLU

Bu işte bir tuhaflık seziyor musunuz?

Seçime kısa bir süre kala Suriye ve Irak'ta anlaşılması zor bazı gelişmeler oluyor.

PYD/YPG/PKK Menbiç'ten çekiliyor

ABD, PYD'nin Menbiç'i boşaltacağına ilişkin verdiği söze bugüne kadar uymadı. Ancak şimdi geri adım atarak, Türkiye'yle, PYD'nin Menbiç'i bir yol haritası çerçevesinde terk etmesi konusunda mutabakata vardı.

Mutabakata göre PYD silahlarını teslim edecek, Fırat'ın doğusuna çekilecek, Menbiç'te Türkiye ve ABD müşterek bir kontrol sağlayacak. Ancak Menbiç'te SDG yönetimi var. Silahlar bu yönetime teslim edilecek. SDG, zaten PYD/YPG/PKK'nın bizatihi kendisi. Ancak ABD, PKK'yla bunları ayrı mütalaa ediyor ve bu gelişme, Türkiye tarafından kötünün iyisi düşüncesiyle hiç yoktan iyi olarak görülüyor.

ABD'nin bu yaklaşımının nedeninin, TSK'nın Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı operasyonları ve İdlip'te tesis ettiği gözlemci noktalarıyla, PYD/PKK'nın Akdeniz'e ulaşma ümidini kırmasıyla konunun artık önemini kaybetmesinden kaynaklandığı değerlendirilmektedir. Ayrıca Türkiye'nin "Fırat'ın batısı" hassasiyetini göz önünde tutarak, Menbiç'e müdahale etme sebebini de ortadan kaldırmayı düşündüğü kıymetlendirilmektedir.

Bu konuda, CIA uzmanı Henri Barkey'in, "Menbiç seçimler yüzünden önemliydi, ABD Türkiye'deki yönetime bir hediye verdi" ifadesinin de manidar olduğu düşünülmektedir.

Sincar'a ABD askerleri yerleşti

Sincar, PKK'nın Kandil bölgesinden sonra ileri komuta yeri ve askeri üs olarak yerleştiği, Türkiye'ye tehdit bir terör merkezidir. Suriye'deki PYD'yle geçişkenliği vardır. 

ABD, olası bir Türkiye'nin müdahalesini önlemek için bu bölgeye yerleşmiş ve bir noktada PKK'yı koruma altına almıştır.

ABD böylece, Suriye'nin kuzeyinde Fırat'ın doğusundan, Irak'a kadar olan bölgede, kendisine müttefik olarak seçtiği ve defalarca vazgeçmeyeceğini söylediği PYD/YPG/PKK'nın güvenliğini sağlamaktadır.

ABD, PYD'yi daha da güçlendiriyor

ABD, PYD'nin daha güçlü olması için destek vermeye devam etmektedir. Geçenlerde PYD'ye 250 TIR dolusu daha silah, mühimmat, teçhizat ve malzeme vererek, desteğini 5000 TIR dolusu malzemenin üzerine çıkarmıştır.

ABD, PYD'den 60.000 kişilik bir kuvvet oluşturarak, bölgede kendi politikalarını uygulayacak bir güç yaratma peşindedir. Durum, Suriye'nin yeni yapılanmasında PYD'nin, Irak'ın kuzeyindeki modele benzer bir konumda bulunacağını göstermektedir.

TSK, Irak'ta Kandil'e yaklaştı

TSK'nın Irak'ın kuzeyinde Mart ayında karadan başlattığı PKK'yla mücadele harekâtı başarıyla devam etmektedir. 10 Km. genişliğinde 40 Km. derinliğinde bir alan kontrol altına alınmıştır. Bundan sonraki hedefin Kandil olduğu belirtilmektedir.

Kandil sınırdan 90 Km. uzaklıkta, 100 Km. derinliğinde, 40 Km. genişliğinde, büyük kısmı Irak, diğer tarafı İran topraklarında son derece zor arazi şartlarını içeren geniş bir bölgedir.

TSK'nın buraya gelmesi PKK'ya karşı psikolojik üstünlük sağlar. Ancak Kandil'e ulaşmak bir amaç değil, bir araç olarak mütalaa edilmelidir.  Önemli olan bu bölgedeki terörist karargâhının, liderlerinin, merkez üssünün, kamplarının, tesislerinin imha edilmesi, ağır bir darbeyle PKK'nın mücadele azim ve iradesinin kırılmasıdır.

Operasyon maalesef açık edildiğinden baskın tesirinin ortadan kalktığı, liderlerin bir kısmının bölgeyi terk ettiği, PKK'nın korunmak için tedbirler aldığı haberleri gelmektedir. Bu gibi konular siyasi rant için kullanılmamalıdır.

Bu duruma nasıl geldik?

ABD tarafından 2003'den beri Irak içlerine harekâta izin verilmezken, ABD'nin PKK'yı terör örgütü olarak kabul etmesi ve ilişkilerin biraz düzelmesinden sonra yalnız havadan harekâta müsaade edilmiştir. Sadece 2008 yılında, varılan mutabakat çerçevesinde kısa süreli karadan bir kış harekâtı gerçekleştirilmiştir. O günden bugüne derinlikte operasyon yapılmamıştır.

Ancak ne hikmetse, bu harekât için ABD'nin sesi çıkmıyor. Irak yönetiminden ses yok. Kuzey Irak Kürt Yönetimi itiraz etmiyor. AB, sanki duymamış gibi sessiz. Bu işte bir tuhaflık olup olmadığını okurun takdirine bırakıyorum. Acaba bu da yönetime bir hediye mi?

Yazarın Diğer Yazıları