MHP'de iç savaş büyüyor

Devlet Bahçeli'nin hangi mantıkla hareket ettiğini anlamakta zorlanıyorum. Bulmaca gibi konuşmayı sürdürüyor. Oysa hangi partiliye sorsanız Erdoğan'ın başkanlığına karşı. Peki MHP Genel Başkanı'nın tutumuna ne demeli? Bu kafayla olası seçimde kimden oy alacak? Hiçbir seçimde yanılmayan kişi olarak %10'luk barajı aşmalarının mümkün olmadığını görüyorum. Hatta 8'leri bile yakalayamayacak hale gelindi. Daha doğrusu Bahçeli ve Pişekârı Semih Yalçın tarafından bu duruma sokuldu. İlk kez yazan ben oldum; "Hedefi AK Parti hükümetinde Başbakan Yardımcılığı". Akıl tutulması yaşandığı gerçek.

...

Partiden ihraç edileceklerin listesi belli olunca MHP'deki muhalefetin hareketlendiği fark ediliyor. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın gayretleriyle engellenen "Olağanüstü Kurultay" çabasından bu yana ilk ciddi çıkış yapıldı. 5 milletvekili birlikte açıklama yaptılar; "Başkanlık sistemini engellemek için elimizden ne geliyorsa yapacağız". Buna cevap Bahçeli ekibinden değil de Ak Parti yazarı Abdulkadir Selvi'den geldi; "Bahçeli partisine hakimdir. Başkanlık için gerekli desteği sürdürecektir." Bunu köşesinden de NTV ekranından da dillendirdi. "Sahibinin Sesi" markalı taş plakları hatırlattı. Devlet Bahçeli eğer bu tiplerin gazıyla hareket edecekse, lafımız yok. Uyarımız "Kapıkulu" olanlara. Bu ülkede eğer Şenol Güneş bile kamuoyu baskısı sonucu Tolga'yı kızağa çekmişse Bahçeli de bu yolu deneyecektir. Zaten "son kullanma tarihi doldu". Bunu ispatlamanın tek yolu Meclis'teki "gizli oylamadır". Unutmayın yakın tarihimizde "1 Mart Tezkeresi" örneği var. MHP içinde birkaç kişi dışında epey "ideolojisi sağlam" milletvekili mevcut. Politik intiharı ancak bunlar önleyebilir.

Hakaretin ölçüsü kaçtı

Bazı kulüplerde yöneticilik yapmak ateşten gömlek. Fenerbahçe'de işler ters gitmeye başlayınca "3 Temmuz Dayanışması"nın göçtüğünü görüyoruz. Yıllar yılı Aziz Yıldırım'ı övecek sıfat bulamayanlar şimdi karşı saflarda. Örnek mi istiyorsunuz? Turgay Demir'le başlayalım; "Yıldırım 18 yıldır Fenerbahçe'de ağaç budadı. Stadı yapmasa nasılsa devlet yapacaktı". Mehmet Demirkol'un yüklenmeleri de iyice arttı. Ancak yine de Demir'den kibar. Emre Bol ise yangına benzin taşıyanlardan. Aziz Başkan'dan çekinenler bile şimdilerde gemi azıya aldılar. Bir de eleştiriyi ahlaksızlık konumuna getirenler var. Ozan Rasim Kütahyalı en başta. Dick ve Toshack esprileri için ne demeli? Bunlar Gökçek'in televizyonunda değil de, Halk veya Ulusal Kanal'da yapılsa ekran karartma cezası verilirdi. Görünen o ki bu kez Aziz Başkan için veda vakti yaklaştı. Ali Koç da beklenen sinyali verdiğine göre...

Kafalar değişmeli

Önce Beşiktaş-Antalya maçında protestoları gördük. Rıza Çalımbay'ın yardımcısı sahaya girip hakeme yüklendi. Tabii, Atom Karınca Rıza Çalımbay da nasibini aldı. Beşiktaş'ın kaderinde bu işler hayli fazla. Kulüpten yetişenler başka yerde çalıştırıcı oluyorlar. Eski ocaklarından puanı koparınca yuhlanıyorlar. Bu konuda Ziya Doğan rekortmen.

Bir gece sonra Konya'da aynı kurgunun değişik renklisini yaşadık. Aykut Kocaman, hizmet verip yıldızlaştığı Fenerbahçe'ye karşı savaştı. Bereket şanslıydı. Çünkü maç Saraçoğlu'nda değildi. Takımı da 3 puanı verdi. Mustafa Reşit Akçay ve Trabzonlunun ilişkisi de ötekilerden farksız. Örnekleri tüm kümeleri ele alıp çoğaltmak mümkün. Kara listeye kulüp değiştiren futbolcuları eklersek durum içinden çıkılmaz hale geliyor.

Taraftar kafayı değiştirmediği sürece olayların sonu gelmeyecektir. Birtakım seyircinin kafası aynı; "Aynı kulüpte başlayıp, bitireceksin". Sonra da Baba Hakkı olup kalacaksın veya Turgay Şeren. Herkes artık şunu anlamalı; "Devir çoktan değişti". Hatta şarkıcı Çelik bile!

***

NOTLAR:

*Acun Ilıcalı, O Ses Türkiye'de ilk bombasını patlattı. Murat Boz'un Hadise'ye yüklenme sebebi olan Faslı Karima'yı bir anda sahnede gördük. Kız muhteşem sesiyle ikinci tura geçti. Murat Boz'u tercih ederek intikamını aldı. Karima'nın bundan sonraki günlerde en önemli renk unsuru olacağı belli.

* Yeni sezonda da dizi kıyımı devam ediyor. Son örnek Fox'tan. Rüzgarın Kalbi "Final" yazılıp bitirildi. Peki bu kadar para ve emeğin israfı önlenemez mi? Bal gibi de engellenir. Uzman kişilere yayından önce denetlettirirsiniz. Böylece prestij kaybını da önlersiniz.

Yazarın Diğer Yazıları