Güney Afrika’nın “İnsanlığın Beşiği” olarak bilinen bölgesinden çıkarılan dört Paranthropus robustus fosili, insan evrimi hakkında yeni kapılar araladı. İlk defa 1938 yılında keşfedilen bu tür, kalın çene yapısı ve iri dişleriyle dikkat çekiyor. Ancak cinsiyet, tür çeşitliliği ve genetik farklılık gibi birçok temel soru bugüne kadar yanıtlanamadı. Eski DNA buluntuları, Afrika’nın sıcak ikliminde iyi korunmadığı için bilim insanları bu sorulara cevap bulamıyordu.

17denisovan1-videosixteenbyninejumbo1600.jpg

DİŞ MİNELERİNDEN GELEN ÇIĞIR AÇAN BULGULAR

Avrupa ve Afrika’dan moleküler biyoloji, kimya ve paleoantropoloji uzmanları, çözümü paleoproteomikte aradı. Swartkrans Mağarası’ndan çıkarılan fosillerin diş minelerinden alınan protein örnekleri, yaklaşık 2 milyon yıl öncesine ait bilgi taşıyordu. Çalışmayı yürüten ekipten Dr. Lazarus Kgasi’nin izniyle kullanılan örneklerde iki bireyin erkek, ikisinin ise kadın olduğu tespit edildi.

ekran-resmi-2025-07-13-14-32-00.png

FARKLILIKLAR, YENİ TÜRLERİ İŞARET EDİYOR MU?

Araştırma sürecinde el edilen en dikkat çekici bulgu ise diş minesinde görevli enamelin adlı proteindeki amino asit farklılığı oldu. İki birey, modern insanlar ve diğer büyük insansı maymunlarla ortak bir amino asit taşırken, diğer ikisinde yalnızca Paranthropus’a özgü olduğu düşünülen bir yapı bulundu. Dahası, bireylerden biri her iki amino asit varyantını da taşıyordu. Bu, ilk kez bu kadar eski bir proteinde heterozigotluk gözlemlenmesi anlamına geliyor.

Bu durum, tür içi çeşitlilikten ziyade, birden fazla Paranthropus türünün var olabileceğine dair güçlü bir ipucu. Araştırma, morfolojik analizlerle moleküler verilerin birleştirilmesinin, evrimsel geçmişi anlamada nasıl etkili bir yöntem sunduğunu gösterdi.

ekran-resmi-2025-07-13-14-31-50.png

FOSİL MİRASINI KORUMAK ÖNCELİK

Araştırmalar sırasında yalnızca minimum düzeyde numune alındı ve tüm çalışmalar Güney Afrika’nın kültürel miras yasalarına uygun yürütüldü. Yerel laboratuvarlar sürece dahil edilerek bilimsel kapasite artırıldı.

Bu çığır açıcı teknik sayesinde, Afrika’da bulunan en eski insan atalarının genetik geçmişi artık daha net şekilde analiz edilebilecek. Gelecek analizler, insan soy ağacındaki karanlık noktaları aydınlatma potansiyeli taşıyor.

new-clues-from-2-milli-001.jpg