ABD merkezli çip üreticisi Intel, 2025 yılı içinde toplam 25 bin çalışanıyla yollarını ayırmaya hazırlanıyor. Şirketin yeni CEO’su Lip-Bu Tan tarafından çalışanlara gönderilen bilgilendirme notunda, ciddi bir yeniden yapılanma sürecinin başladığı vurgulandı. Tan, “Artık boş çek kalmadı” diyerek şirketin harcama alışkanlıklarına neşter vuracağını açıkça dile getirdi.
Tan’ın göreve gelişi, Intel'in özellikle yapay zeka ve yarı iletken alanlarındaki rakiplerine karşı yaşadığı stratejik kayıpların hemen ardından gerçekleşti. Uzun süredir mali tablolarında gerileme yaşayan şirketin, radikal bir küçülme süreciyle kârlılığı tekrar yakalamayı hedeflediği belirtiliyor. ABD’nin en büyük teknoloji üreticilerinden biri olan Intel, bu kesintilerle yaklaşık %22 oranında iş gücünü azaltmış olacak.
ZARARLAR DERİNLEŞTİ, ÇIKIŞ ZORLAŞTI
Intel’in 2023 ve 2024 yıllarına ait finansal raporları, şirketin gelirlerinde %15’e varan düşüşler yaşadığını gözler önüne sermişti. Özellikle bulut altyapısı, AI çipleri ve mobil işlemci alanlarında yaşanan rekabet baskısı, şirketin pazar payını zayıflattı. Yapay zeka işlemcileri konusunda Nvidia ve AMD gibi rakiplerinin gerisinde kalan Intel, ayrıca Çin'deki pazar payını da koruyamadı.
Tan’ın liderliğinde başlatılan yeniden yapılanma programı kapsamında sadece personel sayısında azalma değil, aynı zamanda yan haklar, seyahat bütçeleri ve ofis alanları da gözden geçiriliyor. Şirketin California’daki bazı kampüslerinde küçülmeye gidilmesi planlanıyor.
‘BOŞ ÇEK DÖNEMİ BİTTİ’
Intel CEO’su Tan, çalışanlara gönderdiği notta şu ifadelere yer verdi: “Dönüşüm kaçınılmaz. Harcamalarda daha akılcı, yatırımda daha stratejik olmak zorundayız. Artık boş çek kalmadı.” Tan’ın bu açıklaması, şirketin yıllardır sürdürdüğü yüksek bütçeli projelere ani bir fren anlamına geliyor.
Teknoloji piyasasındaki belirsizlik, özellikle pandemi sonrası değişen tedarik zincirleri ve artan üretim maliyetleri, Intel gibi dev şirketleri daha temkinli kararlar almaya zorluyor. Buna karşın Tan, uzun vadede daha çevik ve sürdürülebilir bir Intel vizyonu sunduğunu ifade ediyor.
Intel’in hisseleri, bu gelişmenin ardından New York borsasında %3,7 oranında değer kazandı. Yatırımcılar, alınan sert kararların şirketin geleceği açısından olumlu etkiler doğuracağına inanıyor. Ancak işten çıkarılacak olan binlerce çalışan için bu sürecin oldukça sancılı geçeceği tahmin ediliyor.
Intel'in bu radikal kararları, yalnızca kendi şirket içi yapısını değil, aynı zamanda küresel teknoloji sektöründeki iş gücü dengelerini de etkileyebilir. Sektör uzmanları, benzer maliyet kesintilerinin başka şirketlerde de görülebileceğini belirtiyor. Tan’ın attığı adımlar, sadece bir CEO değişiminin ötesinde, tüm teknoloji endüstrisinde yeni bir dönemin habercisi olabilir.
