Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4 Mart 2024’te düzenlenen Bakanlar Kurulu Toplantısı'nın ardından yaptığı konuşmada: “Irak sınırlarımızı güven altına alacak çemberi tamamlamak üzereyiz. İnşallah bu yazın Irak sınırlarımızla ilgili meseleyi kalıcı olarak çözüme kavuşturmuş olacağız. Türkiye'yi, güney sınırları boyunca kuracağı bir teröristanla dize getireceğini düşünenlere yeni kabuslar yaşatacak hazırlıklarımız var” dedi. (1)

***

1978 yılında kurulan PKK (Kürdistan İşçi Partisi) bölücü terör örgütü, 1985 yılından itibaren köy baskınlarına yöneldi ve toplu katliamlar dönemini başlattı. 1994-1999 yılları arasında yapılan operasyonlarla ağır kayıplar verdi. 1999’da, terörist başının yakalanarak Türkiye’ye teslim edilmesi, terör örgütü açısından bir şoktu. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidara geldiği 2002 yılında, PKK’nın gücü iyice zayıflamıştı. 2002 yılında şehit sayısı, altı güvenlik görevlisidir. (2) PKK elebaşı Öcalan’ın 1999’da yakalanmasının ardından, toparlanmak için eylemsizlik kararı alan terör örgütü, 2004 yılından itibaren silahlı eylemlerini tekrar başlattı.

Terör örgütünün şiddet eylemleri, 2007-2008 yıllarında zirveye ulaştı. (3)

***

Temmuz 2009’da, “Demokratik Açılım Süreci” başlatıldı. Terör örgütü silah bırakmadan başlatılan bu sürecin, stratejik bir hata olduğu çok ağır maliyet ödenerek görüldü.

PKK ile Devlet’in istihbarat organı arasında, “Oslo Görüşmeleri”nin yürütüldüğü 2012’de basında yer aldı.

2013’te terörist başı ile yapılan görüşmeler sonucunda, “İkinci Açılım” süreci başlatıldı. Türkiye’de terör sorununun biteceği yönünde iyimser bir hava estirildi. 21 Mart 2013’te, Diyarbakır’da Nevruz kutlamalarında toplanan halka, terörist başı Öcalan’ın mektubu okundu ve bu görüntü televizyonlarda canlı olarak yayımlandı. Bu adım, Devlet’in önemli bir stratejik hatasıydı.

1 Eylül 2013’te, Dünya Barış Günü nedeniyle HDP, Diyarbakır’da bir miting düzenledi. Mitingde PKK marşı okundu, bu arada PKK’nın Suriye kolu PYD terör örgütünün eş başkanı Asya Abdullah da mitinge katıldı. (4) 2015 yılına gelindiğinde, PYD Suriye’nin kuzeyinde PKK Koridoru’nun taşlarını döşeyecek ve Türkiye için büyük bir tehdit olacaktı. Devlet, bu tehdidi görememiş miydi?

***

Çok değil, iki yıl sonra, Suriye ABD tarafından bölünecek, 23 milyon nüfuslu Suriye’nin 13 milyonu evlerini terk edecekti. Resmî sayılara göre, 4 milyon civarında Suriyeli sığınmacı Türkiye’ye yerleşecekti. Türkiye’nin Suriye sınırında bir “PKK Devleti”nin tohumları atılacaktı. IŞİD terör örgütü de Hatay sınırındaki İdlib’te ABD’nin Küçük Afganistan’ı olacaktı. Türkiye’nin BEKA sorunu artık sadece PKK terör örgütü değil; Suriye’deki PYD/PKK terör örgütü, IŞİD/El Kaide türevi terör örgütleri ve Türkiye’ye akın eden göçmenler/sığınmacılar olacaktı.

***

31 Mart 2019’da Türkiye’de yerel seçimler yapıldı. İstanbul seçimleri 23 Haziran 2019’da yenilendi. Terörist başı Abdullah Öcalan’ın İstanbul seçimine yönelik çağrısını içeren mektubu, devletin haber ajansı “Anadolu Ajansı” tarafından servis edildi. PKK terör örgütünün sözde eski yöneticisi ve binlerce asker ile sivilin ölümünden sorumlu olan terörist başının kardeşi Osman Öcalan, devlet kanalı olan TRT Kurdi’de açıklama yaptı. Devlet televizyonunda (TRT Kurdi) mikrofon uzatılan Osman Öcalan, “Ekrem İmamoğlu ciddi bir mesaj vermedi Kürtler için. Elinden geldiğince Kürtlerden kaçtı ve kendini onlardan bağımsız tutmaya çalıştı. Kürtler için CHP’nin hiçbir projesi yoktur” dedi. Türkiye, terörist Osman Öcalan hakkında kırmızı bülten çıkarırken, devletin kurumu olan TRT'nin teröristle röportaj yapması oldukça dikkat çekiciydi. (5) Ve, büyük bir stratejik hataydı.

***

Türkiye, güneyinde oluşan terör koridorunu önlemek amaçlı Suriye’ye yönelik üç operasyon düzenledi: 24 Ağustos 2016’da; Fırat Kalkanı Harekâtı; 20 Ocak 2018’de, Zeytin Dalı operasyonu ve 9 Ekim 2019’da “Barış Pınarı” harekâtı.

Türkiye’nin 9 Ekim 2019 günü başlattığı “Barış Pınarı” operasyonu, 17 Ekim 2019’da Türkiye-ABD arasında yapılan anlaşma sonucu hedefine ulaşmadan durduruldu. ABD Başkan Yardımcısı Pence ve Dışişleri Bakanı Pompeo, Trump’ın talimatıyla operasyonun sonlandırılması için Türkiye’ye geldiler. 17 Ekim 2019 günü, Ankara’da yapılan görüşme sonucunda, ABD “ateşkes” ilan edildiğini, Türkiye ise “operasyona ara verme” konusunda anlaştıklarını açıkladılar. Dolayısıyla, Barış Pınarı Harekâtı siyasi ve askeri hedefini gerçekleştirmeden durdurulmuş oldu. Bu da Devlet’in önemli bir stratejik hatasıydı. Çünkü, terör devletçiği kuruluyordu.

***

Yıl 2024… PKK/PYD terör örgütü ABD’nin kararlı ve ısrarlı desteğiyle sürekli güçleniyor. Devletçik gücüne erişti. Türkiye’nin Irak’ta PKK terör örgütüne karşı her türlü önlem alması elbette önemlidir. Ancak, terörle mücadelede “Ağırlık Merkezi” Suriye’de PKK/PYD terör örgütü olmuştur. Irak’ta PKK terör örgütüne karşı yapılacak geniş kapsamlı bir operasyonda, PKK teröristleri Suriye’de PYD/YPG bölgesine kaçacaklardır. ABD’nin amacı da zaten bu… PKK’nın Suriye’ye kaydırılarak devletçik hedefini gerçekleştirmek. Böylece, Kuzey Irak, Suriye’nin kuzeyi ve Doğu Akdeniz’e ulaşan bir SEVR devleti… Hatay ve sınır kentlerinde demografik yapının değişim süreci de ABD’nin hedefi için önemli bir halka… Türkiye bu büyük tuzağı görmeli…

Bu nedenle, Türkiye terörle mücadele stratejini değiştirmeli, Suriye ve Irak’ı bir bütün olarak, tek bir coğrafya şeklinde düşünmeli ve odak noktasını Suriye’ye kaydırmalıdır. Tehdit değerlendirildiğinde, PKK/PYD/YPG terör örgütünün işgal ettiği Suriye’deki Fırat’ın doğusuna operasyon daha çok önem taşır. 2019 Ekim’inde durdurulan Barış Pınarı Operasyonu, ABD’nin karşı çıkması nedeniyle 4.5 yıl geçmesine rağmen henüz tamamlanamadı. 4.5 yılda, ABD PKK/PYD terör örgütünü devletçik gücüne çıkardı.

***

Irak’la, Körfez ülkeleriyle, Mısır’la ilişkilerin onarılması için atılan adımlar, Suriye’yle de başlatılmalıdır. Hem terör örgütleriyle mücadele hem de sığınmacıların ülkelerine dönmesi açısından Suriye’yle işbirliği adımları gecikmeden atılmalıdır. ABD’nin büyük tuzağı, ancak bu adımla önlenebilir.

Ve Türkiye, terörle mücadeleyle birlikte sığınmacıları/göçmenleri ülkelerine gönderme adımı atmadan, BEKA sorununu tümüyle yok edemeyeceğini bilmelidir.

Terörle mücadele ve göçmenlerin geri gönderilmesi, iç politikaya alet edilmemesi gereken Milli sorunlardır.

Kaynakça:

(1) https://www.trthaber.com/haber/gundem/cumhurbaskani-erdogan-irak-sinirlarimizi-guven-altina-alacak-cemberi-tamamlamak-uzereyiz-841916.html

(2) https://www.ntv.com.tr/turkiye/2002-6-sehit-2012-123-sehit,I13imXKSXkCuxc94VXYPSg

(3) Alaettin Parmaksız, PKK Gerçeği, Pozitif Yayınları, İstanbul, 2009; Osman Ararat, PKK Terörü ve Türkiye, Andaç Yayınları, Ankara, 2015.

(4) Osman Ararat, PKK Terörü ve Türkiye, Andaç Yayınları, Ankara, 2015.

(5) “Binlerce askeri şehit eden Osman Öcalan TRT'ye böyle çıktı”, odatv4.com, 22.06.2019,

https://www.odatv4.com/guncel/binlerce-askeri-sehit-eden-osman-ocalan-trtye-boyle-cikti-22061938-163488 (erişim tarihi: 21.03.2023, 16.00).

(6) Naim Babüroğlu, Yalanlar ve Gerçekler, İnkılap Kitabevi, 2023.