Uluslararası bilim insanları, özellikle ateş, şiddetli kas ağrısı ve belirtilerin süresi gibi kritik faktörlere dikkat çekerek, bu iki durumu kesin olarak ayırmanın yollarını ortaya koydu.
Sonbahar ve ilkbahar dönemlerinde sıkça görülen solunum yolu rahatsızlıkları, halk sağlığı uzmanlarını endişelendiren bir ikilem oluşturdu.
ALERJİK RİNİT Mİ YOKSA GRİBAL ENFEKSİYON MU?
Zira burun akıntısı, tıkanıklık ve hapşırma gibi ortak belirtiler nedeniyle birçok kişi, yanlış teşhis ve gereksiz ilaç kullanımına yöneldi. Uluslararası düzeyde bilimsel araştırmalar ve önde gelen yabancı uzmanların açıklamaları, bu ayrımı ortaya koydu.
ATEŞ YOKSA DİKKAT! KRİTİK FARKLAR BELİRLENDİ
New York Üniversitesi Tıp Merkezi'nden immünoloji uzmanı Dr. Eleanor Vance, alerji ve gribin vücuttaki işleyiş mekanizmalarının tamamen farklı olduğunu ifade etti. Vance, özellikle ateş ve şiddetli vücut/kas ağrılarının grip için temel göstergeler olduğunun altını çizdi. Dr. Vance, “Alerjiler, bağışıklık sisteminin zararsız maddelere (polen, toz akarı vb.) karşı aşırı bir tepki üretmesiyle meydana gelirken, grip bir virüs enfeksiyonudur. Alerjide nadiren hafif yorgunluk görülse de, yüksek ateş ve günlük aktiviteyi engelleyecek boyutta bir halsizlik kesinlikle tabloya eşlik etmez” şeklinde konuştu.
BİLİMSEL VERİLER SÜREYİ İŞARET ETTİ
Öte yandan, Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu'nda (LSHTM) görevli epidemiyolog Prof. Dr. Michael O’Connell, belirtilerin süresine odaklanan bilimsel çalışmaları paylaştı. O’Connell’in aktardığı bilgilere göre, grip belirtileri genellikle 7 ila 10 gün içinde zirve yapıp azalırken, alerjik rinit belirtileri alerjen maruziyeti devam ettiği sürece sürdü, hatta haftalarca ya da aylarca devam etti. Prof. O’Connell, "Mevsimsel olarak her yıl aynı dönemde tekrarlayan ve özellikle dışarıdayken artan, ardı ardına gelen hapşırmalar, alerji lehine güçlü kanıtlardır" görüşünü bildirdi.
BURUN AKINTISININ RENGİ BELİRLEYİCİ OLDU
Mayo Clinic’ten Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Henry Fischer ise burun akıntısının karakteristiğinin teşhiste önemli bir rol oynadığını belirtti.
Dr. Fischer, alerjik rinit vakalarında burun akıntısının genellikle şeffaf ve sulu olduğunu, ancak grip ilerledikçe akıntının kıvamının koyulaşabildiğini ve sarı/yeşil renge dönüştüğünü kaydetti. Ayrıca alerjide gözlerde kaşıntı ve sulanmanın yaygın olduğunu, bu durumun gripte nadiren veya hafif bir şekilde görüldüğünü söyledi.
KESİN TANI İÇİN TEST ŞART
Uzmanlar, kesin tanı için tıbbi geçmişin değerlendirilmesi ve alerji testlerinin (cilt veya kan testi) hayati önem taşıdığını vurguladı.
Kan testinde, alerjik reaksiyonlarla yakından ilişkili olan İmmünoglobulin E (IgE) antikorlarının miktarının ölçülmesinin, alerji tanısında kritik bir rol üstlendiği aktarıldı. Bu bilimsel yaklaşımlar, yanlış tedavilerin ve antibiyotiklerin gereksiz kullanımının önüne geçilmesinde önemli bir adım oluşturdu.