Pandemi sonrası bağışıklık sistemini güçlendirme arayışı, D vitamini takviyelerine olan talebi patlattı. Ancak uzmanlar, bilinçsiz ve aşırı kullanımın ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği konusunda alarm verdi.

Böbrek taşından kalp ritim bozukluklarına, hatta damar sertliğine kadar pek çok riskle karşı karşıya kalabilirsiniz. Bilimsel araştırmalar ve uluslararası uzman görüşleri, D vitamini kullanımında hekim kontrolünün hayati önem taşıdığını ortaya koydu.

İç Hastalıkları Uzmanları, D vitamini kullanımındaki artışın koronavirüs salgını sonrası hız kesmeden devam ettiğini belirterek, “Her vitaminin fazlası zarar. D vitamini eksikliği ciddi bir sağlık sorunu olsa da, bilinçsiz kullanımı böbrek ve kalp sağlığını riske atıyor” dedi.

Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), yetişkinler için günlük üst tolerans limitini 4.000 IU (100 mikrogram) olarak belirlerken, bu dozun uzun süreli aşılmasının hiperkalsemi (kanda kalsiyum artışı), böbrek taşı ve kalp ritim bozuklukları gibi komplikasyonlara yol açabileceğini vurguladı.

Harvard Tıp Fakültesi’nden Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Anastassios G. Pittas, D vitamini toksisitesinin (zehirlenmesinin) nadir ancak ciddi bir durum olduğunu ifade etti. Pittas, “Yüksek doz D vitamini, vücutta kalsiyum birikimine neden olabilir. Bu, damarlarda kalsifikasyon ve böbreklerde taş oluşumu gibi sorunları tetikleyebilir” dedi.

The New England Journal of Medicine’da yayımlanan bir çalışmada, 4.000 IU üzeri dozların uzun süreli kullanımının kardiyovasküler riskleri artırabileceği belirtildi.

AŞIRI KULLANIMIN BEDELİ AĞIR OLABİLİR

D vitamini, kemik sağlığını desteklemek, bağışıklık sistemini güçlendirmek ve kas fonksiyonlarını düzenlemek için kritik bir rol oynadı. Ancak fazla alındığında vücutta kalsiyum düzeyini yükselterek hiperkalsemiye yol açabiliyor. Bu durum, böbrek fonksiyonlarını bozabilir, kalp damarlarında kalsiyum birikimine neden olabilir ve hatta kalp krizine kadar varan ciddi sonuçlar doğurabilir.

İngiltere’deki King’s College London’dan Prof. Dr. Tim Spector, D vitamini fazlalığının belirtilerini şöyle sıraladı:

“Yeme bozukluğu, kilo kaybı, sık idrara çıkma ve kalp aritmileri gibi semptomlar, D vitamini toksisitesinin habercisi olabilir. Uzun süreli yüksek doz kullanım, damar tıkanıklığına ve böbrek taşına zemin hazırlar.”

Spector, özellikle yaşlı bireylerde bu riskin daha yüksek olduğunu ekledi.

UZMANLARDAN KRİTİK ÖNERİLER

Uzmanlar, D vitamini takviyesi almadan önce mutlaka kan testi yapılmasını ve doktor kontrolünde doz belirlenmesini önerdi.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), yetişkinler için 400-800 IU günlük doz önerirken, yeni doğanlarda 400 IU, 65 yaş üstü bireylerde ise 600 IU tavsiye ediyor.Aşırı doz kullanımı tespit edildiğinde ise takviyenin derhal kesilmesi gerekiyor. Ciddi hiperkalsemi vakalarında sıvı tedavisi, diüretik veya kortikosteroid gibi ilaçlar hekim kararıyla uygulanabilir.

DOĞRU KULLANIM İÇİN NE YAPMALI?

Kan testi yaptırın: D vitamini seviyenizi öğrenmeden takviye kullanmayın. İdeal seviye 30-50 ng/mL aralığında olmalı.

Güneş ışığından faydalanın: Günde 15-30 dakika güneş ışığı, D vitamini sentezini destekler.

Beslenmeye dikkat edin: Yağlı balıklar, yumurta sarısı, karaciğer ve D vitamini ile zenginleştirilmiş gıdalar tüketin.

Doktorunuza danışın: Kronik hastalığı olanlar, özellikle böbrek veya karaciğer rahatsızlığı bulunanlar, takviye öncesi mutlaka uzman görüşü almalı.

BİLİNÇLİ KULLANIM HAYAT KURTARIR

D vitamini, sağlığın temel taşlarından biri olsa da, yanlış kullanımı ciddi sonuçlar doğurabilir.

Uzmanlar, bu “güneş vitamini”ni bilinçli ve doktor kontrolünde kullanmanın önemini vurguladı.