İYİ Parti Kocaeli Milletvekili ve Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, Meclis’te katıldığı canlı yayında gündemi değerlendirdi.
Halk TV’nin canlı yayınında konuşan Türkkan, Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi’nin şehit edilmesine ilişkin konuşan Türkkan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kutuplaşmayı bir seçim kampanyası haline getirdiğine dikkat çekerek “Toplumda herkes cinnet hali içerisinde” ifadelerini kullandı.
Türkkan’ın açıklamaları şöyle:
“Biraz önce Rize’deki haberi ben de sizinle birlikte aldım. Bir polis memurunun emniyet müdürünü öldürebileceği cinnet halini de düşünmek lazım. Bir polis bu noktaya niye gelir? Bunun yaşam şartlarına bakmak lazım ciddi bir cinnet hali var. Toplumda herkes cinnet hali içerisinde. Ben bunu şuna bağlıyorum Sayın Cumhurbaşkanı Seçim kazanma metodu haline getirdi. İnsanları birbirine düşman edecek, o kutuplaşmanın bir kısmından aldığı oyla da iktidara gelecek. İyi tamam da bu insan sen iktidar olduktan sonra bu toplumda birlikte yaşamaya devam etmek zorunda."
"Türkiye AKP’ye oy verenler ve vermeyenler halinde gettoya ayırmamız mümkün değil. Siz bu kutuplaşmadan sonra kendimiz siyasi rant elde edip iktidarı elde ediyorsunuz ama bu insanlar o düşmanlığı birbirine terk etmiyor. Sokakta, iş yerinde insanlar birbirine husumet içinde davranmaya devam diyor. Sayın Erdoğan’ın bu noktaya evrilmek için çok hızlı koştuğunu görüyorum aslında ne kadar güzel çıkmıştı insanların karşısına, insanlar onu da sevmişti."
"Şu anda bu kabul kendini nefrete dönüştürmüş durumda. Kendisine oy verenler seviyor, vermeyenler ise nefret ediyor. Sayın Erdoğan’ın da işi çok zor bu durumda. Kendisinden bu kadar nefret eden bir toplumun içerisinde Cumhurbaşkanlığı yapmak kolay bir şey mi? O yüzden üç bin polisle geziyorsun. Bu ülke kendisini yöneten tüm insanlara çok sahip çıkmıştır. Oy vermese de sevmişti. Ama Sayın Erdoğan, Türkiye’de önemli bir kesimin nefretini çekmeyi başardı. Bu noktaya kendi mi geldi, danışmanları tarafından mı bu noktaya geldi?"
"Bu ülkenin Cumhurbaşkanı sokakta elini kolunu sallayarak gezebilmeli. Oy vermeyen en fazla selam vermeyebilir. Ama oy vermeyen insanın nefret duyacağı bir noktaya gelmek kolay olmadı, Sayın Cumhurbaşkanı için zorladı ve başardı sonunda.”
