Canan Kaftancıoğlu İstanbul İl Başkanlığı’nı bırakacağı tarihi açıkladı

Canan Kaftancıoğlu İstanbul İl Başkanlığı’nı bırakacağı tarihi açıkladı
Canan Kaftancıoğlu, Fatih Altaylı’ya yaptığı açıklamada, 1.5 ay sonra İstanbul İl Başkanlığı görevini bırakacağını açıkladı.

Gazeteci Fatih Altaylı, Canan Kaftancıoğlu ile görüşmesini köşe yazısına taşıdı.

1,5 AY SONRA GÖREVİ BIRAKIYOR
Kaftancıoğlu’nun “1,5 ay sonra il başkanlığını devrediyorum ve rahatlıyorum” dediğini aktaran Altaylı şu ifadeleri kullandı:

Dün CHP İstanbul İl Başkanı ile uzun bir telefon konuşması yaptık. Telefonla konuşmaktan pek de hoşlanmayan benim için hayli uzun bir konuşma.

Biz Canan Hanım ile konuşurken, partisinin genel başkanı ekranda konuşuyormuş, galiba ikimizin de bundan haberi yoktu.

Kaftancıoğlu’nun beni arama nedeni, Zoom toplantısına katılan CHP’lilerin Kurultay süreci başladıktan sonra Kılıçdaroğlu’na muhalif örgütlerin görevden alınması ile ilgili suçlama ve benim de bununla ilgili “Erdoğan bile daha demokratik olabilir” yorumunu yapmam.

Canan Hanım bununla ilgili bilgi vermek için aramış.

“1,5 ay sonra il başkanlığını devrediyorum ve rahatlıyorum” diye başladı söze.

SIZAN ZOOM TOPLANTISI
Kaftancıoğlu’nun İmamoğlu ve CHP’li bazı isimlerin sızan zoom toplantısıyla ilgili görüşlerini de aktaran Altaylı şu ifadeleri kullandı:

Canan Kaftancıoğlu’nun Zoom toplantısı ile ilgili eleştirileri ise, aslında birkaç gündür bana ulaşan pek çok CHP’linin ve CHP’li eski yeni önemli belediye başkanlarının eleştirileri ile paralel.

Zoom toplantısının kayıtlarının ortalığa döküldüğü gün ilk arayan eski bir belediye başkanı, “CHP’de değişim şart ama bu değişimi yapacak olanlar 12 yıldır Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanında durup, her hatasına ortak olanlar ve her hatasını alkışlayanlar değil. Kemal Bey başarısız da, bu adamlar mı başarılı ki, şimdi değişimi de bunlar yapacaklarını söylüyorlar. Hadi canım güldürmesinler beni” demişti.

Canan Kaftancıoğlu da aynı sözlerle olmasa da aynı fikirde. Uzun anlatımından anladığım “Değişim şart ama bu isimlerle değil” diye düşündüğü. Ekrem İmamoğlu’nu da net olmamakla ve içten pazarlıklı olmakla suçluyor.

Ancak Ekrem İmamoğlu’nun şu an CHP’nin elindeki en güçlü siyasi figür olduğu konusunda benimle hemfikir. Ama iyi bir genel başkan olacağını düşünmüyor.

İmamoğlu ile yerel seçim döneminde iyi bir ikili ekip oluşturduklarını söylediğim zaman hak veriyor. Şimdi neden İmamoğlu’nun karşısına geçtiğini sorduğum zaman ise “yazılmamak” kaydı ile bütün süreci anlatmaktan çekinmedi. Tek bir olay değil, bir birikim olmuş anladığım. Tutulmayan sözler, bağlı kalınmayan ilkeler üst üste toplanmış.