Beşiktaş'ta 2 Kasım'da yapılacak Mali Genel Kurul öncesi Denetim Kurulu Başkanı Gökhan Tiryaki imzalı 24 Ekim 2025 tarihli rapor yayınlandı. Raporda 1 Haziran 2024 - 31 Mayıs 2025 tarihleri arasındaki yönetim işlemleri incelendi. Eski başkanlar Hasan Arat, Hüseyin Yücel, yönetici Kaan Şakul hakkında ağır suçlamalar bulunuyor.
TROLLER DEŞİFRE OLDU
Rapordaki en önemli bilgiyse dönemin başkanı Hasan Arat'ın kendisine bağlı bir paralel iletişim ekibi kurarak sosyal medyada organize bir şekilde dezenformasyon yaptırdığının belirtilmesi oldu. Bu yapı kullanılarak Arat döneminde yapılan transferler hakkında abartılı övgüler yaptırıldı. Maliyetlere karşı yapılan itirazlar bastırıldı. Yüksek ücret ödenerek sözleşmeleri feshedilen oyuncular hakkında da karalama kampanyası gerçekleştirildi. Bu oyuncular itibarsızlaştırılmaya çalışıldı. Algı yönetimi yaptırarak kulübe zarar verildi. Dönemin yönetim kurulunun bazı üyeleri medya organlarını hedef göstererek baskı altına aldı. Böylece kendi kararlarını destekleyecek şekilde medyayı manipüle etti. Raporda, "Uzun süreden beri sosyal medyada organize bir şekilde algı yönetimi manipülasyon yapmak suretiyle kulübümüze zarar veren hesapların var. Organize hareket eden bu oluşumlar hakkında kurulumuzca ayrı bir rapor düzenlenecek" denildi.
ÇİFT BAŞLI FUTBOL YÖNETİMİ BEŞİKTAŞ'I YAKMIŞ
Denetim Kurulu'ndaki tespitler trol ordusuyla sınırla kalmadı. 3 Aralık 2023 - 1 Aralık 2024 arasındaki transferler de mercek altına alındı. Dönemin başkanı Hasan Arat, yönetim kurulu üyeleri, genel müdür, finans ve idari Direktörlükler, satın alma ve hukuk birimleri, profesyonel çalışanlar, menajerler dahil 100'ün üzerinde kişiyle doğrudan görüşme yapıldı. Yapılan incelemeler neticesinde; kulüpte futbol yapılanması başta olmak üzere tüm departmanlarda çok başlılık olduğu tespit edildi. Bu durumun zaafiyete yol açtığı kulübü hesapsız ve plansız transfer harcamalarına sürüklediği vurgulandı. Bundan sonra Beşiktaş'ın nakit sıkıntısına girdiği ve yönetim kurulunun opsiyonlu kiralama sözleşmeleri ve bonservis bedellerinin taksitlendirilmesi gibi yöntemlere başvurduğu belirtildi. Raporda, "Bu durum mevcut dönemde nakit akışındaki dengesizlikleri geçici olarak azaltırken, yüksek maliyetlerin gelecek sezonlara ötelenmesine yol açmıştır. Böylece kulübün finansal sürdürülebilirliğini tehdit eden uzun vadeli yükler birikmiştir" denildi.
SCOUT RAPORU OLMADAN TRANSFERLER YAPILMIŞ
Rapora göre transfer süreçlerinde kurumsal standartlar işletilmedi. Gerekli teknik rapor ile scout değerlendirmeleri yapılmadı. Kulüp orantısız maaş ve bonservis yükü altına sokuldu. Borç seviyesini olağanüstü arttı. Mali yapı olumsuz yönde etkilendi. Sportif kararlarla mali disiplin arasında uyum sağlanamadı. Kulübün stratejik bütünlüğünü zedelendi.
Raporda transfer döneminde kulüpte fiili olarak 2 sportif direktörün (Samet Aybaba ve Brad Friedel) aynı anda görev yaptığı ve yaşanan çatışmalardan dolayı Kulübün maddi-manevi zarara uğratıldığı, bu durumun da ana sorumlusunun dönemin başkanı Hasan Arat olduğu belirtildi.
SAMET AYBABA, HASAN ARAT VE KAAN ŞAKUL TARAFINDAN DEVRE DIŞI BIRAKILDI
Raporda şöyle denildi: "Samet Aybaba'nın Brad Friedel göreve başladıktan sonra Hasan Arat ve Kaan Şakul'un talimatlarıyla devre dışı bıraktırılarak transferler ve diğer kadro yapılanmasının dışında tutuldu. Samet Aybaba da buna karşılık Brad Friedel'in sözleşmesi, transfer görüşmeleri gibi kulüp için ticari sır kapsamında olan bilgileri basın önünde açıkladı. Bu durum Beşiktaş'a zarar verdi."
HÜSEYİN YÜCEL KENDİ TRANSFER EKİBİNİ OLUŞTURMUŞ
Raporda iki sportif direktörün yanı sına dönemin Beşiktaş 2. Başkanı Hüseyin Yücel'in kendine bağlı bir oyuncu izleme ve transfer ekibi oluşturduğu ve bu durumun Beşiktaş'ı kurumsal yapısından uzaklaştırdığı vurgulandı. Yücel'in Beşiktaş'ın nakit akış dengesini bozacak derecede yüksek maliyetli birtakım transferleri bu ekiple yapması finansal anlamda tehdit unsuru oldu.
KAAN ŞAKUL TRANSFER KOMİTESİNİ DEVRE DIŞI BIRAKMIŞ
Raporda dönemin yöneticisi Kaan Şakul da transfer komitesini devre dışı bırakmakla suçlandı. Şakul için şu tespitler yapıldı:
* Oyunculara yapılan tekliflerinin çoğunda imzası var ve bu transferlerde aktif rol oynadı.
* Transferlerde maddi boyutla ilgili görüş vermek dışında oyuncu önermek, önerilen oyuncuyu reddetmek, gönderilecek oyunculara karar vermek, transfer teklifi göndermek, gelen transfer tekliflerini reddetmek gibi teknik konuları da içerecek derecede aktif rol oynadı.
* Transfer komitesini devre dışı bırakarak gerçekleşen birçok transferde etkin rol oynadı.
* Sadece mali yönden değil kadro planlaması ve oyuncu seçiminde de etkin rol oynadı. Kendisiyle ilişkili bir oyuncu izleme birimi ile sportif direktör/yönetim danışmanı Brad Friedel vasıtasıyla dönemin teknik direktörü Giovanni Van Bronckhorst'a oyuncu önerdi.
* Dönemin Başkanı Hasan Arat'ın direktifleri doğrultusunda diğer Sportif Direktör Samet Aybaba’yı devre dışı bıraktı. Brad Friedel üzerinden kadro yapısına müdahale etti. Böylece Sayman ve Genel Sekreterlik
görev ve yetkilerini aşacak şekilde hareket ederek kulübü zarara uğrattı.
* Görevde olduğu dönemde gerçekleşen transferlerle kulübü mali açıdan zor duruma soktu. Toplam yükümlülükler bu transferlerle birlikte olağandışı bir şekilde arttı. Bu borç artışının sorumluluğu onun oldu.

TRANSFER ENKAZI: BORÇLARDA BÜYÜK ARTIŞ
Raporda Beşiktaş'ın söz konusu bir yıl içinde nakit akış dengesi olağandışı bir şekilde bozulduğu belirtilerek "Borçlarda TL bazında yüzde 75, euro bazında yüzde 53 oranında bir artış oldu. Artan borç yükü ve bozulan nakit akışıyla ilgili olarak transferde etkin rol oynadığı tespit edilen Hasan Arat, Hüseyin Yücel ve Kaan Şakul'un sorumlulukları var" denildi.
ÇATI İHALESİNDE SUİSTİMAL ŞÜPHESİ
Raporda transferler dışında stadyum ve çim saha ihalelerindeki işlemlerde de şüpheli hareketler bulundu. Tüpraş Stadyumu'nun çatı mebran yenilenmesi için ihale açıldı. Etna Yapı 951 bin 318,69 Euro'luk teklif vermesine rağmen Tensaform firması ile 1 milyon 195 bin 200 euro'luk sözleşme imzalandı. Raporda bu durumun 'suistimal' olabileceği belirtildi ve sözleşme için 'izaha muhtaç' ifadesi kullanıldı.
AYDINLATMA İHALESİNDE DÜŞÜK TEKLİF GİZLENDİ
Tüpraş Stadyumu aydınlatma projesi için ihale yerine teklif alma yöntemi uygulandı. Şah Elektrik Inşaat Çelik Taah.Tic. A.Ş. ile KDV hariç 2 milyon 200 bin euro karşılığı anlaşma sağlandı, iskonto ile KDV dahil toplam tutar 2 milyon 250 bin euro'ya imzalar atıldı. Rapora göre Denetim kurulu'na gönderilen iki şirketten gelen teklif göstermelikti. 2024 mayıs ayında G...T... isimli firmadan gelen daha düşük teklif de gizlendi. Raporda, UEFA'dan somut bir kriter bulunmamasına karşıh bu harcamanın yapılmasının kulübün menfaatleri ile uyuşmadığı vurgulandı.
ÇİMDE DE ŞÜPHE
Tüpraş Stadyumu ve Nevzat Demir Tesisleri'nde yer alan çim sahaların yenilenmesi için ihale açılmadı. Sadece iki firmadan teklif alındı. 2023 yılında birçok sorun yaşanmasına rağmen FBK firmasıyla inşaat işleri için 19 milyon 750 bin TL, Hibrit montaj işleri için 662 bin 400 euro'luk anlaşma yapıldı. Kulüp profesyonellerinin ihale yapılması yönünde yazılı bildirim yapmalarına rağmen teklif alma usulünün seçilmesi suistimale açık bir durum olarak değerlendirildi. Gerek aydınlatma gerek çatı gerekse çim ihalesinde alınan kararlardan dönemin Başkanı Hasan Arat ile birlikte yöneticiler Kaan Şakul ve Çağlayan Tuğal sorumlu tutuldu.