Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Evren Devrim ZELYUT

Evren Devrim ZELYUT

Enflasyon şokuna hazır olun!

Önümüzdeki dönemde vatandaşın alım gücünü düşürecek, refah seviyesini geriletecek oldukça tatsız bir gelişme yaşayacağız. Kuvvetli bir enflasyon dalgası Türk ekonomisine vuracak.

Hatırlarsanız 2018 yılı Ağustos ayında 'Brunson Krizi' ile kur 7,21'e vurduğunda takip eden aylarda enflasyonun yüzde 25 seviyesine tırmanarak ekonomide büyük bir durgunluk yarattığına şahit olmuştuk. Kur düşüşü ile birlikte enflasyonda gerilemiş ancak imalat sanayi yediği darbeyi atlatamamıştı.

Bu olumsuz tabloya 'kur geçişkenliği' neden oluyor. Yani dış girdiyi yüksek kurdan ithal ederek üretim yaptığınızda firma maliyetleri yükseliyor. Pahalı ürünler üretiyorsunuz. Bu ürünler de piyasada alıcı bulmuyor ve ekonomi durgunluğa giriyor.

Bunlar son iki yıldır yazılan çizilen konulardı. Bizim için yeni olan ise 7,40 seviyesine ulaşan dolar/TL seviyesinin şimdi 'kur geçişkenliği' ile yeni bir enflasyon süreci oluşturacak olması.

Aynı mekanizma imalat sanayimizde yine yavaş yavaş işlemeye başladı. Uzun süre 6,85 seviyesinde duran dolar/TL kurundan ithal edilen girdiler bitmeye başladı. Firmalar yarı mamulleri 7,20-7,40 aralığındaki kurdan almaya başladılar. Bu durum önümüzdeki üç ayda bahsettiğimiz 'enflasyon şokunu' gündeme getirecek.

Dışa bağlı üretim sisteminin enflasyon oluşturduğu bir gerçek. Enflasyon ise 'baskı altındaki faizler' nedeni ile Lira'dan dövize kaçış doğuruyor. Dövize talep ise kuru yükselterek yeni enflasyon dalgalarına olanak tanıyor. Bu kısır döngüyü kırmak için hükümet ise sadece 'müjdelere' güveniyor. Oysa 45-50 milyar dolarlık bir gaz kuyusu ancak Türkiye'nin bir yıllık cari açığına denk. O da bütün rezervi anında nakit olarak karşınıza koyarsa…

Yukarıda anlattığım enflasyon mekanizmasının önümüzdeki dönemde bizleri vuracağını sadece ben söylemiyorum. İmalat sanayimizden gelen raporlar da beni teyit ediyor.

Şöyle ki, Merkez Bankamız imalat sanayinde faaliyet gösteren 1761 işyeri ile görüşerek 2020 yılı Ağustos ayına ait 'İktisadi Yönelim Anketi' sonuçlarını açıkladı.

Buna göre Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi bir önceki aya göre 5,8 puan artarak 105,2 seviyesinde gerçekleşti. Bu durum 'Virüs' tesiri oluşan yaraların sarılmaya başlandığını gösteriyor. Ancak rapordan nakledecek olursak; "Gelecek üç aya yönelik değerlendirmede, üretim hacmi, iç piyasa sipariş miktarı ve ihracat sipariş miktarında bir önceki ayda artış bekleyenler lehine olan seyrin zayıfladığı görülmektedir."

"Ortalama birim maliyetlerde ise gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin ise güçlendiği görülmektedir. Gelecek üç aydaki satış fiyatına ilişkin artış yönlü beklentilerin güçlenerek devam ettiği gözlenmektedir."

Özetle firmalar önümüzdeki aylarda maliyetlerin ve buna bağlı fiyatların artacağını bekliyor. Peki bu iş dönüp kimi vuracak? Tabi ki zincirin son halkasını, yani vatandaşı…

 

Yazarın Diğer Yazıları