Osteoporoz, genellikle kadınlarla ilişkilendirilen bir hastalık olsa da, erkekler için de ciddi bir tehdit oluşturdu. ABD’de yapılan son araştırmalar, yaklaşık 2 milyon erkeğin bu “sessiz hastalık”tan muzdarip olduğunu ortaya koydu.

Kemikleri zayıflatarak kırılgan hale getiren osteoporoz, erkeklerde çoğu zaman fark edilmeden ilerliyor ve hayati riskler doğurdu.

Uzmanlar, erken teşhis ve yaşam tarzı değişiklikleriyle bu tehlikenin önüne geçilebileceğini vurguladı.

osteoporoz-buyuk-anadolu-hastanesi.jpg

OSTEOPOROZ ERKEKLERDE NEDEN ARTIYOR?

Osteoporoz, kemik yoğunluğunun azalmasıyla karakterize bir hastalık. ABD Ulusal Osteoporoz Vakfı (NOF) verilerine göre, 50 yaş üstü her dört erkekten biri osteoporoza bağlı kırık riskiyle karşı karşıya. Cleveland Clinic’ten Ortopedi Uzmanı Dr. Michael Roizen, “Erkekler, osteoporozun yalnızca kadınları etkilediğini düşünüyor, ancak bu yanlış bir algı. Hormonal değişiklikler, yaşlanma ve kötü yaşam alışkanlıkları erkeklerde de kemik kaybını hızlandırıyor” dedi.

Özellikle testosteron seviyelerindeki düşüş, kemik yoğunluğunu olumsuz etkileyen başlıca faktörlerden biri olarak öne çıktı.

Osteoporoz erkeklerde genellikle belirti vermeden ilerledi. Dr. Roizen, “Kemik erimesi, sessiz bir hırsız gibi çalışır. Çoğu erkek, bir kırık meydana gelene kadar hastalığın farkına varmaz” uyarısında bulundu.

Araştırmalar, sigara, aşırı alkol tüketimi, hareketsiz yaşam tarzı ve yetersiz kalsiyum ile D vitamini alımının erkeklerde osteoporoz riskini artırdığını gösterdi.

BİLİMSEL VERİLER NE SÖYLÜYOR?

Uluslararası Osteoporoz Vakfı (IOF) tarafından yayınlanan bir raporda, erkeklerde osteoporoza bağlı kalça kırıklarının ölüm riskini kadınlara kıyasla daha yüksek olduğu belirtildi.

Journal of Bone and Mineral Research dergisinde yayımlanan bir çalışma, erkeklerde osteoporozun teşhis oranlarının düşük olduğunu ve bu durumun tedavi süreçlerini geciktirdiğini ortaya koydu.

Çalışmayı yürüten Prof. Dr. John Kanis, “Erkekler, kemik sağlığı konusunda daha az taramaya tabi tutuluyor. Bu da hastalığın ileri evrelerde tespit edilmesine yol açıyor” dedi.

Kemik yoğunluğu ölçümü için kullanılan DEXA taraması, osteoporozun erken teşhisinde altın standart olarak kabul edildi.

Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden bir kemik sağlığı uzmanı olan Dr. Susan Ott, “50 yaş üstü erkeklerin, özellikle aile öyküsünde osteoporoz bulunanların, düzenli DEXA taraması yaptırması kritik” dedi.

Ayrıca, kifoplasti ve vertebroplasti gibi cerrahi olmayan yöntemler, osteoporoza bağlı omurga kırıklarında ağrıyı azaltmak ve omurga stabilitesini korumak için etkili çözümler sundu.

UZMANLAR, OSTEOPOROZ RİSKİNİ AZALTMAK İÇİN ERKEKLERE ŞU ÖNERİLERDE BULUNDU:

Dengeli Beslenme: Kalsiyum (günde 1000-1200 mg) ve D vitamini (800-1000 IU) açısından zengin gıdalar tüketilmeli. Süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler ve somon gibi besinler kemik sağlığını destekledi.

Egzersiz: Ağırlık kaldırma ve direnç egzersizleri, kemik yoğunluğunu artırıyor. Haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta egzersiz önerildi.

Sigara ve Alkol: Sigara bırakılmalı ve alkol tüketimi sınırlandırılmalı.

Düzenli Kontroller: 50 yaş üstü erkekler, kemik yoğunluğu taramalarını ihmal etmemeli.

kemikerimesi.jpg

TÜRKİYE’DE DURUM NE?

Türkiye’de osteoporozun erkeklerdeki yaygınlığı konusunda kapsamlı veriler sınırlı olsa da, Sağlık Bakanlığı’nın “İdeal Kilonu Öğren, Sağlıklı Yaşa” kampanyası kapsamında yürütülen çalışmalar, obezite ve hareketsiz yaşamın kemik sağlığını olumsuz etkilediğini gösterdi.

Uzmanlar, “Türkiye’de erkekler, kemik sağlığı konusunda yeterince bilinçli değil. Erken teşhis için farkındalık kampanyalarına ihtiyaç var” dedi.

SESSİZ HASTALIĞA KARŞI HAREKETE GEÇİN

Osteoporoz, erkek sağlığını tehdit eden sinsi bir düşman. Uzmanların ortak görüşü, erken teşhis ve yaşam tarzı değişiklikleriyle bu hastalığın etkilerinin en aza indirilebileceği yönünde.

Kemik sağlığınızı korumak için bugünden harekete geçin, çünkü sessiz hastalık sizi hazırlıksız yakalayabilir!