Hürriyet Gazetesi Eski Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, Sözcü TV’de İpek Özbey ile Apolitik programına konuk oldu. “Hayatınızda en utandığınız anı hatırlıyor musunuz?” sorusuna yanıt veren Özkök, anlatırken gözyaşlarını tutamadı.
İlk utandığı anın, eşi Tansu Özkök ile sevgiliyken önünde dayak yemesi olduğunu anlatan Ertuğrul Özkök, "Tansu'nun önünde dayak dediğim an... İkimiz Ankara'da konsere gittik gençken... Haksızdım... Ayaklarımı ön tarafa koydum, bir adam geldi ve ayaklarını indir dedi. Benim de sevgilim yanımda... Adam beni kolumdan tuttu dışarı attı, çok utanmıştım. Yaptığım işten utanmam gerekirdi ama Tansu yanımda olduğu için utandım” ifadelerini kullandı.
Hayatındaki en büyük ikinci utançtan da bahseden Özkök, “Hayatımdaki en büyük utanç Andıç olayıdır. Ülkemin Genelkurmay’ı beni aldattı” ifadelerini kullandı. Özkök, bu cümleleri sarf ederken gözyaşlarını tutamadı.
Özkök, “Hayatımdaki en büyük utanç Andıç olayı... Benim hayatımda alnımda yazılı bir ayıp olarak kaldı. Devletimin genel kurmayı beni orada aldattı. Çok sevdiğim iki arkadaşımla ilgili bir kötülüğe neden oldu: Cengiz Çandar ve Mehmet Ali Birand'dan da özür diledim. Birand'dan canlı yayında kendi isteğimle gidip özür diledim. Ölümünden sonra da çok sevindiğim bir şey oldu. Mehmet Ali, bu plakları en çok senin değerlendireceğini düşünürdü diye jazz longplaylari gönderdi eşi bana... Ayıbımın hafiflediği bir andı. Aydın Bey, ikisini işe aldı. Bir şekilde ayıbımızı kapatmaya çalıştık ama alnımda kalan o ayıbı silmeye teşebbüs de etmedim. Yeni nesillere de anlatıyorum bunu devletinize fazla güvenmeyin diye... Devletin çok yüceltildiği bir şey yaşıyoruz; devlet o kadar yüceltilecek bir şey değildir. Vatandaşlarını ezdiği zaman, aldattığı zaman yüce bir kavram değildir devlet.
Başka utançlar da var ama en büyükleri bunlardı diyebilirdim..."