ABD Merkez Bankası (Fed) iki günlük Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından tüm dünyanın merakla beklediği faiz kararını açıkladı. Banka, federal fonlama faizini beklentilere paralel olarak 25 baz puan artırarak 16 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 4,50-4,75 aralığına yükseltti.
Fed Başkanı Jerome Powell, ilk defa dezenflasyonist sürecin başladığını söylerken, şimdiye kadarki hızlı sıkılaşmanın tam etkilerinin henüz hissedilmediğini dile getirdi. Powell’ın yumuşayan tonu piyasaları hareketlendirdi.
Ekonomist Murat Özsoy, FED kararının açıklanmasının ardından karara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bankanın açıkladığı faiz kararının beklendiğini söyleyen Özsoy, FED Başkanı Powell''ın kararın ardından yaptığı konuşmaların piyasaları daha çok etkilediğini ifade etti.
"Powell konuşmaya başladı, işte o zaman işler değişti ve ilerleyen dakikalarda fiyatlamalarda çok agresif değişimlere şahit olduk." diyen Özsoy, "Powell konuşmasından önce 3.48 seviyesinde olan ABD 10 yıllık tahvil faizleri, konuşmanın ilerleyen dakikalarında 3.38 seviyelerine kadar geriledi. Yine konuşma öncesinde 1.08 seviyelerinde olan euro/dolar paritesinin 1.10’a dayandığını gördük." dedi.
Durumun piyasaları hareketlendirmesinin aksine kendisi için beklenti ötesinde olmadığını ifade eden Özsoy, "geçtiğimiz yıl 1’in altında olduğu zamanlarda bile 2023 yılında bu seviyelere ilişkin öngörülerimi zaten paylaşıyordum" dedi.
"EN DİKKAT ÇEKİCİ KONU ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEME DAİR ÇOK NET BELİRLEYİCİ SÖYLEMLERDEN KAÇINMASI OLDU"
Özsoy sözlerine şöyle devam etti,
"Powell konuşması ilerledikçe ons altın fiyatının da 1940 dolar seviyelerini test ederek nerdeyse 2023 yılının zirvesini geçmeye yaklaştığını takip ettik. Powel’ın ileriki toplantılarda da faiz artış politikasının devam sinyalini vermesi 2023 yılında ons altının bundan güç alacağının ve yeni zirveler yapacağının işaretidir. Benim özellikle dikkatimi çeken konu ise; Powell bu konuşmasında yakın geçmişteki toplantılardan farklı olarak önümüzdeki döneme dair çok net belirleyici bir söylemden kaçınması ve topu üç hafta sonraki toplantı tutanakları ile Mart ayındaki FED toplantısına atması oldu."
"POWELL''İN SÖYLEMLERİ TEMKİNLİ TUTUMUN GÖSTERGESİ"
Powell’ın dezenflasyon sürecinin başladığını net bir şekilde ederken durumu takip ettiklerini belirlemesi ve faiz artışı yaparken diğer yandan aşırı sıkılaşmak istemediklerini belirtmesini temkinli bir tutum olarak değerlendiren Özsoy, şunları söyledi;
"Dezenflasyonist sürecin net olarak başladığını ifade etse de halen durumu takip ettiklerini vurgulayan Powell’ın bir yanda daha fazla faiz artışlarının uygun olacağını ve patikanın tamamlanmadığını söylemesinin karşısında diğer yandan aşırı sıkılaşmak istemediklerini belirtmesi bu temkinli tutumun göstergesiydi. Ancak piyasalar bu temkinli duruştan bir negatif etki almayarak dezenflasyonist sürecin başlamış olmasını satın aldı diyebilirim. Bu söylemler özellikle ABD 10 yıllık faizlerinde gerileme etkisi yaratarak piyasalara nefes aldırdı. Şimdi önümüzdeki dönemde ilk etapta piyasaların gözü kulağı üç hafta sonraki toplantı tutanaklarında olacak. Yurtiçi piyasalar ve TL açısından duruma baktığımızda ise; ABD doları karşısındaki yatay seyrin bozulmasına bir işaret henüz yok iken TL’nin Euro karşısında daha fazla değer kaybına uğraması senaryosunun ağır bastığını düşünüyorum."
