Hamilelik, bir kadının hayatındaki en özel dönemlerden biri. Ancak bu süreç, çevreden gelen kulaktan dolma bilgiler ve yanlış inanışlarla gölgelenebiliyor.

“Hamile kadın iki kişilik yemeli”, “cinsel ilişki bebeğe zarar verir” ya da “hurma yemek düşüğe neden olur” gibi yaygın mitler, anne adaylarını strese sokarken sağlıklı bir gebelik sürecini riske atabiliyor.

Bilimsel araştırmalar ve uluslararası uzman görüşleri, bu yanlış inanışların perde arkasını araladı. İşte gebelikte en sık karşılaşılan yanlışlar ve bilimsel gerçekler...

“İki Canlıyım, İki Kişilik Yemeliyim” Efsanesi Toplumda yaygın olan “hamile kadın iki kişilik yemeli” inanışı, anne adaylarını gereksiz kilo alımı ve sağlık sorunlarıyla karşı karşıya bırakabiliyor.

Uzmanlar, bu inanışın tamamen yanlış olduğunu vurguladı:

“Gebelikte önemli olan çok yemek değil, dengeli beslenmek. Anne adayları, gebelik boyunca yalnızca 9-16 kilo almalı. Aşırı yemek, gebelik diyabeti ve hipertansiyon gibi komplikasyonları tetikleyebilir.”

The American Journal of Clinical Nutrition’da yayımlanan bir çalışma, gebelikte aşırı kalori alımının gestasyonel diyabet riskini %20 artırdığını ortaya koydu.

Uzmanlar, protein, kalsiyum ve vitamin-mineral dengesine odaklanarak az ve sık beslenmeyi önerdi.

“Hamilelikte cinsel ilişki bebeğe zarar verir” düşüncesi, çiftleri gereksiz yere endişelendiriyor.

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hakan Yaralı, bu inanışın bilimsel bir temeli olmadığını belirtiyor:

“Düşük veya erken doğum riski yoksa, gebeliğin son 3 haftasına kadar cinsel ilişki güvenli.”

The British Journal of Obstetrics and Gynaecology’de yayımlanan bir çalışma, normal gebeliklerde cinsel ilişkinin bebek üzerinde olumsuz bir etkisi olmadığını doğruladı. Ancak, riskli gebeliklerde doktor önerisi şart.

Hurma ve Düşük Efsanesi “Hurma yemek düşüğe sebep olur” inanışı, özellikle Ortadoğu ve Akdeniz toplumlarında yaygın. Ancak bilim, bu iddiayı çürüttü.

İngiltere’deki King’s College London’dan Prof. Dr. Kypros Nicolaides, hurmanın gebelikte tüketiminin düşükle ilişkili olmadığını, aksine doğuma yakın dönemde düzenli hurma tüketiminin doğumu kolaylaştırabileceğini söyledi.

Journal of Obstetrics and Gynaecology’de yayımlanan bir araştırma, hurmanın oksitosin benzeri etkilerle rahim kasılmalarını desteklediğini gösterdi. Yine de, herhangi bir besinin aşırı tüketiminden kaçınılmalı.

Spor ve Hareket Kısıtlaması “Hamile kadın spor yapamaz” ya da “yükseğe uzanmak tehlikeli” gibi inanışlar, anne adaylarını hareketsiz bir yaşama itiyor.

Uzmanlar, uygun egzersizlerin gebelikte hem anne hem de bebek sağlığına faydalı olduğunu vurguladı:

“Yavaş tempolu yürüyüşler ve doktor onaylı egzersizler, doğumu kolaylaştırır.”

Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nden Dr. Lisa Moran da, düzenli hafif egzersizlerin kan dolaşımını iyileştirerek stres kaynaklı tansiyon artışlarını önlediğini belirtti. Ancak, düşük riski olan gebelerin merdiven çıkma gibi aktivitelerde dikkatli olması önerildi.

Mide Ekşimesi ve Bebeğin Saçı “Anne adayında mide ekşimesi varsa bebeğin saçı çoktur” efsanesi, masum görünse de bilimsel bir dayanağı yok. ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi’nden Prof. Dr. Donna Neale, mide ekşimesinin gebelikte hormonal değişiklikler ve bebeğin mideye baskısı sonucu ortaya çıkan reflüden kaynaklandığını açıkladı.

The Lancet’te yayımlanan bir çalışma, gebelikte reflünün bebeğin saç miktarıyla değil, fizyolojik değişikliklerle bağlantılı olduğunu doğruladı.

Uzmanlar, yüksek yastık kullanımı ve az acılı gıdalar tüketmeyi önerdi.

Alkol ve Bitki Çayları Gebelikte alkol tüketimi, bebek sağlığı için ciddi bir tehdit. Budizzz platformunda yayımlanan bir makale, alkolün plesentadan hızla geçerek bebekte toksik etkilere yol açtığını ve Fetal Alkol Sendromu (FAS) riskini artırdığını belirtti.

Harvard Tıp Fakültesi’nden Dr. Louise Wilkins-Haug, gebelikte alkolün tamamen bırakılmasını önerdi:

“Alkolün güvenli bir sınırı yok, çünkü her bireyin metabolizması farklı.”

Bitki çayları konusunda ise, ıhlamur ve papatya gibi çayların günde 1-2 fincan tüketilebileceği, ancak adaçayı gibi rahim kasılmalarını artırabilecek çaylardan kaçınılması gerektiği belirtildi.

Bilimsel Gerçeklerle Güvenli Gebelik Uzmanlar, gebelikte doğru bilgiye ulaşmanın önemine dikkat çekti.

Anne adayları, kulaktan dolma bilgilere değil, doktorlarına güvenmeli. Her gebelik özeldir ve bireysel ihtiyaçlara göre yönetilmelidir.

Bilimsel araştırmalar, düzenli doktor kontrollerinin ve doğru bilgiye erişimin, anne ve bebek sağlığını korumanın anahtarı olduğunu gösterdi.

World Health Organization’un raporuna göre, erken müdahale ve bilinçli yaklaşımla gebelik komplikasyonları %70’e kadar azaltılabiliyor.

Anne adayları, gebelik sürecinde karşılaştıkları bilgi kirliliğinden sıyrılarak bilimsel gerçeklere kulak vermeli.

Uzman kontrolünde geçirilen bir hamilelik, hem anne hem de bebek için sağlıklı bir geleceğin kapısını araladı.