Kişisel genetik test şirketi 23andMe, iflas koruma başvurusunun ardından büyük bir veri gizliliği kriziyle karşı karşıya. Şirketin geçici üst yöneticisi Joseph Selsavage’ın Kongre’ye bildirdiğine göre, 1.9 milyon kullanıcı, yani tüm müşteri tabanının yüzde 15’i, hassas genetik verilerinin silinmesini talep etti. Bu durum, kişisel bilgilerin dijital çağdaki kırılganlığını bir kez daha gözler önüne serdi.

İFLAS VE VERİ SATIŞI TARTIŞMALARI
23andMe’nin Mart ayındaki iflas başvurusu, milyonlarca Amerikalı’nın genetik profillerinin "ahlaksız alıcıların" eline geçebileceği endişesini tetiklemişti. Joseph Selsavage, Temsilciler Meclisi Gözetim Komitesi’ndeki duruşmada, bu endişeler üzerine hızla artan silme taleplerini doğruladı. Mayıs ayında mahkemece onaylanan açık artırmayı, ilaç devi Regeneron, 23andMe’nin geniş genetik veri bankası için 256 milyon dolar ödeyerek kazandı. Regeneron, bu verileri yeni ilaç keşif süreçlerini hızlandırmak amacıyla kullanacağını ve 23andMe'nin mevcut gizlilik politikalarını koruyacağını belirtti. Anlaşmanın federal iflas mahkemesi tarafından Haziran ayının sonlarında onaylanması bekleniyor.

VERİ İHLALİ VE HUKUKİ MÜCADELE
Şirketin iflas süreci, 6.9 milyon müşterinin hassas kişisel ve genetik bilgilerinin açığa çıktığı aylarca süren bir veri ihlalinin ardından geldi. 23andMe, bu ihlalden müşterilerini sorumlu tutarak, çok faktörlü kimlik doğrulama kullanmamalarını neden gösterirken, kendi güvenlik eksikliklerini veya ihlali aylarca tespit edememesini kabul etmeyişi kamuoyunda büyük tepki çekti.

EYALETLER HUKUK SAVAŞI BAŞLATTI
Salı günü Florida, New York ve Pensilvanya’nın da aralarında bulunduğu yirmiden fazla eyalet, 23andMe’nin müşteri verilerini izinsiz satmasına itiraz etmek için dava açtı. Eyaletler, 15 milyon müşterinin verisinin açık rızaları olmadan satılamayacağı konusunda ısrarcı. Bu hukuki mücadele, genetik veri gizliliğinin geleceği açısından kritik bir emsal teşkil edebilir.
