İYİ Partili Bahşi Meclis’te sordu: Bebek çocuk kadın soykırıma uğrarken neredeydiniz?

İYİ Partili Bahşi Meclis’te sordu: Bebek çocuk kadın soykırıma uğrarken neredeydiniz?
İYİ Parti Antalya Milletvekili Feridun Bahşi, TBMM Genel Kurulu'nda Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ'daki haklı mücadelesini dile getirirken, "Elçibey’in yiğit bozkurtlarına da selam olsun. Cephede yanlarında olamasak da ruhumuz ve dualarımızla onların yanındayız." ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Antalya Milletvekili Feridun Bahşi, Meclis Genel Kurulu'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bahşi'nin gündeminde Ermenistan'ın ateşkesi bozmasının ardından Azerbaycan ordusunun Dağlık Karabağ'da başlattığı harekat vardı.

"Siz Hankendi’yi bilir misiniz? Hocalı, Laçın, Kelbecer, Ağdere’de bebek, çocuk, kadın, yaşlı insanlar katledilip soykırıma uğratılırken neredeydiniz?" diye konuşan Bahşi'nin Meclis tutanaklarına yansıyan açıklamaları şu şekilde:

"Can Azerbaycan ve büyük Türk milleti için, işgalci Ermenistan’ın katil çapulcularını kadim Türk yurdu Dağlık Karabağ’dan atmak için operasyon yapan bütün kahraman Azerbaycan Türkü kandaşlarımı Gazi Meclisimizin bu kürsüsünden en kalbi duygularla selamlıyorum.

"İŞGAL ALTINDAKİ TÜRK TOPRAKLARINI ASLINA RÜCU ETTİRİYORLAR"

Geçmişte bir olduğumuz, gelecekte de bir olacağımız; Türk’ün kudretini damarlarındaki asil kanda hissedip dosta güven, düşmana korku salan can gardaşlarım, Elçibey’in yiğit bozkurtlarına da selam olsun. Cephede yanlarında olamasak da ruhumuz ve dualarımızla onların yanındayız.

Bizler tarih boyunca “iki devlet, bir millet” ilkesiyle yaşamışız. Türk milleti tarih sahnesine çıktığı andan itibaren mazlumun yanında, zalimin karşısında dimdik durmuştur. Türklük, müstesna bir milletin, muzaffer bir duruşun ve muhteşem bir mücadelenin adıdır. Nice bozkurtlar, bu aziz milletin bağrından yetişmiştir. Kurulan tuzaklar, hain emeller Türk milletinin mücadele azmini hiçbir zaman sekteye uğratamamış; tam tersi, tarih boyunca mücadele ruhu ve azmi en üst seviyede olmuştur.

Değerli milletvekilleri, biz “Türk” derken sadece Türkiye’de yaşayanlardan değil, sadece Azerbaycan’da yaşayanlardan değil; dünya milletlerinin düşünce sınırlarını aşan Turan coğrafyasından bahsediyoruz. Bu coğrafya ki Tanrı Dağlarından başlayan kutlu bir destanın dünya üzerinde vatanlaşmış hâlidir. Azerbaycan’daki gardaşlarım bugün yeni bir destan yazarak işgal altındaki Türk topraklarını aslına rücu ettiriyorlar. Ne demiş Atsız Ata?

“Delinse yer, çökse gök; yansa, kül olsa dört yan,

Yüce dileğe doğru yine yürürüz yayan.

Yıldırımdan, tipiden, kasırgadan yılmayan,

Ölümlerle eğlenen tunç yürekli Türkleriz.”

"BEBEK, ÇOCUK, KADIN, YAŞLI SOYKIRIMA UĞRATILIRKEN NEREDEYDİNİZ?"

Evet, bugün dünyanın gözü kulağı bu tunç yürekli Türklerdedir. Daha düne kadar işgal altındaki Türk vatanı Dağlık Karabağ’ın nerede olduğunu bilmeyen Haçlı artığı ülkeler, bugün işgalci Ermenistan’ı düştüğü durumdan ateşkes ilan ederek kurtarmaya çabalamaktadırlar. Bu ülkelere sormak istiyorum: Siz Hankendi’yi bilir misiniz? Hocalı, Laçın, Kelbecer, Ağdere’de bebek, çocuk, kadın, yaşlı insanlar katledilip soykırıma uğratılırken neredeydiniz? Şuşa, Hocalevent, Ağdam, Cebrayıl, Fuzuli, Kubadlı, Zengilan işgal edilirken ne yapıyordunuz? O gün “Kız mı, erkek mi?” diye hamile kadınların karnındaki bebekler üzerinde bahse girip karınlar yarılırken, genç kızların acıya dayanıklılığını ölçmek için diri diri derisi yüzülürken neredeydiniz? Görmüyor, duymuyordunuz ama işgalci Ermenistan’ın işgal ettiği topraklarda bile zemin kaybetmesine dayanamıyorsunuz. Bugün artık yaralı kurt ayağa kalktı. Elbette çakallar ve onların ağababaları bunu engellemeye çalışacaklar ama başaramayacaklar.

Değerli milletvekilleri, Azerbaycan Türk’ü önce Sovyetler Birliği zamanında, bağımsızlığını kazandıktan sonra ise Ermeni soykırımından çok acılar çekti ama artık bu acıların sonuna gelindi. Türk, dünyaya kudretini yüz beş yıl önce Çanakkale’de hangi ruhla göstermişse, bugün de işgal edilmiş Karabağ’ın kurtuluşu sırasında aynı ruhla gösterecektir. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.

Değerli milletvekilleri, sözlerimi 2 ayrı şairin aynı duygularla bezenmiş 2 şiirinden alıntılarla bitirmek istiyorum. İlki Âşık Gara Borçalı’dan.

Diyor ki Âşık Gara Borçalı:

Tarihini, geçmişini unutmadan derk eyle,

Bir Türk dünyaya bedeldir mertliğini görk eyle,

Turanı kursan sen eğer şanın yekûn olacak,

Evvel ahir her ne olsa dünya Türk’ün olacak.

Aynı duygularla bezenmiş ikinci şiirse Zelimhan Yakub’tan. Diyor ki Zelimhan Yakub:

Yeni mizan yeni dünya gurandı,

İlk andımız, son andımız Turandı,

Nişan veren Peygamberdi, Kur’an’dı.

Ne yozulsa heyire yozum olacak,

Evvel ahır dünya bizim olacak.

Dağlık Karabağ can Azerbaycan’ındır,

Dağlık Karabağ Türk’ün öz torpağıdır.

Kimsenin şüphesi olmasın ki Azerbaycan Türkü’nün şanlı bayrağı en kısa zamanda Dağlık Karabağ’da dalgalanacak ve yine hiç kimsenin şüphesi olmasın ki Turan bir gün mutlaka kurulacaktır.

Gazi Meclisi saygıyla selamlıyorum."