İşte Kalbin düşmanları…

İşte Kalbin düşmanları…
Kalp hastalıkları yaygın hastalıklar arasında şampiyonlar liginde zirvede. Kalp hastalıklarına neden olan bir sürü sebep bulunsa da zararlı alışkanlıklar, sağlıksız beslenmek, hareketsiz yaşam en büyük etkenler arasında. Peki, kalbimizin sağlığını nasıl sağlayacağız? İşte yanıtı…

 

Uzmanlar kalp hastalıklarından korunmak için zararlı etkenden uzak durulması gerektiğinin altını çiziyor. İşte o zararlılar.

 

Çok ciddi sonuçlara neden olabilen kalp hastalıklarından korunmak için düzenli ve sağlıklı yaşamak önem arz ediyor. Kalp hastalıklarına neden olan genetik etkenler, yaş ve cinsiyet haricinde faktörleri düzeltilerek ölümler azalabilir. Kalp hastalıkları her yaştan ve her cinsiyetten kişide görülebiliyor. Prof. Dr. Onur Akpınar, en önemli sağlık sorunlarının başında gelen kalp damar hastalıklarının dünyada tüm ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer aldığını hatta toplam ölümlerin üçte birinin bu nedenden kaynaklandığını açıkladı.

KOLESTEROL YÜKSELTEN ZARARLI GIDALAR
 

Prof. Dr. Akpınar, "Doymuş yağ ve kolesterol oranları yüksek besinleri tüketmek kandaki kolesterol düzeyinin yükselmesini sağlayan önemli nedenler arasında yer alır. Kırmızı et, tereyağı gibi hayvansal ürünlerden gelen doymuş yağlar ve yapay olarak üretilen trans yağlar kötü LDL kolesterol seviyelerini yükseltirler. Kolesterol hem vücutta yapılıp hem de dışarıdan hayvansal kaynaklı besinlerden alındığından, özellikle kolesterol sorunu olan kişilerin yağ oranı yönünden düşük besinler tüketmeye özen göstermeleri önem kazanır" diye konuştu.

SİGARA KALP KRİZİ RİSKİ

Başta sigara olmak üzere tütün ürünlerinin tüketimi ile koroner kalp hastalığı arasında oldukça yakın bir ilişki bulunduğunu belirten Prof. Akpınar, "Söz konusu ürünlerin kullanımı damarların iç yüzeyinde kolesterolün yanı sıra yağ ve kireç birikimini de kolaylaştırırken kalp krizi geçirme riskini yüzde 45’e varan oranlarda yükseltir. Ayrıca damar sertliğinin ortaya çıkmasına neden olurken, kanın akışkanlığını bozarak pıhtılaşma eğilimini de artırır. Sigarayı bırakan kişilerde ise kalp krizi riski hızla azalarak yaklaşık 10 yıl içerisinde sigara içmeyenlerle neredeyse aynı seviyelere geriler" şeklinde konuştu.

TANSİYON ÖNEMLİ

"Hipertansiyonun kalpte neden olduğu fazladan iş yükü, genişlemesine ve vücuda yeterli miktarda kan pompalayamamasına neden olur" diye konuşan Akpınar, "Büyük çoğunluğu kastan oluşan kalp, artan yükü karşılayabilmek için kalınlaşır ve zamanla önce gevşeme sonra da kasılma fonksiyonlarında bozukluk ortaya çıkar ve kalp yetersizliği gerçekleşir. Ayrıca hipertansiyon hem damar sertliğine zemin hazırlar hem de koroner dolaşımda değişikliklere yol açar. Bunlara bağlı olarak da hipertansiyonu olan kişilerde kalbin beslenmesi bozularak kalp krizi meydana gelir. Bu durumdan korunmak için tansiyonun takip ve kontrol altına alınması, tuzdan uzak sağlıklı beslenilmesi ve hareketli bir yaşam tarzını benimsemek gerekir" vurgusu yaptı.

DİYABET KALP HASTALIKLARINI RİSKE ATIYOR MU?

Prof. Akpınar, "Diyabet hastası kişilerde kan şekeri yani glikoz yüksek seviyelerde seyreder. Yüksek glikoz seviyesi zamanla kan damarı duvarında değişikliklere yol açar. Bu değişiklikler bireyi hayatının erken dönemlerinden itibaren atardamarlarının sertleşmesine yatkın hale getirir. Bu durum ise hastayı kalp dokularında oluşan beslenme problemi sonucunda kalp krizlerine sürükleyebilir. Bundan dolayı diyabet hastalarının etkin kan şekeri takibi yapmasının yanı sıra diyet programına uyarak özellikle kilo kontrolüne dikkat etmeleri gerekir" uyarısı yaptı.

BİR SAATİN ALTINDA HAREKET ETMEK ŞART
 

Hareketsiz yaşam tarzı ve obezitenin de kalp hastalığına zemin hazırlayan bir diğer neden olduğuna dikkat çeken Prof. Akpınar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son yapılan araştırmalar bize haftada 1 saatin altında hareket etmenin kalp rahatsızlığına yol açtığını göstermektedir. Bu nedenle kalp sağlığını korumak için spor yapmayı alışkanlık haline getirmek önem arz eder. Düzenli spor veya egzersiz yapılmasıyla birlikte kalpteki kılcal damarların sayısı artar. Bu durum ise en sık görülen koroner damar hastalıkları riskini azaltırken iyi ve kötü kolesterol dengesinin sağlanmasına da yardımcı olur."