Kılıçdaroğlu danışman krizi hakkında ilk kez konuştu: Bir arkadaşım tavsiye etti

Kılıçdaroğlu danışman krizi hakkında ilk kez konuştu: Bir arkadaşım tavsiye etti
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Atatürk’e hakaretler savurduğu ortaya çıkan Perinaz Mahpeyker Yaman’ın genel başkan danışmanı olarak atanmasına ilişkin, “O günler koşullarında araştırma yapacak zamanım yoktu. Bir arkadaşım tavsiye etti” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Perinaz Mahpeyker Yaman’ın genel başkan danışmanı olarak atanmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.

halktv.com.tr yazarı Fikret Bila'ya konuşan Kılıçdaroğlu, "Sosyal medyada Atatürk’e ve size ağır ifadeler kullanan Perinaz Yaman’ı neden danışmanlığa atadınız?" şeklindeki soruya, "O günler koşullarında araştırma yapacak zamanım yoktu. Bu mesajlarını bilseydim elbette atamazdım" dedi.

"Bir arkadaşım tavsiye etti" diyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “AK Parti Kadın Kolları’nda çalışmış. Hayatın gerçeğini görmüş CHP’ye geçmek ve CHP için çalışmak istiyor' dediler. Batman’da desteği olan bir isim, bu ilde katkısı olur diye önerildi. Ben de o günlerde bir gün bir ilde, ertesi gün başka ilde çalışıyorum. Oradan oraya koşturuyorum. İncelemeye zamanım yoktu.”

“DANIŞMANLARI BÖLGELERİNDE ETKİLİ OLAN İSİMLERDEN SEÇİYORDUK “

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Danışmanları bölgelerinde etkili olan isimlerden seçiyorduk ki seçim öncesi gidip orada çalışsınlar. Çoğu bu amaçla alınmıştır. Seçimden sonra da hepsinin görevi bitti. Kamudan gelen danışman arkadaşlarımız hariç."

“ELEŞTİRİLERİN NEZAKET SINIRLARINI AŞMAMASI LAZIM”

Eleştirilere de değinen Kılıçdaroğlu, "Şimdi çok ağır, ölçüsüz eleştiriler yapıyorlar. Eleştirileri elbette saygıyla karşılıyorum. Ancak nezaket sınırlarını aşmaması lazım. Eğer seçimleri kazansaydık o zaman belki bizim politikamızı yere göğe sığdıramayacaklardı" ifadelerini kullaandı.

“DOĞRU OLMASAYDI YÜZDE 48 OY ALAMAZDIK”

“Seçim kampanyasında CHP oy vermeyen muhafazakar kesimlere ulaşma çabasının eleştirildiğini” anımsatan Bila, Kılıçdaroğlu'na “Bu politikadan beklediği sonucu alıp almadığını” sordu.

Kılıçdaroğlu, şu cevabı verdi:

"CHP’ye uzak toplum kesimlerine ulaşmak ve onları ikna etmek politikamız doğru bir politikaydı. Doğru olmasaydı yüzde 48 oy alamazdık. CHP’nin oyu yüzde 25 olduğuna göre demek ki bu politikanın olumlu katkısı olmuş. Biz toplumda iktidarın yarattığı kamplaşmayı, düşmanlaştırmayı, gerginliği ortadan kaldırmak, bir barış ortamı yaratmak için bu politikaya yöneldik. Her kesimle temasa geçtik. Ben her kesimden kanaat önderleriyle 2,5 yıldır bu barış ortamını, kucaklaşma ortamını sağlamak için görüşmeler yapıyorum. İzlediğimiz politikanın doğru olduğunu düşünüyorum. Bu politika değerlendirilirken CHP’nin Atatürk’ten, laiklikten koptuğu eleştirileri ise haksız eleştirilerdir."

“ATATÜRK İLKE VE DEVRİMLERİ DE CHP’NİN VAZGEÇEBİLECEĞİ DEĞERLER DEĞİLDİR”

Kılıçdaroğlu, "CHP’nin sağcılaştığı, Atatürk’ün partisi olmaktan çıktığı, laikliği önemsemediği" eleştirine de şu karşılığı verdi:

“Şimdi seçimi kaybetmiş olmanın psikolojiyle böyle eleştiriler yapılıyor. Beklentisi olduğu halde aday olamayanlar, görevlerinden ayrılanlar da bu eleştirileri besliyor. CHP’nin Atatürk’ten kopması, uzaklaşması olabilir mi? Bu mümkün mü? Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti ve CHP’nin kurucu lideri ve dünyanın en büyük devrimcilerinden biridir. Atatürk ilke ve devrimleri de CHP’nin vazgeçebileceği değerler değildir. CHP, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini oluşturan bu ilke ve devrimlerden vazgeçebilir mi? CHP laiklikten vazgeçebilir mi? Aksine CHP Atatürk ilke ve devrimlerinin, demokratik, laik, hukuk devletinin, insan haklarının, kadın erkek eşitliğinin güvencesidir.”

İlgili Haberler